Diz çökme Tabi De... AYAĞA DA KALKMA!
Suudi Arabistan'dan Birleşik Arap Emirlikleri'ne, Ürdün'den Umman'a, Kuveyt'ten Bahreyn'e, kamusal alanda Hamas başlıklı gösteri / protesto yapmak yasaklanmış durumda ama... Türkiye'de kadınlara, emekçilere ve öğrencilere yasak olan o alanlar, Hamas için ayağa kalktıklarını söyleyip HİLAFET propagandası yapanlara ve diğer herkese serbest !
Arap ülkelerinin gördüğü (!) ve bildiği (!) o gerçeğin bizler neden bu kadar uzağında, ama Tahran propagandasının ağındayız bilmiyorum ama, SAĞ ve SOL ideolojideki Türkiye siyasilerinin Hamas ve Hizbullah konusunda bu denli birleştiğini görmek, korkutucu !
Bana biri söyleseydi, hani Hamas'ın lideri için Atatürk Cumhuriyeti'nde yas ilan edilecek, inanmazdım ama... Bizler, DIŞ KAPININ MANDALI Suudi Kralı için da yas ilan edenler değil miyiz ?
Garip olan,
...Sudan'dan Yemen'e, benzer iç savaşların, benzer çatışmaların kurbanı on binlerce müslüman çocuk, kadın, erkek için konuşmuyoruz bile ! Ukrayna'da her gün şehirlere füze fırlatan, drone benzeri hava araçlarıyla apartmanları bombalayan Rusya içinse sadece susuyoruz, ama Gazze için boğazımız patlayıncaya kadar bağırıyoruz !
Niye ?
Aslına bakarsanız, AKP'yi de MHP'yi de anlıyorum da !
Anlamadığım, CHP'nin de aynı gemide olma ısrarı !
TBMM'nin açılışında, AKP'li cumhurbaşkanı Erdoğan için AYAĞA KALKILACAK kararı veren KAZANAN ceketli Özgür Özel'e rağmen bu karara muhalefet eden CHP'li Vekillerin sayısı, Kılıçdaroğlu sonrası partide yaşanan huzursuzluğun en net fotoğraf karesi oldu bir bakıma ! Özel, bu durumu CUMHURBAŞKANINA SAYGI üzerinden alsa da, aynı Cumhıurbaşkanı için sadece bir kaç gün içinde sıraladığı eleştirileri toparlamak istedim geçenlerde !
"Hani madem saygıda kusur etmememiz gereken bir makam, bunca şikayet niye" dedim kendi kendime ve ne demiş, ona bir baktım !
"Cumhuriyet Halk Partisi’ne diz çöktüreceklerini sananlar..." diye başlayıp, devam eden Özgür Özel demiş ki bir paylaşımında;
"Erdoğan, domuz bağcıların yüzde yarım oyunun peşine düşüp, İstanbul Sözleşmesi’nden çıktın ! Sonuç ? Her gün, bir kadın cinayeti işleniyor ! Seçim öncesi verdiği sözlerin hiçbirini tutmadın, domuz bağcıların avukatlarına verdiğin sözü tutuyorsun... Lanet olsun, tutma o sözü..."
Demeye devam etmiş;
"25 lira maliyeti olan pamuğu 20-22 liraya satmak zorunda kalan çiftçi, perişan... Eskiden pamuğunu satıp 4 gün 3 gece düğün yapan üretici, şimdi üç kuru pastayla evlat evlendiriyor... Millette ne huzur ne bereket bıraktınız ! Ama dert varsa çare var, geçim yoksa sandık var..."
Bitmemiş;
"Türkiye'de, 2023 itibariyle 7,6 milyon çocuk yoksulluk sınırının altında, 2 milyona yakın çocuk derin yoksulluk içinde... Hükümet, bu konuda bilgisiz ve hedefsiz..."
Ve eklemiş de;
"Bugün Türkiye’de, yoksulluğun kabul edildiği, ama yok edilmek yerine yönetilmesinin tercih edildiği bir sistem var..."
Finali de yapalım...
"Sağlık sistemimiz, ticarileştirildi ! Hastalar randevu alamıyor, tedavi olamıyor ! İktidarın yarattığı bu yapısal sorunları, halkın iktidarında çözeceğiz..."
Toprağını terk etme aşamasına gelen tarımsal üretimden yoksullukları üzerinden yönetilen halk kitlelerine, kadın cinayetlerinden ticari bir kimlik kazandırılan sağlık sistemine, her noktada ciddi krizler yaşayan bir ülkede bu faturayı kime keselim ? Haklısınız, AKP / MHP çatılı Erdoğan kabinesine ! Peki, bunca sorunu yaratanlardan hesap sormak yerine, Cumhurbaşkanlığı makamına bile parti kimliği asanların ayağına kalkmak, ne anlama geliyor, bunu da soralım mı size Sayın Özgür Özel ? Hatta, niye tüm CHP Milletvekillerini AYAĞA kaldıramadınız, bunu da !
Bu ayağa kalkışın, diz çökmenin bir başka versiyonu olup olmadığını en çok da !
