Hatay Mahalli Haber
MENÜ
Tamer Yazar
Tamer Yazar
yazar5@hotmail.com
Paylaş Paylaş Paylaş Yazı 205 defa okundu.

YENİ GÜVENLİK PAROLAMIZ AÇIK ALANA ÇIKMAYIN

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’ın 24 Nisan tarihli twitter mesajı ile başlayalım bugüne ve Kilis’e düşmeye devam eden roketlerle ilgili Ankara’nın gayet SOĞUK kanlı duruşunu netleştirelim…

“Roket mermisi düşen Kilis'imizi ziyaret edip, ilgili kurumlarla durumu değerlendirdik, ilave tedbirleri yarın bakanlar kurulunda görüşeceğiz…7:34 pm · 24 Nisan 2016…”

Bu mesajın hemen 1 dakika sonrası ise TAZİYE mesajı var…

“Hayatını kaybeden kardeşlerimize rahmet, yaralılara şifa diliyorum, sağduyu ve sükûnetle meseleleri aşacağız inşallah…”

Peki, ÇÖZÜM mü ?

Ona dair de bir açıklama yapmış, Akdoğan !

Hatta paylaştığı ÇÖZÜMÜ ile gülümsetmiş !

  Okuyalım mı ?

“Roket mermileri düşebildiği için, açık alanda vatandaşların toplu olarak bulunması; bunlar GÜVENLİK açısından uygun değil. Vatandaşlarımız öncelikle KENDİ can güvenliği açısından buna dikkat etmelerinde fayda var.”

Düşünün, yabancı bir ülke topraklarından, bir terör örgütünden, ulusal sınırlarınız içerisine ve de şehirlerinizin orta yerine roketler fırlatılıyor, atılan roketler evleri ve camileri hedef alıyor, ölenlerin sayısı 17’ye yükseliyor ve sizin diyebileceğiniz tek şey, ORTALIK ALANA ÇIKMAYIN !

Yine de merak ettik ama…

Şu ana kadar kaç roket fırlatıldı, onu da söyleyebilir mi Yalçın Akdoğan, hatta daha kaç tane daha düşmesi gerekiyor diye de soralım, hani olası bir müdahale için, obüs topları ile roketlerin atıldığı yeri hedef almanın dışında hani…

Bunu niye mi soruyoruz ?

Düşürülen Rus Savaş Uçağı’nı çok iyi hatırlıyoruz…

Türkiye hava sahasını ihlal ettiği için düşürülen hani…

İKAZ ETTİK denilen ve son çare (!) olarak da indirilen !

Genelkurmay açıklamasını unuttuk mu ?

“24 Kasım 2015 tarihinde saat 09.20 civarında Hatay Yayladağı bölgesinde Türk Hava Sahasını ihlal eden milliyeti bilinmeyen bir uçak defalarca (beş dakika içerisinde 10 kez) ikaz edilmesine rağmen Türk Hava Sahasını ihlal etmiştir. Söz konusu uçağa angajman kuralları çerçevesinde 24 Kasım 2015 saat 09.24’te bölgede hava devriye görevinde bulunan iki adet F-16 uçağımız tarafından müdahalede bulunulmuştur.”

Burada bir ikilemdeyiz açıkçası… !

Bir tarafta hava sahanızı ihlal ettiği için UÇAK düşürecek kadar ileri gidebiliyorsunuz, ama diğer taraftan şehirlerinize atılmaya devam edilen roketlerin adresine dair BEKLE-GÖR politikası izleyip, vatandaşlarınıza da AÇIK ALANA ÇIKMAYIN diyecek kadar komikleşebiliyorsunuz… Hatta bu da yetmiyor, yaşananlara tepki gösteren vatandaşı BASINÇLI SU ve BİBER GAZI ile durdurup, ardından, “sağduyu ve sükunetle meseleleri aşacağız” diye ekleyebiliyorsunuz…

Peki, NEDEN KİLİS diye konuşsak mı ?

Kilis’in hedef alınma sebebi nedir diye tartışsak mı ?

Barındırdığı Suriyeli kalabalığın içinde kimler var diye sorsak mı ?

Diğer sınır illeri için de aynı risk var mı diye de eklesek mi ?

Hatta kendimizi de araya katsak, HATAY desek… !

Yoksa GÜVENDE miyiz ?

Açık alana çıkabilir miyiz ?

EVET mi ?

Allah razı olsun !

Niye mi ?