Metin Feyzioğlu'nu Hatırlattı!
Türkiye'de, siyasetin HUKUK tanımazlığına ara ara ayar vermeye çalışan cesur hukukçular çıkar, ki bunların en ünlüsü, hatta en akılda kalanı, 2014 Mayıs'ında, Danıştay'ın 146'ıncı yıldönümü törenlerinde konuşan Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu...
Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gözlerinin içine baka baka, hükümete;
...sosyal medyaya yönelik idari veya yargısal engellemeleri,
...siyasetin girdiği mahkemeden adaletin kaçacağını,
...1 Mayıs gösterilerinde polisin orantısız güç kullanımını,
...Van’da konteyner kentte yaşamaya devam eden kiracıların sefaletini,
...Hakimler ve Savcılar Kanunu’nda değişiklik yapılarak, Teftiş Kurulu’nun dolaylı olarak Adalet Bakanı’na bağlanmasının, yargının bağımsızlığına gölge düşürdüğünü anlattı tek tek ! Yetmedi, "76 milyonun cumhurbaşkanını seçiyoruz, 76 milyonu kucaklamasını öneriyorum" diye de ekledi !
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün bile sakinleştiremediği Erdoğan'ın sinirle salondan çıkmasını unutan oldu mu peki ?
Tabi ki hayır !
İnsan, merak ediyor...
Ona, "Edepsizlik yapıyorsun, yeter artık, yanlış konuşuyorsun" diyen Erdoğan'a, "Neyi yanlış söyledim Sayın Başbakanım" diyecek kadar kendinden emin bir duruş sergileyen Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, NE oldu da, NASIL oldu da, bugün, çizgisinden tek milim ne sağa ne de sola oynamayan Erdoğan'ın safına geçiverdi ? Onu, Erdoğan'ın ekibine katılmaya ikna eden şey NE oldu ? Ülkede yaşanan bunca yanlışı yüksek sesle dile getirecek kadar cesur biri, her şeyin dünden daha iyi olmadığı bugün, hangi şartlar altında SUSMAYI tercih etti !
Erdoğan'ın karşısında BAĞIMSIZ YARGI sloganları atarken, "YARGI ZATEN BAĞIMSIZMIŞ" deyip Erdoğan'ın yanındaki koltuğa ilişiveren Barolar Birliği'nin eski Başkanı Metin Feyzioğlu örneğini bize hatırlatan şey, onun gibi cesur bir çıkış yapan, Anayasa Mahkemesi (AYM) Başkanı Zühtü Arslan !
Şartlar, gariptir, yine aynı !
Siyasallaşan yargı...
Azalan özgürlükler...
Ve salonda yine, Erdoğan...
Ülkedeki hukuk sisteminin çatısı konumundaki Anayasa Mahkemesi'nin son dönemde verdiği kararlara neredeyse İSYAN bayrağı açan bazı mahkemeleri işaret eden Arslan, alınan kararlara "görüş farklılığı" gerekçesiyle uyulmamasının "hiçbir yasal zemini olmadığını" vurgularken, gözler, onu dikkatle dinleyen Cumhurbaşkanı / AKP lideri Recep Tayyip Erdoğan'daydı !
Anayasa'nın 153'üncü maddesine göre, Anayasa Mahkemesi kararları kesin ama...
Siyasetin Türkiye'sinde, yönetenlerin "OĞLAN BİZİM KIZ BİZİM" hikayesiyle, YARGI DA YÜRÜTME DE YASAMA DA BİZDE ilerleyişlerini durdurmuyor, o kesinlik ! O yüzden de Anayasa Mahkemesi (AYM) Başkanı Zühtü Arslan'ın da sonunun SUSAN / SUSTURULAN Metin Feyzioğlu gibi olup olmayacağından çok emin değilim ! Türkiye İşçi Partisi'nden Hatay milletvekili seçilen ve hala cezaevinde bulunan Can Atalay hakkında iki kez hak ihlali kararı veren Anayasa Mahkemesi'nin karşısına RAKİP TAKIMIN FORVETİ gibi çıkartılan Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin daha ne kadar direneceğinden de !
Amerikalı gazeteci bir arkadaşımın da dediği gibi...
Türkiye'de, son yıllarda DİN ve MİLLİYETÇİLİKLE beraber yükseltilen yeni siyaset, özgürlükleri ve demokrasiyi omuzlayan bağımsız yargıyı hedef almış durumda ! SUSAN / SUSTURULAN isimler, buna dair ! Yıllar içinde, benzer salonlarda karşı karşıya gelen YARGI ve SİYASET temsilcilerinin birbirlerine ayar verme açlığı buna dair !
Bu filmin sonu mu ?
Senarist Ankara'dakilerse, MUTLU bir SON olmadığı kesin !
O yüzden, SUSMAYAN / SUSTURULAMAYANLAR alsın o kalemi eline ve yazmaya başlasın, sonu MUTLU hikayeyi !