Hatay Mahalli Haber
MENÜ
Tamer Yazar
Tamer Yazar
yazar5@hotmail.com
Paylaş Paylaş Paylaş Yazı 269 defa okundu.

Eldeki tek özrünüz bu mu Peki biz bunu kabul ettik mi

“DOĞRULAR durmadan tekrarlanmalı… Çünkü etrafımızı saran YANLIŞLAR sürekli olarak bize hatırlatılıyor, hem de tek tek insanlar tarafından değil, KİTLE tarafından... Gazetelerde, ansiklopedilerde, okullarda, üniversitelerde, her yerde… Yanlışlar en ÖN SAFTA ! Yanlışın yanında yer alan çoğunluk ise MUTLU ve huzurlu…”

 Goethe ne güzel söylemiş, UNUTULAN doğruların yalnızlığını ne güzel tasvir etmiş… Hatta bir adım daha öteye gidelim mi ? Geldiğimizin halin fotoğrafını elinde tutan bir başka birini dinleyelim…

 Vladimir Bartol’u…

 “Sence, halkın ezici çoğunluğu HAKİKATİN ne olduğuna aldırıyor mu ? Umurlarında bile değil ! Sadece rahat bırakılmak ve hayal güçlerini besleyecek masallarla KANDIRILMAK istiyorlar… Peki ya ADALET… ? Şahsi ihtiyaçları karşılandığı müddetçe, onlar için bu kavramın da ZERRE kadar ehemmiyeti yok...”

 Suskunluğumuz da bundan…

Eldekini kabul edişlerimiz de…

Hatta ne söylense inanmamız da…

 Öyle ki, ne SORGU var ne de SUAL !

Ama anlatılan yeniler var, eskileri unutturan !

 Başlayalım mı ?

Cumhurbaşkanı’ndan…

 Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde konuşmuş,  Polis Akademisi Mezuniyet Töreni'nde… Konuşmasında, dost (!) ve müttefik (!) Washington’un son marifetlerini sıralamış… Sıralarken de, Pensilvania’da yaşamaya devam eden Fetullah Gülen (FETÖ) için DURMUŞ ve içinde BİRİKENLERİ paylaşmış !

 Demiş ki…

 "ADAM İLKOKUL MEZUNU ! Herhangi bir şeyi yok ! Takılmışlar PEŞİNE gidiyorlar. Şu anda da birçoğu kaçmış… Pensilvanya'da, onun kaşanesinde onunla beraber yaşıyorlar. 400 dönüm arazi Amerika onlara tahsis etmiş… Orada, beraber, 'dünyada 160 ülkeyi buradan idare ediyoruz' diyorlar... Ama Amerika'nın bir sesi çıkıyor mu? Çıkmıyor. Defaatle görüşmemize rağmen, 85 KOLİ DOSYAYI bunlara göndermemize rağmen, ses çıkıyor mu? Çıkmıyor. Burada ne demek istediğimi anlıyor musunuz? BİRİLERİ, bizi bir yerlerden idare etmeye çalışıyor… Birileri, bizi BİR YERLERDEN bölmeye, parçalamaya çalışıyor... Fakat bu milleti de bu ülkeyi de bölemeyecekler, parçalayamayacaklar.”

 Ne güzel demiş… ADAM İLKOKUL MEZUNU ! Yani, daha kendini yönetecek durumda değil ! Ama böylesi bir adamın peşinden KÖR-TOPAL gidiyorlar ! Haklı ! Böylesi bir teslimiyetin bizlerde yarattığı faturaya bakınca, haklı ! Çok haklı !

 Ama… !

 BİZ DE HAKLIYIZ !

Çünkü dün ne dendiğini unutmadık !

 Biraz geriye gidelim mi ? Erdoğan konuşsun yine, bu defa 24 Mart 2014 senesinde, bir Trabzon mitinginde… Yok, değişmiyor… Erdoğan’ın konuşmasında başlık değişmiyor ! Fetullah Gülen'e sesleniyor ve diyor ki ;

 “Bu Pensilvanya'nın NE olduğunu, KİM olduğunu sizler zaten ANLADINIZ... Onu zaten TANIDINIZ... Geçenlerde ne diyor ? Benimle ilgili söylediği ifade şu, 'Yazıklar olsun, bu uzun bize çok hainlik yaptı' diyor… Nasıl hainlik yaptıysam ? 17 Üniversite kurmak için geldiler, HEPSİNİ ONADIM. Bu muydu hainlik be ! Bu ne vicdandır be ! OKULLAR için yer istedi, VERDİK. Uluslararası camiada davet ettiler, devlet başkanlarına, hükümet başkanlarına bunları BİZ REFERE ETTİK. Olimpiyat dediler, HER TÜRLÜ DESTEĞİ VERDİK. Ne nankörlük bu ya ! NE İSTEDİNİZ DE ALAMADINIZ…”

 Finali biz yapalım mı ?

 Ama önce, suskunluklarımıza, konuş-a-maz hallerimize Elif Şafak ile ufak bir tespit yapalım… Şafak der ki; “Tebeşirle çizilmiş bir seksek oyunu kadar uçucu bir çizgisi var hayatın... Farkında olmadan basıyorsun çizgiye, kızıyorlar anında... YANDIN diye atılıyorsun oyun dışına...”

 O zaman soralım mı ? Oyunun (yaşamın) dışına, ama sadece GÜLEN (FETÖ) noktasında atılan on binlerce insanın kalabalığında durup bir kez daha soralım mı ?

 “ADAM İLKOKUL MEZUNU ! Herhangi bir şeyi yok ! Takılmışlar PEŞİNE gidiyorlar…” dediğiniz biri için ‘nasıl oldu’ da ONADINIZ- REFERE ETTİNİZ? Hatta yetmedi, NE İSTEDİLERSE VERDİNİZ !

 Sahi, NASIL OLDU ?

Kandırıldık ve bitti mi ?

Eldeki tek özrünüz bu mu ?

Peki, biz bunu kabul ettik mi?