Gazetecilik Biten mi, başlayan mı
Bazen düşünüyorum, ‘KAÇ SENE OLDU’ diye !
Kaç köşe yazısı yazmışımdır ?
Kaç habere imza atmışımdır ?
Kaç röportaj yapmışımdır ?
Bir gün her şey bitip de kalemimi ve not defterimi çantama kaldırdığımda, bilgisayarımın kapağını kapattığımda, geride nasıl bir meslek bırakacağımı da düşünmüyorum değilim, tüm bu soruların ortasında dururken !
Bugün, mesleği ayakta tutan BAĞIMSIZ ve ÖZGÜR kelimeler adına, 1 Eylül’de yayın hayatına başlayacak BİZİM GAZETE’nin kendini tanıtan yazısında durmak istiyorum, biraz da bu yüzden ! Dediklerini çokça ben de dediğim için, o kelimelerde duralım istiyorum !
YANDAŞ kimliğin gazeteci (!) kalabalığında yaşadığımız AZINLIK ruhu adına en çok da !
Şimdi gelelim denene…
Bizlerin de çokça dediğine…
-
İnternet çağının sağladığı fast food bilgi, haber, eğlence çağlayanıyla, malumatfuruş ‘uzmanların’, ağır abilerin derin analizleri arasında sıkışıp kaldık ! Küçümsenecek şey değil: Dünyanın öbür ucunda ya da burnumuzun dibinde kuş uçsa, önümüze düşüyor ! Bazen yalan yanlış, aceleye getirilmiş haberler olarak, çoğu zaman da tam yerinden yetiştirilmiş, birinci ağızdan tanıklıklar olarak…
Ana akım medya, neredeyse bütünüyle, okuruna bir şeyler vermek için değil, bir şeylerin üzerini örtmek için çalışıyor…
Bir dönem, neredeyse kendini KENDİ ÇÖPLÜĞÜNÜN HOROZU ilan etmiş büyük gazeteler, kendileriyle birlikte tüm gazetecilik faaliyetini de itibarsızlaştırmış durumda... Şişirilmiş tirajları, bu halleriyle bile yerlerde sürünürken, "dijital çağda insanlar artık kağıda bakmıyor kardeş" yalanıyla kendilerini kandırıyorlar !
Bu tabloyu; namuslu aydınlardan, emekçi dostu araştırmacılardan, çalışkan gazetecilerden ve elbette düzene boyun eğmeyen devrimcilerden oluşan bir güç değiştiriyor…
"Neler oluyor?" sorusuna; gerçek, tutarlı, çarpıcı ve namuslu yanıtlar vereceğiz… Haber ve araştırma, vazgeçmeyeceğimiz yakıtımız olacak… Baş döndürücü gelişmelerin başımızı döndürmesine izin vermeyeceğiz... Sabit fikir haline getirilmiş teorilerle, muhalif ya da yandaş ezberlerle haritalar, büyük resimler çizmeyeceğiz…
Düzenden, iktidardan, güç ve para sahiplerinden, sermayeden bağımsız olacağımız kesin… Bunun ötesinde, en başta dünyayı değiştirme çabasından, toplumsal mücadeleden bağımsız olmamızı kimse beklemesin ! Tarafsız olmaksa, yaşadığımız dünyada olmamak anlamına geliyor ! Herkesin tarafını seçip, "Taraf"ını ilan ettiği bir dünyada biz de tarafız…
Tarafımız belli !
Ezbercilik, fanatizm, kabadayılık... Bunlardan kimseye fayda yok, ama eyyamcılık, nabza göre şerbet verme, herkesle iyi geçinip kimseyle ters düşmeme gibi niyetimiz hiç yok !
Kalemimiz keskin olacak...
"Bir şeyler söylemişsiniz, ama bayağı da bir yumuşatmışsınız" dedirtmeyeceğiz hiçbir konuda… Zaman zaman yazdıklarımızın kimi sadık okurlarımıza bile batmasını göze alacağız, ama böyle zamanlarda da okurların "dost acı söyler" deyip, hakkını teslim edeceği bir gazete olmayı amaçlıyoruz…
-
Haklısınız…
Bugün,
…cümleleri,
…manşetleri,
…haber başlıkları,
…hatta ne düşündüğü bile birilerince kurgulanan GAZETELERİN ve GAZETECİLERİN kalabalığında, bu kelimeler çok değerli !
Bugün,
…cesaretini,
…inandıklarını,
…özgürlüğünü rafa kaldırmışların kalabalığında, bu söylenenler çok değerli !
Bugün,
…halkın vicdanı olması gerekenlerin, kendi vicdanlarını kaybetmesi yüzünden bu kelimeler çok değerli !
Bize düşen, BU DEĞER için mücadele eden gazeteleri desteklemek… Hala ÖZGÜR ve BAĞIMSIZ kelimelerle haber yazanları yalnız bırakmamak… Onları okumak, takip etmek, abone olmak, reklam vermek… BEN Mİ MEMLEKETİ KURTARACAĞIM masalında rol kapıp bir kenara sinmek yerine, MEMLEKET için o ÖZGÜRLÜĞE ve BAĞIMSIZLIĞA omuz vermek…
Çok geç olmadan…
Hala bizler yazabiliyorken…
Ve sizlerle her gün buluşabiliyorken…