Hatay Mahalli Haber
MENÜ
Tamer Yazar
Tamer Yazar
yazar5@hotmail.com
Paylaş Paylaş Paylaş Yazı 110 defa okundu.

Kahire de duran Ankaraya ŞAMI HATIRLATALIM MI

Genelkurmay Başkanı Abdülfettah el Sisi komutasındaki Mısır Silahlı Kuvvetleri’nin, 3 Temmuz 2013 tarihinde ülke yönetimine yaptığı askeri darbenin Ankara tepkilerinde duralım istiyorum… Ardından, Kahire’de mola veren Ankara için Şam’a da adım atalım…

Ama önce, Ankara, Başbakan Erdoğan konuşsun…

Temmuz 2013 darbesi için o gün ne demiş, söz alsın…

“Dünyanın neresinde olursa olsun, seçimle gelmiş hangi iktidara karşı olursa olsun, darbeler kötüdür… Ben şu anda batıya şaşıyorum ! Batı hala bu olaya darbe diyememiştir ! Ama bu arada, Afrika Birliği'ni de tebrik ediyorum… Afrika Birliği, Mısır'ın üyeliğini askıya almıştır… Duruş budur…”

Bitmedi…

Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ve bazı sivil toplumlarının çağrısıyla Türkiye'de düzenlenen gösterilerde Kahire’deki sivil yönetime destek verilirken, askeri yönetim protesto edildi…

Hatta ve hatta…

İstanbul ve Ankara'da, Mısır Büyükelçiliği ve Konsolosluğu önünde düzenlenen gösterilerde, "Ankara'dan Mısır'a, kardeşlere bin selam" ve "Dik dur eğilme, bu ümmet seninle" gibi sloganlar atıldı…

Ve…

Bu defa, Temmuz 2013’teyiz… Almanya'nın Duesseldorf kentinde düzenlenen ‘Demokrasiye Saygı’ mitinginde… Söz, bir kez daha, video konferans bağlantısı ile Duesseldorf mitingine katılanlara seslenen, dönemin Başbakanı Erdoğan’da…

-

Biz,

darbelerle gelen yönetimlere eyvallah edemeyiz…

Halkın iradesine saygı duymayanlara

saygı duyamayız…

-

Nokta !

Biraz da buradayız, hani NOKTA diyen Ankara’da !

‘NE DEĞİŞTİ’ diye sormamız bundan !

‘DÜN DE DARBEYDİ, BUGÜN DE’ dememiz de !

Ve 11 Nisan Pazar 2021…

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, DARBE ile yönetime gelen Kahire Yönetimi’nin Dışişleri Bakanı Samih Şukri ile RAMAZAN AYINI TEBRİK amacıyla bir görüşme gerçekleştirmiş… Bu da, Türkiye ve Mısır arasında 2013'ten bu yana ilk üst düzey temas olmuş…

İnsan merak ediyor…

İç siyasette, Mısır’ın DARBE ile yönetime gelen generalleri aleyhindeki tavrını “Rabia el işareti” ile her ortamda ortaya koyan Ankara’da NE değişti ? “Biz, darbelerle gelen yönetimlere eyvallah edemeyiz…” kısmına NE oldu ?

Türk Dışişleri, telefon diplomasisinin gerekçesini, “Ramazan ayını karşılıklı tebrik” olarak duyurmuş duyurmasına da ! Akla, Doğu Akdeniz’deki enerji savaşlarında yalnız kalan Ankara’nın ‘DARBECİ DE OLSA…’ kısmında mecbur kalabileceği gerçeği geliyor, ki aynı Mısır’ın Yunanistan’la 6 Ağustos 2020’de imzaladığı deniz yetki anlaşması da !

Anlaşılan, ŞARTLAR, Ankara’yı da zorunlu bir güncellemeye, hatta RESET’e tabi tutuyor…

Madem durum bu, aynı GÜNCELLEME için Şam adresinde de dursak mı ?

Milyonların sığınmacının olduğu bir Türkiye gerçeğinde, patlamaya hazır bir İdlib’i, pimi çekilmiş bir BOMBA gibi avuçlarımızda tuttuğumuzu hatırlasak ve Kahire’nin DARBECİ generalleri ile Ramazan tebrikleşmesinin bir benzeri için kendimizi hazırlasak mı ?!

Olmaz mı ?

Yoksa, Kahire’nin elleri, Şam’ın ellerinden daha mı az kanlı ?