İki taraf da değil İNANDIRICI değil
-
Bir yerlerde, beni anlayan birileri var mutlaka… Henüz karşılaşmadık, belki asla karşılaşmayacağız ! Bir yerlerde durup dururken gözleri dolan, kendi kendine gülen, çürümüş bir şey gibi hisseden, içi rutubetli duvarlara benzeyen, her günü sarhoş bitiren, gururu kırık, güveni yıkık birileri var…
Birileri var, bana benzeyen…
-
Antakya’yı resimliyor, bu sitem !
Onu bir türlü anlamayanları resimliyor !
Yine de ona dair kavgalar hiç bitmiyor !
Belki de onu anlamak için, önce kendimizi anlamamız geliyor…
Biri demiş ya;
“Biz, televizyon izleyerek; milyonerler, sinema tanrıları veya rock yıldızları filan olacağımıza inanarak büyüdük ama, olamayacağız... Hepimiz, heba oluyoruz... Bütün bir nesil; benzin pompalıyor, garsonluk yapıyor ya da beyaz yakalı köle olmuş… Reklamlar yüzünden, araba ve kıyafet peşindeyiz... Nefret ettiğimiz işlerde çalışıyor, gereksiz şeyler alıyoruz... Bizler, tarihin ortanca çocuklarıyız... Bir amacımız yok ! Ne büyük bir savaş ne de büyük bir buhran yaşadık ! Bizim savaşımız, ruhani bir savaş ve bunalımımız da kendi hayatlarımız”
…diye !
Haklı !
Bu kentin kavgaları, aslında kendi kavgalarımızın bir türlü bitmeyen finalleri olmasın !?
Son örneğimizdeyiz…
Hatay’ın Büyükşehir Meclisi’nde…
TBMM’de HALKIN VEKİLİ denenlerin verdiği kavgaların eline kimseler su dökemez, haklısınız ama… Bizimkisi yerel de olsa, sonu gelmez çekişmeleri ve mikrofon kavgalarıyla, her geçen gün çıtasını daha da yukarılara taşıyor !
Hatta,
Hatay’da, Büyükşehir Belediyesi’nde, siyasi partiler arasında süregelen “içme suyundaki zam-maliyet kavgasını” izlerken, ister istemez gülümsüyorum da… Bir taraf, yaşanan maliyet hesabında artık ayakta tutmakta zorlandığı HATSU için BATTIK BATIYORUZ uyarısı yaparken, yakın bir zamanda vatandaşa (temiz) su verilemeyeceğinden DAHİ bahsediyor ! Buna karşın, vatandaş UCUZ SU içsin savaşı (!) verdiğini söyleyen AKP ve MHP kanadı ise ÖNCELİĞİMİZ VATANDAŞ hikayesinde direniyor !
Mümin Sekman der ki;
-
İnsanların, kanatlara bakış açıları farklıdır…
Bazıları,
…başkalarının kanatları altına sığınarak yaşamayı sever, bazıları da kendi kanatlarıyla uçmayı !
Bazıları,
…başkalarına kol kanat germeyi sever, bazıları da başkalarının kanatlarını kırmayı !
-
Bu hikayenin Hatay ayağında yaşanan SU savaşında, her iki taraf da “başkalarına kol kanat germeyi seviyor” gibi gelmiyor bana ! Aksine, karşılıklı KANAT KIRMAYI tercih ediyor ! Bu durum, kentin başarısızlığına mal olsa da bundan asla vazgeçmiyor !
O zaman soralım mı, önce AKP’li ve MHP’li Belediye Meclis üyelerine;
…madem derdimiz UCUZ SU içsin diyen vatandaş, ki bugüne ekli tepkileriniz de, savunmalarınız da, açıklamalarınız da buna dair ! Peki, ona gelinceye kadar, inim inim inlediği ZAMLAR karşısında NE dediniz şu ana kadar ? Artan elektrik fiyatlarının biriktirdiği faturalarda, ödeyemediği için soğukta koca bir kış geçirdiği zamanlarda NİYE sustunuz ? Savaşımız madem ki vatandaşın cebinden DAHA AZ para çıksın, ki burada da o savaşın cephesindesiniz, öyle diyorsunuz, benzinden motorine her gün yeni rakamlarla dolan araç depolarının cepleri boşaltan haline NEDEN tepki vermediniz, vermiyorsunuz ?
Anlayacağınız, UCUZ SU kısmının savaşı o yüzden çok GERÇEKÇİ gelmiyor, hatta zorlama bile geliyor !
Finalimizi, Belediye yönetimiyle yapalım, HATSU’YU BATIRIYORLAR serzenişinde duranların MALİYET hesaplarıyla yapalım ve soralım;
…madem derdimiz denkleştiremediğimiz belediye kaynaklarımız, hatta BATMA noktasına taşınan kurumlarımız, artık bizi beslemekten uzak gelirlerimiz, yatırımlar için bulamadığımız paralarımız, EXPO’yu kent insanı için ücretsiz bir konser resitaline çeviren ve adeta ünlü akını ile de renklendiren halimizin şu ana kadar harcadığı parayı da konuşsak mı ? Yoksul ve yorgun ülkemin öncelikleri noktasında benzerini KANAL İSTANBUL için de, kapatılan Atatürk Havalimanı için de yapan bizler, “EXPO çok mu gerekliydi” diye de sorsak mı ?
Haklısınız !
İki taraf da değil…
İNANDIRICI değil…
