Orduya sızan dinci grup Fethullahçılar
Bu bir haber…
Bir haber başlığı…
28 Aralık 1986 tarihli Nokta Dergisi’nden…
Yani, görünen KÖY çok da kılavuz istemiyormuş... NE İSTESE VERİLENLER için UYARI noktasında konuşanların söyledikleri dün de bugün gibiymiş, hiç değişmemiş…
Anlayacağınız…
Uyarılar hep varmış…
Buna dair haberler hep yapılmış…
Ama Cemaat diye bilinene dokunulamamış…
Adamlar, ellerini sallaya sallaya devlette yuvalanmış…
Haklısınız…
15 Temmuz 2016 kanlı darbe girişimi, HOCA EFENDİ diye bilinen ve önünde ceket ilikleyen devlet yöneticilerinin sıralandığı o klasik görüntünün çok gerisinde…
Biraz o döneme gidelim mi ?
Anlatılan ve yazılanlara bakalım…
-
Öğrencilerin verdikleri ifadelerde, Fethullahçıların askeri liselere sızmak amacıyla disiplinli bir çalışma yürüttükleri göze çarpıyordu. Askeri liselere girmek için Fen Lisesi sınavlarında üstün başarı göstermek, ek olarak, yapılan ikinci bir sınavı geçmek ve subaylığa elverişli bedensel özelliklere sahip olmak gerekiyordu. İlk aşamada, Fethullahçılar, okullara sokmak istedikleri gençleri yoğun bir şekilde fen derslerine hazırlamışlardı. Grup üyelerinin akrabalarından ve özellikle de Anadolulu yoksul ailelerden gelme zeki ve çalışkan ortaokul öğrencilerinden seçilen adaylar, küçük şehirlerde evlerde, büyük şehirlerde ise grubun denetimindeki özel dershanelerde kurs görmüşlerdi.
-
Ve biraz daha detay…
-
Fethullahçılar’ın hazırladıkları çocuklara, askeri lise sınavları öncesinde, 36 adet edebiyat sorusu verdikleri iddia ediliyordu. Söylentiler, soruların Kara Kuvvetleri soru bankasından çalındığı üzerine yoğunlaşıyordu. Gerek sınavlara hazırlanırken, gerekse de daha sonraları, öğrenciler, kendilerine çok iyi muamele edildiğini anlatıyorlardı. Fethullah Hoca’nın kasetlerinden bıkmasınlar diye kendilerine taekvando, karate filmleri gösteriliyor, sık sık pikniğe çıkılıyordu. Ayrıca yoksul öğrencilerin ailelerine de maddi yardım yapılıyordu.
-
Peki, bugün de benzer cemaat evleri yok mu ?
Peki ya cemaat yurtları !!!
Yok mu ?
Var !
Peki, hikayeleri ne ?
DİN başlığında bedenleştikleri örgütlenmelerdeki misyonları ne ?
Devlet’e, Atatürk Türkiye’sine bakıştaki o duygu ne ?
Cevap var mı ?
Yoksa FETÖ denenle beraber bittiler mi ? Siyasetten, Devletin bürokrasisinden, kadrolaşma merakından, iktidara etki etme çabasından ellerini eteklerini çektiler mi ?
Temizlendik mi ?
Onca Avukat, Hakim, Savcı, Polis, Asker, Memur, Öğretmen, Memur, İşçi, vatandaş kimliğinde kirlendiğimizi Ankara siyasetçileri eliyle ilan ederken, BİTTİ mi ?
Bitmiş !!!
Allah’tan siyaset kirlenmemiş !!!!
Cemaat onlara dokunmamış !!!!
Devleti onlarsız ele geçirmiş !
Haklısınız, garip bir final !