Sıra Cumhuriyet te mi Değişene bir değişen daha mı
-
Ekmeğin karbonhidrat, etin protein, dondurmanın şeker olmadığı, lezzetli zamanlardı... Salçalı ekmeğin en güzel öğle yemeği olduğu zamanlar... Küsmenin, ellerini göğsüne bağlamak olduğu naif yıllar... Ne oldu da, omzuna çarpa çarpa geçer oldu sokaktan yanındaki beden ? Ne oldu da, bir günaydın fazla gelir oldu tanımadığın gözlere bakarak söylediğin ? Hâlbuki o tanımadığın gözlerde yeni ipuçları hayatın... ‘An'larda keyfi yaşamının... Gülebiliyorsan sokakta yan yana yürüdüğün yabancıyla, bir kedinin yaptığına, yaşıyorsun demek aslında…
-
Okurken beni düne götüren tüm bu kelimeleri düşünmeden edemedim…
2005 senesinden bugüne…
13 sene olmuş, kısa bir ömür…
Her gün bu sayfada hayatı yazmışım…
Eleştirmişim, tartışmışım, vazgeçmemişim…
Hayatın yanı başından geçenlere DUR demişim…
AYAĞA KALKIN ısrarından asla vazgeçmemişim…
Bir gün ben de kalemi bırakır mıyım, bilmiyorum…
Ama o güne kadar söz, hep KENDİM olacağım…
Bu kalem ne satılacak ne de kiralık verilecek…
İnandığı için kelimelerini omuzlayacak…
Cümlelerini sonuna kadar sırtlayacak…
Bu ülkeye inancıyla burada olacak…
Size olan inancıyla nefes alacak…
Peki, bırakanlar… !
Kalemlerinden vazgeçenler… !
Belki de bir şekilde vazgeçirilenler… !
Ülke coğrafyasının MEDYA (!) denen kalabalığında yükseltilen yeni değer (!) YANDAŞLIK adına GAZETECİYİM diyenimiz o kadar çok ki… Bu ulusalda da aynı, yerelde de… Öyle ki, kalemi ile ZENGİN olanlarımız var… Attığı MANŞET karşılığında ONAY alanlarımız da… Sanırım bizler azaldık, onlar çoğalırken… Hayatta kalmak (!) için evrimleşen (!) Gazeteci kimliklerimiz çoğalırken, ETİK denenimiz ise kayboldu…
Anlaşılan o kayboluşa Cumhuriyet de eklenmiş !
Garip bir tasfiye süreci var ve istifa edenler…
Gidenler ve söyledikleri mi ?
-Cumhuriyet Okur Temsilcisi ve Yazarı Güray Öz, sosyal medya hesabından yayınladığı bir mesajla gazeteye veda etti... Öz, “Bir veda yazısı yazmak isterdim ama olmadı” dedi…
-Gazetenin eski Yazı İşleri Müdürlerinden Aydın Engin de yazdığı bir yazı ile istifa etti. Engin, yazısında, “Cumhuriyet de benim için buraya kadarmış” ifadesini kullandı…
-Gazetenin deneyimli ekonomi yazarlarından Çiğdem Toker, yazdığı, “Hoşça kalın” başlıklı yazısıyla gazetedeki yazılarına son verdiğini duyurdu…
-Dokuz ay tutuklu kalan yazarlardan Hakan Kara da artık gazete kalmasının mümkün olmadığını söylerken, “Ama gazeteyi almaktan asla vazgeçmeyin” ifadesiyle istifa ettiğini köşesinden duyurdu.
-Cumhuriyet davasında yargılanan isimlerden, Karikatürist Musa Kart da istifa eden isimler arasında yer aldı.
-Doğan Medya Grubu’nun Demirören Holding’e satılmasının ardından Hürriyet Gazetesi’nde yazmayı bırakan Melis Alphan da, Nisan ayında Cumhuriyet’te başladığı yazılarına son verdiğini duyurdu. Alphan twitter hesabından yayınladığı bir mesajla veda etti. Alphan, “Cumhuriyet, benim için epey kısa bir yolculuk oldu. Olsun, yine de güzeldi. Bana dedemin gazetesinde yazma fırsatı verdikleri için Murat Sabuncu ve Tayfun Atay’a teşekkür ediyorum. Cumhuriyet’te kalıp yazmaya ne etik değerlerim ne vicdanım ne de hayat görüşüm izin verirdi” ifadelerini kullandı.
-İstifa eden bir diğer isim ise gazetenin Spor Yazarı Bağış Erten oldu. Deneyimli spor yazarı, Twitter hesabından şu mesajı yayınladı: “Haliyle ben de Cumhuriyet’ten ayrılıyorum. Mücadele ve deneyim dolu 3 yıldı. Müteşekkirim. İlk başlığım Ortaçgil’den Oyuna Devam’dı:’Biz hiç kaybetmedik desem yalan…’ Son söz de onun: ‘Yıkılan duvarlar gördüm / Coğrafyanın değiştiğini / Hiç kimse değiştiremedi / Güçlünün haksızlığını’”
Yok, konu salt Cumhuriyet Gazetesi değil, ama ÖZGÜR kalemler, ÖZGÜR düşünenler… Birilerinin ONAYI, kafa sallayışı, kaş-göz işareti ile biçimlenen cümlelerden uzak duranlar… Kelimeleri ara ara GÖZALTI yaşayanlar, sık sık da tutuklananlar… Soranlar, sorgulayanlar…
Evet… Dünden bugüne daha da azaldık…
Peki, nereye kadar ?