Emekçinin bayramı kutlu olsun Ama bugüne dair lafımız da olsun
Dün’e dair çok mesaj aldım…
Günümü kutlayan mesajlar…
Emeği kutsayan mesajlar…
Günü yücelten mesajlar…
Bugün mü ?
Gerçeğime döndüm…
Mesajsız günlerin ilkine…
Kutsanan günün ötesine düşene…
Hele ki
Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarını (AÇLIK SINIRI) 1.680,33 TL olarak açıklayan son Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu açıklamasını okurken… Bugün, o AÇLIK SINIRI’nın altında maaş alan milyonların ülkesinde ADAM gibi yaşayabilmek için, ki bunu biraz daha açalım ! Gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarına denk düşen rakamımız da belli olmuş ! O rakam, cepteki 1.680,33 TL’ye tur bindirmiş ve Nisan ayı YOKSULLUK SINIRIMIZ tam tamına 5.473,38 TL olmuş…
Sahi, kutsandığı kadar var mıymış halimiz ?
Peki ya yüceltilen günü bayram edecek halimiz !
Var mıymış ?
Tüm bunlar olup biterken, MİLLETVEKİLİ olmak için VATAN (!) ve MİLLET (!) aşkıyla ( !!!) yanıp tutuşanların VEKİL olup da Ankara’ya gitmek için birbirini ezercesine çıktıkları ADAY ADAYLIĞI yarışını izliyorum… İzlerken de merak ediyorum ama !
Maaşı ASGARİ ÜCRET seviyesine çekilmiş ve tüm ayrıcalığı alınmış GERÇEK bir HALK VEKİLLİĞİ söz konusu olsaydı eğer, bugünkü kalabalıktan geriye kaç kişi kalırdı, düşündünüz mü hiç ?
Siz düşünedurun, dün meydanlarda söylenen EMEK ve EMEKÇİ şarkısında duralım biraz da… 1977’den beri 1 Mayıs meydanlarında hep bir ağızdan söylenen 1 Mayıs Marşı’nda duralım… Hem hikayesinde hem kendisinde, ki günü de bu KUTSANMIŞLIKLA bitirelim…
Evet, Marş’ın hikayesi şöyle:
-
1974’te Ankara Sanat Tiyatrosu, Maksim Gorki’nin ‘Ana’ romanından Bertolt Brecht tarafından aynı adla uyarlanan oyunu sahneye koyacaktır. Oyunun müziklerini hazırlayacak olan kişi ise Sarper Özsan’dır. Oyunda, Rusya’daki kanlı 1 Mayıs (1905) sahnesinin bir işçi marşıyla başlayacağı belirtilmiş, ancak marş için söz yazılmamıştır. Bunun üzerine Özsan, 1 Mayıs Marşı’nı yazar ve besteler. Marş çok beğenilir ve 1976’da meydanlarda söylenmeye başlar. 1977 1 Mayıs’ında da Ruhi Su Dostlar Korosu tarafından seslendirilir. Marş, daha sonra Cem Karaca ve Timur Selçuk tarafından seslendirilecek ve silinmemecesine hafızalara kazınacaktır.
-
Sözler mi ?
günlerin bugün getirdiği baskı zulüm ve kandır
ancak bu böyle gitmez sömürü devam etmez
yepyeni bir hayat gelir bizde ve her yerde
1 mayıs 1 mayıs işçinin emekçinin bayramı
devrimin şanlı yolunda ilerleyen halkların bayramı
yepyeni bir güneş doğar dağların doruklarından
mutlu bir hayat filizlenir kavganın ufuklarında
yurdumun mutlu günleri mutlak gelen gündedir
1 mayıs 1 mayıs işçinin emekçinin bayramı
devrimin şanlı yolunda ilerleyen halkların bayramı
vermeyin insana izin kanması ve susması için
hakkını alması için kitleyi bilinçlendirin
bizlerin ellerindedir gelen ışıklı günler
1 mayıs 1 mayıs işçinin emekçinin bayramı
devrimin şanlı yolunda ilerleyen halkların bayramı
ulusların gürleyen sesi yeri göğü sarsıyor
halkların nasırlı yumruğu balyoz gibi patlıyor
devrimin şanlı dalgası dünyamızı kaplıyor
gün gelir gün gelir zorbalar kalmaz gider
devrimin şanlı yolunda bir kağıt gibi erir gider
-
Geride kalan o tek EMEKÇİ gününüz kutlu olsun !
-