ESAD'ın Düşüşü... Erdoğan'ın çıkışı...
ABD'nin, Suriye'nin kuzeyindeki Kürt gruplarla işbirliği halinde bölgeyi kontrol altına alma çabasını da İsrail'in Golan Tepeleri üzerinden Suriye'de yeni güç alanları yaratma adına attığı adımları da izlerken, soru herkes için aynı gibi !
Ankara ne yapıyor ?
Golani ile aynı arabaya binme dışında ama...
Emevi Camii'nde namaz kılma dışında en çok da !
Bu arada, MİT Başkanı'nın namaz kılma görüntüleri, oldukça etkileyici, SÖZÜMÜZÜ TUTTUK dercesine...
Aynı MİT Başkanı'nın, Şam'ı ele geçiren HTŞ liderliğindeki grupların en tepe ismi Ebu Muhammed el-Golani ile aynı arabaya binmesi mi ? Ortadoğu coğrafyasının en tehlikeli satrancına dair hamleler gibi dursa da, Ankara'nın, İdlib'de uzun yıllar hükümdarlık yapan bu grupla daha önce de iletişim kurduğuna dair bir fotoğraf karesi bu... Rusya ve Şam rejiminin bir dönem İdlib'e yönelik askeri operasyonlarını durdurduğu bilinen Ankara'nın, HASAT ZAMANI deyişine de dair...
Anladık ki,
...daha düne kadar, 2011'de başlayan Suriye iç savaşına, destek verdiği milisler ve hatta onlardan oluşturduğu küçük bir orduyla müdahale eden Türkiye'nin, kontrol ettiği bir başka grup daha var...
Tahrir el-Şam veya Şam Kurtuluş Heyeti, kısaca HTŞ ! Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı İbrahim Kalın'la görüşen, onun bindiği araca şoförlük (!) yapan, El Kaide kökenli Ebu Muhammed el-Golani'nin açıklamaları da yaklaşımları da şaşırtan bir Ankara yakınlığı sunuyor, bölge haberlerini okuyan herkese... Bu arada, örgüt içinde tanındığı ismini bir kenara bırakan ve takım elbiseli bir moda geçerek, Ahmed eş-Şera olarak kendisini servis eden HTŞ liderinin Ankara'ya yakınlığının ciddi kazanımları da beraberinde getireceğini söyleyenler olduğu gibi, terör örgütleri listesinde olan bir yapıya resmi kurumsal bir kimlik kazandırmanın riskinde duranlar da yok değil !
Konumuz, bugün, YAP/BOZ tahtasına dönen Ortadoğu değil, ama aynı tahtanın bir köşesinde kaderini bekleyen Suriye ile beraber İNENLER ve ÇIKANLAR hikayesi, Erdoğan'ın bol kepçe servis edilen kazanımları...
Sizi bilmem ama, Erdoğan'ın, yıllar içinde biriken maliyetiyle belki de ülke tarihinin en büyük kayıp hanesini yaratan bu başlığı bu denli iyi yöneterek, Türkiye iç siyasetinde ona yönelebilecek eleştirileri zaferle (!) sıfırladığı bir noktada, düne kadar ESAD İLE GÖRÜŞÜLSÜN diyen Özgür Özel'i KAYBEDENLER klübüne ekleyenlerdeniz !
Haklısınız,
...Erdoğan'a karşı girdiği her seçimi kaybeden Kemal Kılıçdaroğlu'nun başarısız parti karnesinin ardından CHP'nin başına gelecek herhangi bir ismin her yönden şanslı olacağı söylense de, Özgür Özel'in, çok kısa bir zaman içinde çok fazla politik faul yaptığını izleyenler olarak, GELEN GİDENİ ARATTI diyecek haldeyiz ! Zaten Kılıçdaroğlu'nun da Ankara'daki ofisini dinlenmek ve arkadaşlarıyla sohbet etmek için açmadığını da çok iyi bilenleriz ! Hatay'ın son seçimde kaybeden CHP'lisi (!) Lütfü Savaş'ın, Ankara'daki aynı ofiste Kılıçdaroğlu ile görüşmesinin ardından, Özgür Özel ve liderliğine bayrak açmasına da o yüzden şaşırmayanlarız !
Listemiz oldukça uzun, Özel'e dair, ama son örnekte duralım...
Yarbay Ali Tatar’ı Anma Programı'ndan bahsediyorum...
Unutanlara hatırlatalım,
...5 Aralık 2009'da, Amirallere suikast soruşturması kapsamında tutuklanan ve Hasdal Askerî Cezaevi'ne gönderilen Ali Tatar, tutukluluğuna yapılan itiraz sonucu 16 Aralık'ta tahliye edilmiş, ancak savcının itirazı üzerine, hakkında tekrar tutuklama kararı çıkartılmıştı... Bunun üzerine, Beylerbeyi'ndeki evinde, 19 Aralık 2009 sabahı, arkasında "başınızı öne eğdirecek hiçbir şey yapmadım" dediği bir mektup bırakarak intihar etmişti ! Bu trajedinin en dikkati çeken kısmı, bu sürecin ardından, Tatar'ın tutuklanmasını talep eden savcının "FETÖ üyeliğinden" 13 yıl 6 ay, tutuklama talebini kabul eden hâkimin ise "FETÖ üyeliğinden" ve "görevi kötüye kullanmaktan" 10 yıl hapis cezası almış olması !
Bir noktada netiz...
Bu ülkenin, "KANDIRILDIK" hikayesiyle temizlendiğini sananların geride biriktirdiği acılardan biri, Yarbay Ali Tatar ! Açıkçası, böylesi bir anma programına katılan ve konuşmasında da bugünkü iktidarın FETÖ ilişkisine gönderme yapan Özel'in bu çıkışını da ACINIZ ACIMIZDIR deyişini de havada bırakan şey, yaşananlara dair samimiyetsizliği değil, ama suçladıklarının ayağına kalkma inadı, YİNE OLSA YİNE KALKARIM deyişi, KAZANAN ceketli pozları ve çok daha fazlası !
İşin özü,
...Erdoğan kazanmıyor aslında !
Ona kazandıranlar, kaybediyor !
Özel'in, Esad hamlesinde yıllarca ısrar edişi ve bugün olanları dışarıdan izleyişi, bundan... Yine de garip aslında ! Emeklisinin çaresiz, gençlerinin umutsuz, kadınlarının korkmuş ve yalnız hissettiği bir ülkede, KANDIRILDIK etiketiyle paketlenen dinin bu denli siyaseten kirletildiği bir ülke gerçeğinde, DÜN / BUGÜN hikayeleriyle herşeyin kolayca inkar edilebildiği bir politik zeminde, CHP hala toplumu ikna edemiyorsa, bu, Erdoğan'ın başarısı asla değil, ama CHP'ye lider diye seçilenlerin başarısızlığıdır !
Esad'ın düşüşüyle Erdoğan'ın çıkış hikayesini izlemek da buna dair !
Düşünün...