Yoklar doymadığında varlar ağlamıyor ise dünya tez yıkılır
Hoca Ahmed Yesevi’den…
Gerisi mi ?
Bir haberden olsun mu ?
Bir köşe yazısı olsun hatta…
Evet…
Sözcü Yazarı Çiğdem Toker, Cumhurbaşkanlığı Politika Kurulları’na yapılan SON atamaları değerlendirmiş yazısında ve atamalara ekli MAAŞ detaylarını da paylaşmış…
Ama önce kaç KURUL var, onu söyleyelim…
Toplam 9 KURUL !
Ve toplamda 76 atama !
Ve her atamaya 11 bin 794 TL !
Toker'in yazısına geçelim mi ?
-
Memur maaşları hesaplanırken, Maliye'nin yılda iki kez belirlediği bir aylık katsayı rakamı kullanılıyor. En günceli geçen Temmuz’da ilan edildi: 0,11794. Bu rakamı 100 bin ile çarptığınızda 11 bin 794 çıkar. Sonuna da 'TL' eklerseniz, Cumhurbaşkanlığı'na bağlı dokuz Kurul’a atanan her bir üyeye ödeyeceğimiz maaşın tutarına ulaşıyorsunuz. Formül, 1 Numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nden. Rejim değişir değişmez yayımlanan ilk kararnamede (m.35), bu tutarın, işin önemi ve süresine göre değişebileceği söylenmiş.
Evet, dün sabah duyup okuduğumuz ilk haber buydu. 'Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı'nın açıklandığı gün olan dün, 1 no'lu kararnamede tanımlanmış 9 Politika Kurulu’na 76 kişinin atama kararı da yayımlandı.
Aralarında Sadat A.Ş.'nin kurucusu, eski Başkanı, şimdiki Cumhurbaşkanı Başdanışmanı emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi'nin, Orhan Gencebay'ın, Burhan Kuzu'nun, Yiğit Bulut'un, Mehmet Ali Yalçındağ'ın bulunduğu listelerde yer alan sivil, asker, bürokrat, şarkıcı, akademisyen, siyasetçi 76 isme ödenecek maaşlar için Cumhurbaşkanlığı bütçesine HER YIL yeterli miktarda ödenek konulacak."
Şimdi basit bir hesap yapalım.
Her ne kadar, miktarın artabileceği yazsa da, biz, kararnamede tanımlanan çarpma işlemindeki 'gidiş yolu'na bakalım.
Cumhurbaşkanı'na bağlı çalışacak olan dokuz Kurul’daki her bir üyenin yıllık maaşı 141 bin 528 TL ediyor. 76 Kurul üyesinin Cumhurbaşkanlığı bütçesine bir yıllık maliyeti ise 10 milyon 756 bin TL (Bu tutar yalnızca maaşlara ilişkin). Yani 2019 bütçesine Kurul üyelerinin maaşı için en az 11 milyon TL ödenek eklenmesi gerekiyor. Öte yandan, Bakanlık sayısını azaltmakla övünüp, 'mali disiplin' havası yayarken, 'alan çakışması' yaşanacağı kaçınılmaz (ki kararnamede bu ihtimal var bile) dokuz kurul, tasarrufu eksen alan 'topyekun mücadele'nin NERESİNDE konumlanıyor? Bu Kurullar politika önerileri geliştirecekse, Bakanlıklar ne güne duruyor?
-
Vatandaşa TASARRUF YAP diyen devletimizin son aile fotoğrafı bu !
Ve de ‘SABRET, bu kötü günler elbet geçer’ diyenlerin tavsiye adresi…
Sabır…
Severiz bu kelimeyi…
Hatta Mevlana’dan dinleriz…
Ne demişti orada ?
Açlığa sabredersin adı “oruç” olur.
Acıya sabredersin adı “metanet” olur.
İnsanlara sabredersin adı “hoşgörü” olur.
Dileğe sabredersin adı “dua” olur.
Duygulara sabredersin adı “gözyaşı” olur.
Özleme sabredersin adı “hasret” olur.
Sevgiye sabredersin adı “Aşk” olur!
Peki, Ankara’nın bu kendi çevresine CÖMERT, ama vatandaşa SABIR çeken haline sabredince ADIMIZ ne oluyor ?
İyi vatandaş mı ?
Yoksa YANDAŞ mı ?