ETKİ AJANLIĞI... Hoca'dan FETÖ'ye!
En son geçen Mayıs ayında, 9'uncu yargı paketi içinde kamuoyuna sunulduğunda tartışmıştık, "etki ajanlığı" düzenlemesini... O gün tepki görünce geri çekilen bu yeni ajan modelimiz, bugün ayrı bir paketlemeyle sunulma hazırlığında ! Anlayacağınız, Ankara'da yeni bir suç düzenlemesi üzerine çalışılıyor ve o suça başlık olarak da "Devletin güvenliği ve siyasal yararları aleyhine suç işleme" ifadesi düşünülüyor !
Merak edilen çok şey var bunda...
En çok da,
Bu düzenleme, geriye dönük işleyecek mi !?
Bu suç başlığında, dünü de tutuklama yetkisi olacak mı !?
Bugüne kadar dokunulamamışları gözaltına almak için fırsat yaratacak mı !?
Haklısınız,
...yaratacak gibi !
O zaman bizler de buna dair bir yaratım sürecine girelim mi ? Sıradan bir cemaati yapıya liderlik yapan bir adamı, önce HOCA EFENDİ, ardından da NE İSTENSE VERİLEN bir güce çevirenleri de "Devletin güvenliği ve siyasal yararları aleyhine suç işleme" başlığı altına toplayalım mı ? Bugün Amerika'da, FBI ve CIA'nin koruması, hatta Washington yönetiminin kontrolü altında tüm faaliyetlerine kaldığı yerden devam eden bu yapıyı bir küresel güce çeviren devlet kaynaklarını bu insanların ayaklarına serenleri en çok da !
Soruyorum,
...çünkü bu güce uzun bir süre tapan, önünde ceket ilikleyen, özenle besleyen, açık açık destekleyen, o güç sayesinde iş ve makam sahibi olanlar, KANDIRILDIK deyip, kariyerleri hiç bitmemişler olarak hala aramızdalar !
Ben, hiç birinin ÖZÜR DİLERİM dediğini duymadım !
Milyonların kandırılmasına sebep oldukları için, AFFEDİN diyeni de !
Devleti 15 Temmuz karanlığına sürükleyen bu sürecin utancından dolayı makamından istifa edeni de !
Bugün, o yarattıkları HOCA EFENDİ efsanesinin geride kalanları için polisiye operasyonlarını sürdürenlerin KANDIRILDIK hikayesine, ben, hiç kanmadım ! O yüzden de asıl kandırılanların, bu ülkenin milyonları olduğunu söyledim, söylüyorum...
Kim mi o milyonlar ?
Hoca Efendi dediklerinin, devleti yönetenlerin eliyle açtığı bankalara para yatıranlar, onlar ! Lisans izinleri alınan televizyon kanallarında çalışanlar, onlar ! Basılan gazetelerininin manşetlerine inandırılanlar, onlar ! Eğitim sisteminde GÜVENİLİR referansıyla pazarlanan cemaat dershanelerinde, okullarında çocukları eğitim görenler, bu kurumlarda görev alanlar, onlar ! Türkçe Olimpiyatlarını neredeyse tüm Bakanların katılımıyla yapanlara inanan, neredeyse varını yoğunu bu yapıya kaptıranlar, onlar !
Ve ONLAR dediklerimiz,
...tutuklananlar !
...gözaltına alınanlar !
...yurt dışına kaçanlar !
...mesleklerini kaybedenler !
...arananlar listesine eklenenler !
...ötelenenler, sindirilenler, suçlananlar !
Konu, gerçekten de FETÖ denenin yönetim kadrosunda olan SUÇLULAR değil, ama onlara İNANDIRILANLAR... Konu, o İNANDIRILANLARI bu duruma düşüren İNANDIRANLAR... TBMM kürsüsünden, o yapıyı savunma adına yapılan bir konuşmada, itiraf edercesine, "HER ŞEYİ DE AÇIK, DEVLETİN DENETİMİ / GÖZETİMİ ALTINDA AÇIK, HER ŞEYİ GÖZÜNÜN ÖNÜNDE OLAN" denilen, bunu da Adalet Bakanı eliyle yapanlar... Yaptıkları işbirliğini itiraf edercesine, NE İSTEDİLER DE VERMEDİK diyecek kadar devleti teslim edenler...
Bu yeni suç başlığında,
... 'devletin güvenliği ve siyasal yararları aleyhine suç işleme' dedikleri şey bu noktada devreye girer mi, şeklindeki sorum bundan... Türkiye Cumhuriyeti devleti kaynaklarını bile isteye bir cemaate / tarikata teslim edenlerin, devletin güvenliğini bu denli tehlikeye atmasının basit bir KANDIRILDIK hikayesi ile bitirilmesi hala içime sinmiyor, bu soru en çok da bundan !
Yok, artık düşünmeyelim...
Yoruldum düşünmekten...
Temizlenelim...
