İttifaklar dengeler Değişenler dostluklar

Mısır…
Emirlikler…
İsrail…
Ermenistan…
Yunanistan…
Suudi Arabistan…

Her biri ile ayrı ayrı sorunları olan, hatta o sorunlar nedeniyle kavgalı da olan, bazılarıyla siyasi ve ekonomik ilişkileri askıya dahi alan Ankara, bir süredir, her bir ülkeyle, elindeki zeytin dalıyla ‘HADİ KONUŞALIM’ turları atıyor !

İsrail ile sorunlar listesinde Filistin, Hamas ve Kudüs var, Golan Tepeleri de…

TBMM Dostluk Grubu’nu yeniden hayata geçirdiğimiz Mısır ise darbeci generallerin ülkesi…

Ermenistan ile sorunlar, her Nisan’da gündeme oturan ‘Ermeni Soykırımı’ söylemleri temelinde ilerliyor… Konu, Azerbaycan ile olan gaz ve ticaret ilişkileri yüzünden de hassas bir çizgide…

Birleşik Arap Emirlikleri, bir dönemin Ankara’sı için, 15 Temmuz Darbe Girişimi’nin arka planındaki resimdeydi, ki hangi ara o resimden dışarı çıktı, bunu da Sedat Peker’e ve biriktirdiği Ankara merkezli “bilgi bankasına” sormak gerekiyor belki de…

Riyad’ın İstanbul’daki konsolosluğunda öldürüldüğü kesinleşen ve açıkça bir cinayete kurban giden Suudi muhalif gazeteci ve yazar Cemal Kaşıkçı ise Ankara’nın son dönemde gündeminde çok da tutmadığı başlıklar arasında… Cinayetin arkasında olduğu söylenen Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman da düşen gündemin son dönemde temizlediği (!) isimlerden…

Yunanistan mı ?

Sayfası, diğerlerine göre en problemsiz (!) ülke…
O yüzden de zeytin dalının en işler olduğu yer de burası gibi !

Yok, Tel Aviv’i unutmadık !

Aslında, İsrail Cumhurbaşkanı’nın son gezisi, DÜN dündür bugünse BUGÜN diyen siyasetin sloganları arasında ilerledi… Daha düne kadar; ONE MINUTE, Mescid-i Aksa, Gazze, Hamas, Filistin Davası, Golan Tepeleri üzerinden politika üretenlerse unutuldu…

Yıllarca camilerin önünde İsrail bayrağı yakanlar mı ?

Sustu…

Anlayacağınız, Ankara’nın bu ara ara SUSMA ya da sıkça geçirdiği ÖFKE nöbetleri, yaşananları sokağa TAŞIMA gayretleri ya da DOST / MÜTTTEFİK etiketlerini yer değiştirme anları, anlaşılan o ki, AKP tabanının söylemlerine ya da duruşuna da etki ediyor…

Bugünlerde mi ?

…AKP tabanından çıt dahi çıkmıyor !

Zamanında Trump’a, bugün Putin’e, Birleşik Arap Emirlikleri’ne, Israil’e, Ermenistan’a, Mısır’a yaklaşımda da aynı tavır ve ruh hali geçerli… Denildiği gibi ! Ortada ideolojik bir sadakat ya da politik bir tavır filan yok ! Günü kurtaran refleksler ve o reflekslerden beslenen bir kitle var !

Son dönemki Rusya / Ukrayna ikileminde yaşadığımız KARMAŞIK İTTİFAK hali de biraz bu galiba… Zira NATO üyesi ülkelerin Ukrayna'ya Rus saldırılarına dayanabilmesi için açıkça silah ve mühimmat gönderdiği bir dönemde, Ankara’nın, Kiev’e SİHA satışlarını "bir ticari işlem" olarak görmesini anlamaya çalışmak oldukça zor... Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran’ın, “SİHA'lar, Türkiye'den bir yardım değil… Bu, Türkiye'de bulunan bir şirketten Ukrayna'nın satın aldığı bir ürün” diyerek durumu özetlemesini anlamaya çalışmak da oldukça zor... Aynı Ankara’nın, Ukrayna'nın işgalini kınamasına rağmen; turizm, buğday ve enerji ithalatının büyük bir kısmının yapıldığı Rusya'ya yönelik yaptırımlara karşı çıkmasını anlamaya çalışmaksa, içlerinde anlaması en zor olanı…

Anlayacağınız… !

Ankara’nın son dönemde derinleşen gölgesi içinde ilerleyen ittifaklar (!), dengeler (!), değişenler (!) ve dostluklar (!) arasında kaybolduk gibi !

Sahi, kim kimdi ?

Biz, kimdik ?