Hikayeleri yoksullaşanlarız Açlığı da yoksulluğu da derinleşenleriz
1993 senesinde bir hesap yapılmıştı, ki ardından ben o hesabı bu köşeye taşımış ve sormuştum, NE DEĞİŞTİ diye ! Bugün o sorunun tekrar zamanı, ama önce o hikayeyi ANLATICISI noktasında hatırlama zamanı !
*
Şu anda kaç para, ASGARİ ÜCRET ?
910 bin lira net !
Bu kardeşinizin her zaman bir hesabı var...
Bütün beyler, bütün bayanlar bu hesabı yapsın… Bak, bu hesap aslında hanımların hesabıdır ! Niye ? Mutfağın sorumlusu sizsiniz… Mutfakta SIKINTIYA düşen sizsiniz…
Şu anda bir bardak çay Bursa’da KAÇ PARA ? 1000 Lira ! Simit KAÇ PARA ? 1500 Lira ! Ne yaptı ? 2500 Lira… 3 Tane çocuğunuz, hatun 4 ve siz de 5 ! Bakın, ‘çay’ ve ‘simit’ dışında bir şey yemeyeceksiniz ! SADECE çay ve simit… Bir hesap yapıyorum size ! 5 kere 2500 ne yapar ? 12500 Lira… 1 Öğünde… Günde 3 öğün ne yapar ? 37 Bin 500 Lira ! 40 Bin Lira diyelim… Ay, 30 gün ! Ne yapar ? 1 Milyon 200 Bin Türk Lirası… Asgari ücret, 910 Bin Lira net…
*
Bu hesabın tarihi, 1993 senesi !
Ve bizler bugün 2018 senesindeyiz…
Yani aradan geçmiş tam tamına 25 sene…
Niye mi hatırladık bu SIKICI hesabı şimdi ?
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) Mart ayına ilişkin 'açlık ve yoksulluk sınırı' araştırmasını açıklamış, ONDAN !
Sonuç mu ?
4 (ki bizler Türkiye şartlarında bu 4’ün çok üzerindeyiz, ama 4 olsun…) kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması GEREKEN aylık gıda harcaması tutarı (AÇLIK SINIRI) bin 662 TL olurken, gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması ZORUNLU diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise (YOKSULLUK SINIRI) 5 bin 415 TL olmuş... Bekar bir çalışanın aylık yaşama maliyeti ise 2.055,15 TL olarak gerçekleşmiş…
Anlayacağınız, AÇLIK SINIRIMIZ geçtiğimiz yıl Mart ayına göre 182, YOKSULLUK SINIRIMIZ ise 592 TL artış göstermiş...
Şimdi, baştaki hesabı taaaaa 1993 senesinde yapan Sayın Erdoğan’a bugünkü hesabımızdan elimizde kalanı sunalım mı ? Zaten BİLDİĞİ şeyleri kendisine bir kez daha hatırlatalım… Olanı tekrarlayalım… SIKICI geçim hesaplarımızı hani !
Evet…
1993 senesinden bugüne TAM 25 sene geçmiş ! Koca 25 sene ! Peki, o günün hesabında ASSOLİT yapılan SİMİT bugün KAÇ PARA ? Haklısınız, sormama bile gerek yok, hepiniz biliyorsunuz… 1 TL ! Peki, çay ? Hadi o da en ucuzundan, 1 TL olsun, ki daha fazladır illa ki, ama üzmeyelim bizleri yönetenleri ! Ne etti ? 2 TL ! 5 kişilik bir aile ve 3 öğünden 1 tek güne düşen para mı, hani sadece ÇAY ve sadece SİMİT ile… 30 TL ! Erdoğan’ın dediği gibi yapalım ve 1 ay sadece SİMİT ve ÇAY tüketelim ! Ne etti ? 900 TL ! Asgari ücret ne ? 1600 mü? Peki, geriye NE kaldı ? 700 TL ! Tamam da çocukların masrafı, kira, elektrik-su-yakacak parası, mutfak parası, yol giderleri… ! Sahi, ne yiyeceğiz ve nasıl geçineceğiz, bildik mi ?
Yok, bilemedik !
Eti ise hiç göremedik !
Hesabı ise denkleştiremedik !
Yok, biz bu işin içinden çıkamadık !
Peki, MİTİNG meydanlarını dolduran on binlerin, yüz binlerin MUTLULUĞU bu hesabın neresine düşüyor, merak ettiniz mi ? Eldeki gerçeğin fısıltısında, “İç acılarımın toplamını bir ömre bölsem, yine de benim bir günümü anlayamazsın…” diyen İbrahim İnecik gibi ÇIĞLIK atanlarımızın kalabalığı peki, o miting meydanlarının neresinde kalıyor, hiç merak ettiniz mi ?
Haklısınız…
YAŞIYORUZ…
Nefes alıp vermek de bir YAŞAM TÜRÜ !
