Kent Konseylerinin Pembe Panjurlu Antakyası
Bugünlerde kamuoyuna, sık sık NE düşündüklerine dair açıklamalarda bulunan kurumlardan biri de, kent konseyleri… Hele ki şu DENİZ otobüsleri konusunda ! Hani şu Lübnan-Mersin-Kıbrıs başlığında ! Açıklamada bir şey dikkati çekiyor… ‘EXPO 2021 ve Gastronomi ödüllerinin ardından gerçekleştirilmesi planlanan Deniz Otobüsü (HADO) Projesi ile beraber, Hatay, çok sayıda yerli ve yabancı turisti misafir edecek…’
Kulağa hoş geliyor !
Ama kulağa gelen bir şey daha var…
Ama hoş olup olmadığına karar veremedim !
“Hatay Büyükşehir Belediyesi’nin hizmetleriyle, Hatay, ülkenin parlayan yıldızı haline geldi. Özellikle EXPO 2021 ve Gastronomi başarıları, son zamanlarda ülke gündemini yakından ilgilendiriyor. Bununla birlikte, HADO’nun da Hatay’da faaliyet göstermesinin başarılarımızı taçlandıracağı görüşündeyim. Bu projeyi desteklediğimizi ve heyecanla beklediğimizi ifade etmek istiyorum…”
Bu ifade, Hatay Kent Konseyi’nden bizlere yansıyan !
Sizi bilmem ama, ben, ‘PARLAYAN YILDIZ’ ve ‘ÜLKE GÜNDEMİ’ kavramları arasında sıkıştım ! Son proje ile başarılarımızın (!) TAÇLANACAĞI kısmında hele ki ! Ama tüm bunlar HANGİ ARA oldu ya da olacak, bunu da merak etmiyor değilim !
O yüzden !
Sorularım var…
Kent’in konseyine…
Kent Konseyi üyelerine…
Bizlere anlattıkları kente dair…
Anlatıp durdukları başarılara dair…
Merak ettiğim ilk şey şu…
Sahi, aynı kentte mi yaşıyoruz ? Aynı Antakya’da ! Aynı Hatay’da ! Bu kentin turizmi patladı da bizlerin mi haberi olmadı ? Yoksa kentsel başarılarımızın uluslararası tescili noktasında bir şeyler yaşandı da bizler mi kaçırdık ? Tamam, EXPO 2021 ve Gastronomi başlıklarında elde edilen başarıları bizler de alkışladık alkışlamasına da… Bu mu ? Bizi ülkenin PARLAYAN yıldızı haline getiren şeyler, bu ikisi mi ?
Sahi, bu İKİ UNVAN yetti mi ?
Yetti ve film MUTLU SON’la bitti mi ?
Sen sağ ben selamet, her şeyi sonlandırdık mı ?
Sorunları sıfırladık, turizmi de A PLUS hale getirdik mi ?
Turizm destinasyonlarımızı arttırdık, olanları da iyileştirdik mi ?
Yollarımızın çukur halinin gelenekselinden çıkıp bir OH çektik mi ?
Peki ya, tarihi Antakya evlerimizi ‘Dikkat bu yapı tehlike arz etmektedir’ kısmından çekip kurtarabildik mi ? 1500 yıllık Saint Simon Manastırı’nı yılların bakımsızlığından çekip çıkartabildik mi, hele ki dünden emanet yapıların üzerindeki sprey yazıları silebildik mi ? Yeni açtığımız Müze’nin akmaya devam eden çatısını onarabildik mi ? Onarıp, dünya sıralamasındaki yerini hak eden bir duruma sokabildik mi ? Battı-Çıktı projelere benzer haldeki kaldırımları YAPTIK-OLMADI hallerinden kurtarıp engellilerin kullanımına açabildik mi ? En çok da, üzerinden otobüs durakları geçen kılavuz çizgilerine özgürlük kazandırabildik mi ? Bisiklet yollarını bir kenara bırakın, yol çizgileri bile olmayan kent içi ulaşımın bizleri ağlatan hallerine nefes aldırabildik mi ? Turizm adreslerine YÖN vermesi gereken, ama kendi içinde kaybolan tabelaları ÇOK DİLLİ bir hale getirebildik mi ?
Listem çok uzun…
O yüzden TAÇ bir kenarda kalsın !
Başarının TAŞLANDIRILMASI kısmı da !
Şunu sorayım Hatay Kent Konseyi’ne…
Hatay Kent Konseyi üyelerine…
Ülkenin PARLAYAN YILDIZI haline geldiğini söylediğiniz KENT adına ÇÖZÜME KAVUŞTURULMASINI istediğiniz TEK BİR SORUN dahi mi yok ? Merak ettim ! Yerel idarelere, idarecilere, ŞUNU ÇÖZÜN diyeceğiniz TEK BİR ŞEY DAHİ mi yok ? Başarı dediğiniz şey BU KADAR mı net ? Bu kadar mı KILÇIKSIZ ? Bu kadar mı SORUNSUZ ?
Sahi, siz bu kente baktığınızda bunu mu görüyorsunuz ?
Başarılarıyla taçlanmış bir kent mi görüyorsunuz ?
Peki, bizim gördüklerimiz NE ?
Gördüğümüz kent NE ?