Siyasetin KADIN ABD si Ankara ya ne anlatıyor
Kemal Kılıçdaroğlu…
Ahmet Davutoğlu…
Ali Babacan…
Biri CHP…
Diğeri Gelecek Partisi…
Ötekisi Demokrasi ve Atılım Partisi…
Onlardan beklenti, KADIN başlığında ama… Bu defa, beklentiyi ilk elden dile getirende duralım ve yıllardır KADINLARIN SİYASETTE ETKİN KATILIMINI savunan SES Derneği Başkanı Gülseren Onanç’a bu sayfayı açalım…
3 Parti’nin 3 Erkek Genel Başkanı’ndan ne istediğini anlatan Onanç’ın çıkış noktası, ABD !
Biraz açalım mı ?
Ankara’nın ERKEK egemen kalabalığına, ABD’nin yeni Başkanı Joe Biden'ı örnek veren Onanç, haklı… Annesi Hindu, babası Jamaikalı bir hukukçu olan Kamala Harris, Trump döneminin ırkçı kimliğine inat, ABD’nin siyahi kadın başkan yardımcısı olarak sahnede…
Sadece o da değil !
Bir diğer kadın, Jen Psaki, Beyaz Saray Sözcüsü olarak atandı… Kate Bedinfield, bundan böyle Beyaz Saray'ın iletişim direktörlüğünü yürütecek…
Bitmedi…
Beyaz Saray'ın iletişim ekibine atanan diğer isimler arasında, Basın Sekreteri Yardımcılığına atanan Karine Jean-Pierre, İletişim Müdür Yardımcılığına atanan Pili Tobar, Başkan Yardımcısı Kamala Harris'in İletişim Direktörü olarak çalışacak Ashley Etienne ve yine Harris'in kıdemli danışmanı olarak görev yapacak Symone Sanders da var…
Evet…
Washington’da değişen siyasetin yeni yüzünde KADIN isimler bir adım öne çıkarken, ANKARA için de NEDEN OLMASIN diyenler arasında, SES Derneği Başkanı Gülseren Onanç da var ve haklı da…
Kemal Kılıçdaroğlu, Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan’dan beklenti listesi de bu yüzden gündemde…
Denilen mi ?
Hadi okuyalım…
-
Bir aktivist siyasetçi olarak, memleketimin geleceğine ilişkin hayallerim var…
Amerika, Trump’tan, kadınların desteği ile nasıl kurtulduysa… Bizim de, kadınların aktif katılımı ile başarabileceğimize inanıyorum... 2023 yılını düşünüyorum, Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılını…
Seçimleri, bir demokrasi koalisyonu kazanmış… Türkiye’yi, geliştirilmiş bir parlamenter sisteme geçirmeyi, demokrasiyi güçlendirmek üzere katılımcı bir anayasa yapmayı, kurumları güçlendirmeyi vaat etmiş… İktidar takımında, kadın-erkek eşit temsil edilmiş… Toplumun her kesiminin temsili sağlanmış… İnancından ve etnik kökeninden dolayı kimse dışarıda kalmamış… Türkiye Cumhuriyeti, ikinci yüzyıla, kadını ve erkeği ile yeni bir başlangıç yaparak, gençlerin yaşamak istediği parlayan bir ülke olmuş…
Bu hayallerimin yaşama geçmesi olanaklı mı?
Geleceğimizi, kadınların eşit katılımı ile kurabilecek miyiz?
Bunun cevabının peşine düşmek için, ülkemizdeki muhalefet partilerinin üç erkek başkanına şu soruları sordum…
Muhalefette sürdürdüğünüz iktidar mücadelesinde, kadınlarının değiştirici gücünün farkında mısınız ? Yarın iktidar olduğunuzda, kabinenizde kaç bakanlığın kadınlardan oluşacağını düşünürsünüz ? Joe Biden’ı başkanlığa kadınlar taşıdı… Sizi de taşıyabilir… Peki, siz, kadınları karar mekanizmalarının içine ne kadar dahil edeceksiniz ? Biden yaptı, siz de yapacak mısınız ?
-
Sizi bilmem ama… Bu soru sadece Kemal Kılıçdaroğlu, Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan’a değil… 23 Nisan günleri gibi, bir yerlere gittikleri zaman, makam koltuklarına kadınları oturtan ve bunun için de alkış bekleyen ERKEK siyasilere de !