Gazeteciyim, değilim Papatya falı hallerimiz
Sanırım,
Türkiye’nin son yıllarda değişmeyen gündemlerinden biri,
…tutuklu gazeteciler ya da !
…yurtdışına gitmek zorunda kalan gazeteciler !
‘Korku Tünelinde Gazetecilik’ adında bir belgesel hazırlayan, merkezi Diyarbakır’da bulunan Dicle Fırat Gazeteciler Derneği’nin (DFG) Başkanı Dicle Müftüoğlu ile bir konuda aynı fikirdeyim;
“Türkiye, gazetecilik mesleğinin yapılması açısından zorlu ülkelerden biri…”
Ben, bu işi çoooook uzun yıllardır yapmıyorum ama… Nereden baksanız, 2005’ten bu yana, iyi de bir süre geçmiş ! Çok şey yaşamışlardan biriyim aslında ! YANDAŞ’ın ne kadar kazandığına, YANDAŞLIĞIN sizi nerelere kadar taşıyabildiğine şahitlik de o yaşanmışlıklardan biri mesela !
AZ kazanan, ama ÇOK çalışan bir sektörde YANDAŞ olmama mücadelesini sürdürenleri selamlarken, YANDAŞ olup ek gelir elde edenlere de NE demeli, bilmiyorum !
Bunu böyle konuşunca, AÇIK KONUŞ diyenler var da…
Bu da GARİP geliyor !
BİLİYORUZ çünkü !
Kim KİMDİR’i !
Birbirimizi !
:)
Tabi bizlerin buradaki bu minik (!) rakamsal YANDAŞLIĞI, belgeselin ortaya koyduğu büyük sorunların yanında, hiçbir şey ! Haberleri noktasında gözaltılar yaşayan, tutukluluk hallerinin süreleri nedeniyle hayatları alt üst olanlardan bahsediyorum…
Yapılan belgesel, biraz da buna dair…
Olan biteni anlatmaya dair…
En çok da anlamaya…
Fark etmeye…
Dicle Müftüoğlu’nun dediği gibi;
“Yüzlerce gazeteci hakkında soruşturmalar açılıyor, gözaltı ve tutuklamalar yaşanıyor... Her bir gazeteci, benzer sorunları yaşıyor… Bunu, çeşitli platformlarda dile getiriyoruz, ama bu çok sınırlı kalıyor... Aylık raporlar açıklıyoruz, veriler sunuyoruz, yıllık raporlarımızda gazetecilerin ne gibi hak ihlallerine maruz kaldığını gösteriyoruz ama… Ne yazık ki çok daha az yer buluyor ya da daha az insana ulaşıyor...
Bunun etki gücünü arttırmak istedik… Biraz daha fazla insana ulaşmak, hem gazetecilerin yaşadıkları sorunları anlatacakları bir platform yaratmak hem de bu yaşananları bütün kamuoyuna duyurmak istedik... Ancak bu yaşananları duyurabilirsek, bir sonuç elde edebiliriz, buna karşı bir mücadele örgütleyebiliriz…”
DFG, belgeselle beraber bir de rapor paylaşmış…
2021 yılında;
55 gazeteci ve 2 yayın organının saldırıya uğradığı, 2 gazetecinin öldürüldüğü, 61 gazetecinin gözaltına alındığı, 103 olayda gazetecilerin haber takibinin engellendiği, cezaevlerinde bulunun gazetecilere yönelik 17 hak ihlali yaşandığı bilgilerine yer verilmiş o raporda…
54 gazeteci hakkında soruşturma, 51’i hakkında dava açıldığı vurgulanan raporda, 47 gazeteciye toplam 133 yıl 8 ay hapis cezası verildi vurgulanmış... Raporda ayrıca, RTÜK’ün 12 televizyon yayınına 59 kez ceza verdiği, 112 kez yayın yasağı getirildiğine dikkat çekilerek, 64 internet sitesinin kapatıldığı ve bin 460 habere erişim engeli getirildiği belirtilmiş…
Haklısınız,
…gazeteciliği, her gün, GÜLLÜK GÜLİSTANLIK BİR ÜLKE formatında sunanlarımızın kalabalığı ne kadar çok olsa da, GERÇEK deneni her gün soluyanlarız ! YANDAŞ denen gazeteler de, tv kanalları da YOK dese de, VAR olanı bilenleriz !
Gerçeği soluyan ve bilenlere SELAM olsun o zaman, haftanın son köşe buluşmasından…