Futbol AVM ler bizler Bu kent kayıplar kalanlar
Bugün çok başlığımız var…
Biraz onlar arasında ilerleyelim…
Ve bizi yönetenlerle (!) başlayalım…
Evet…
Ankara’nın, S-400 savunma sistemleri yüzünden Washington ve Moskova arasında kaldığı bir dönemde, İdlib’de sıkışan yüzbinlerce sivilin sınıra doğru ilerlediği şartların gölgesindeyiz, ki aynı bölgedeki eli silahlı cihatçı grupların finali ne olacak, işte bunun cevapsızlığındayız ! Şu ana kadar milyonlarca göç alan Türkiye, Hatay sınırının hemen yanı başında biriken çaresizliğe Türk Kızılayı ile çözüm bulmaya çalışırken, bir şeyleri SADECE GECİKTİRDİĞİNİN de çok farkında aslında ! Ama bunu yaparken de, İdlib’deki olası bir patlamanın, oradaki radikal grupların kontrolsüzlüğünde neler doğurabileceğinin de hesapsızlığında !
Sanırım…
Bir dönem Washington’a rağmen bir şeyler yapmak zor, diyenler… Son günlerde, ‘Moskova’ya rağmen…’ kısmındalar ! Zira klasik bir NATO üyesinin, savunma sistemleri açısından kendisine düşman olarak belirlediği Rusya’yı, yeni ve vazgeçilmez müttefik olarak seçmesini, Ankara dışında anlayan henüz çıkmadı !
Aslına bakarsanız…
Ankara NE ANLADI, işte bu kısmı bizler hiç anlamadık !
Konu biraz da bizlere de gelsin mi ?
Önce Büyükşehir Belediyesi ile başlayalım…
Geçtiğimiz günlerde, Avrupa Basketbolu Final Four aşaması için önemli bir maç vardı, Efes Pilsen ile Fenerbahçe arasında… Büyükşehir, VATANDAŞA HİZMET kısmında durma çabasını nasıl anlıyor bilmiyoruz ama, sanırım, Başkan’ın makam binası önündeki Anıt kavşak noktasını KENDİNE ÖZEL bir kullanım alanı olarak görüyor, ki ne zaman bir etkinliği olsa bu bölgeyi trafiğe kapatıveriyor…
Aynen son basketbol maçı için bu alana dev ekranlar yerleştirip, spor severleri burada toplaması gibi !
İnsan merak ediyor…
Merak ederken de soruyor…
Başka yer mi kalmadı sahi?
Ciddi ciddi, başka yer mi kalmadı ?
HİZMET EDİYORUM algısını göze sokmadan YAPMAK zor mu geliyor ?
Şimdi gelelim Hatayspor için ayağa kalkışımıza…
Sizi bilmem ama, ben de bağış yapacaklardanım, ki klasik bir futbol izleyeni olmasam da, elde edilen başarı adına gurur duyuyorum, ama… İsterdim ki… Bu kentin gündeme gelen başka başka sorunları, problemleri, öncelikleri için de, Valisinden Belediye başkanına, herkes bir araya gelebilsin, çözüm üretsin, hatta kentin tüm dinamiklerini de eldeki sorunun çözümüne katsın !
Yıllardır yazıp çizdiklerimiz mesela… Çözüm için haber yapma ısrarında durduklarımız hatta… Ama bir teki için bile kurumsal SES alamadıklarımız hani… BİR GÜN diye beklediklerimiz… Ama bekledikçe de kaybetmeye devam ettiklerimiz…
Evet…
Sırada Hatay Vekili Mehmet Güzelmansur’un bir yasa teklifi var… Zincir marketlerin Pazar günleri KAPALI olmasını isteyen bir yasa teklifi… Bu yolla ESNAFI KURTARALIM diyen bir yasa teklifi…
Fikir güzel…
Kurtarma çabası da…
Ama…
Bu yol O YOL değil…
Yine de soralım kendisine… Esnafın, toplumda en çok çalışan kesim olmasına rağmen, diğer sigortalılardan daha çok prim ödediğini biliyor mu ? Prim gün sayısı altında zorlandığını biliyor mu ? Prim borcu olan esnaf ve sanatkarların, muayene olsa bile ilaç alamadığını biliyor mu ? “Prim gün sayısı 9 binden 7 bin 200’e indirilmeli” diyen esnafı biliyor mu ?
Anlaşılan o ki, PAZAR, kurtuluş değil !
O yüzden, eldekilerle başlasak mı kurtarmaya !