Hatay Mahalli Haber
MENÜ
Tamer Yazar
Tamer Yazar
yazar5@hotmail.com
Paylaş Paylaş Paylaş Yazı 280 defa okundu.

Mutlu Noeller Sahi herkes MUTLU mu

Dürüstçe, daha düne kadar, Çin’in doğusundaki Yiwu kentinin ismini dahi duymamıştım… Oysaki… Rengarenk ışıklar ve süsler içindeki ağaçların, kapılara takılan o görkemli çelenklerin, şömine üzerine asılacak çorapların, parlak yıldızların, kar tanelerinin… Anlayacağınız, dünyaya neşe getirmek için olmazsa olmaz yeni yılı karşılama alışkanlıklarının en can alıcı adreslerinden biriymiş…

 İngiliz The Guardian gazetesinde yayınlanan bir haberden devam edelim mi ? Yok, haber yeni değil ! Ama madem MUTLU NOELLER ve NİCE YILLARA demeye başladık, bunun biraz gerisine bir bakalım ! MUTLU NOELLER derken o MUTLU ve NOEL bir araya gelsin diye dünyanın bu en uzak noktasında insanlar ne yapıyormuş, perdeyi az biraz aralayalım… Hangi noktada sınıf atlamışız, onu bir fark edelim !

 Bir blog yazarının dediği gibi…

 Her ne kadar bizim mitimiz, yılbaşının, Kuzey Kutbu’nda kardan bir evde yılmadan çalışıp duran kırmızı yanaklı elfler tarafından yaratıldığını düşündürüyorsa da, durum hiç de göründüğü gibi değil… Çin’in doğusundaki Yiwu kentinin hikayesi de buna dair !

 Haberin içeriğine göre, dünyada kullanılan Noel süslemelerinin yüzde 60’ı buradan dünyaya dağılıyormuş. Ancak burada ne KAR var ne de ELFLER ! Sadece, dünyadaki yılbaşı süslemelerinin yüzde altmışını üreten 600 fabrika… Burada görebileceğiniz şeyler öyle hayal ettiğiniz türden şeyler de değil… Sadece duman, etrafa saçılan kırmızı boyalar ve ter… ELFLER mi ? Onlar, günde 12 saat çalışan, çoğunluğu göçmenlerden oluşan, yılbaşının ne olduğundan bile emin olamayacak durumdaki yorgun işçiler…

 Evet…

 İşin mutfağında, ayda 200-300 dolar kazanmak için günde 12 saat haftada 6 gün, çoğu 20 yaş altı olan gençler var... Çoğu kadın... 20-30 kişi bir odaya tıkılmışlar... Boyuyorlar, dikiyorlar, ne olduğu belli olmayan zehirli maddelere bir şeyler batırıp şekillendiriyorlar… Etraf, kırmızı bir toz kaplı durumda... Ve işçiler, her gün en az 10 maske değiştirerek kendilerini bu tozdan korumaya çalışıyorlar…

 Aslında konu NOEL değil !

Asıl konu KAPİTALİZM !

Ruhlarımızın asıl katili !

Umutlarımızın da…

 Joseph Stiglitz, ‘Eşitsizliğin Bedeli’nde ne güzel söylemiş, yaşanan cinayetin resmine dair… Cinayetin faili durumundaki kapitalizmin itiraflarına dair… Belki siz de eklersiniz bir iki bir şey… Siz düşüne durun, biz eldekilerle başlayalım ! ‘Ben Kapitalizmim’ diyen gerçeğimizle…

 Evet...

 -Ben Kapitalizmim ve Steve Jobs tabii ki çok önemli biriydi, ancak %1’inizin ihtiyacı olan makineleri ucuz işçilerle üretmekte çok mahirdi…

-Ben Kapitalizmim ve her yıl 20 milyon çocuk açlıktan ölürken, siz bir koşu bandının üstünde fazla yediklerinizi eritmek için ter döküyorsunuz !

-Ben Kapitalizmim ve benim yüzümden dünyada 600 milyon obez ve 1.4 milyar aç insan var !

-Ben Kapitalizmim ve Starbucks için kahve temin eden bir çiftçinin oradan bir bardak kahve satın alabilmesi için 3 gün çalışması gerek !

-Ben Kapitalizmim ve “serbest piyasa ekonomisi” dünyanın en büyük yalanı…

-Ben Kapitalizmim ve Afrika kıtası dünyanın altın rezervlerinin %90’ını elinde bulundurmasına rağmen, dünyada sadece 4 tane Afrikalı milyarder var…

-Ben Kapitalizmim ve Afrika kıtasından her sene 8.5 milyar $ değerinde pırlanta çıkıyor, kıtanın açlık sorununu çözmeye yetecek miktar…

-Ben Kapitalizmim ve siz pırlantalara bayılırsınız, Hindistan’da 1 milyon kişi günde sadece 1.2 dolar kazanarak o pırlantaları üretirken…

-Ben Kapitalizmim ve dünyayı sarışın kadınların güzel olduğuna inandırdım, ki bu yüzden Asya kıtasında 300 milyon kadın düzenli olarak beyazlatıcı sabun kullanıyor…

-Ben Kapitalizmim ve her yıl milyonlarca çocuk açlıktan ölürken, siz aynı tişörtü haftada iki kez giymeye utanıyorsunuz…

-Ben Kapitalizmim ve siz hangi Tanrı’dan bahsediyorsunuz ? Artık farkına varın, taptığınız tek Tanrı benim !

-Ben Kapitalizmim ve siz hangi Tanrı’dan bahsediyorsunuz ? Müslümanlar 5 yıldızlı Kabe manzaralı otellerinde “ibadet” ederlerken ?

-Ben Kapitalizmim ve yine başardım ! Bütün kadınları, dolapları tıka basa dolu olduğu halde giyecek hiçbir şeyleri olmadığına inandırdım…

 Eldeki gerçeğin ‘P.E.R.D.E’ deyip ‘F.İ.N.A.L’ yaptığı bir noktada dururken ne düşünüyorsunuz bilmiyorum ama… Herkesin, ama herkesin ‘M.U.T.L.U’ olabileceği bir dünya hayal edin… Birileri ‘H.E.D.İ.Y.E’ alabilsin diye ‘M.U.T.S.U.Z’ olan insanların olmadığı bir dünya olsun ama… İşte o zaman şunu deyin !

 Mutlu Noeller…

NİCE YILLARA…