Değişim, bazen S.A.N.C.I.L.I.D.I.R
Daha önce de dedik ya, kimse üzerine alınmasın, bu sadece bir alıntı !
Ama,
…KISSADAN HİSSE durumu hep var ve herkes o HİSSE noktasında durup dersini alsın ya da çalışsın bence !
Evet…
Bugün, İbn Haldun var bizimle beraber…
Dünyayı Değiştiren Düşünürler kitabı var…
Kitabın 5. cildindeyiz ve sayfa 453-454’te…
İktidarı kaybeden güç sahiplerini anlatmış, İbn Haldun !
İktidarı kaybetme nedenlerini anlatmış !
Demiş ki;
-
Beşinci evre, ölçüsüzlük ve İSRAFTIR !
Bu aşamada, hanedan [iktidar], kendisinden öncekilerin birikimlerini sorumsuzca ŞATAFAT ve gösterişe harcar... Bunun yanı sıra, en yakınındaki aile efradına da oldukça cömert davranır…
Bu yüzden de etrafına, toplumun en karaktersiz, en kötü insanlarını çeker ! Bunlara, [liyakat sahibi olmadıkları için] altından kalkamayacak görevler yükler, sorumluluklar verir ! Tabii [liyakat sahibi olmayan] bu insanlar, bu görevlerin altından kalkamazlar !
Neyin öncelikli, neyin sonra yapılması gerektiğini bilmeden karar verirler... Dolayısıyla, eski devlet görevlilerinin itirazlarına ve hatta eski dönemin [rejimin] insanlarının tepkisine neden olurlar... Hatta insanlar, onlardan [hanedan] nefret etme derecesine gelir !
Bunun sonucunda insanlar onlardan uzaklaşır ve bir başına bırakırlar… Ardından, askerlerinin [taraftarlarının] maaşlarını ve ödeneklerini bile ödeyemez hale gelirler ! Çünkü onlara dağıtılması gereken paraları kendi işlerine harcamışlardır !
Kapılarını halka kapatırlar, insanlardan uzaklaştıkça da söz dinlemez olurlar, etraflarına etten duvar örerler... En sonunda, kendilerinden önceki dönemlerde inşa edilmiş bütün eserleri tahrip ederler, onları yıkarlar ve ardından [toplumsal] bir enkaz bırakırlar…
Bu, artık kronik bir hastalık belirtisidir ve bundan kurtuluş yoktur…
İyileşme umudu tükendiği için de kendi içine çökerek yıkılırlar…
-
Herkes kendine düşen payı aldı mı ?
Evet mi ?
O zaman devam edelim bugüne !
Seçimi bekleyen Ankara’ya, Anadolu’ya biraz uğrayalım !
Herkes, Suriye’de başlatılması planlanan olası bir askeri operasyonu bekliyor ! Böyle bir operasyona şimdi gerçekten de ihtiyaç var mı, konu salt güvenlik mi, yoksa Ankara’nın seçim hesapları içinde bu operasyonun ayrı bir yeri mi var, biraz bundayız şimdi…
Söz sırası bir Gazeteci dostumda;
-
2015 Kasım’ındaki genel seçimden önce, Erdoğan, “Şah-Fırat Operasyonu”nu yaptı ! Seçimde, yüzde 50’yi buldu ! 2017 Nisan’ında, Anayasa Referandumu öncesi “Fırat Kalkanı”nı başlattı ! İki hafta sonraki referandumda yüzde 51’i aştı ! 2018 Haziran’ındaki başkanlık seçimine iki ay kala, “Zeytin Dalı Harekâtı” için talimat verdi ! Oyu, yüzde 52.6’ya ulaştı ! 2019 Mart’ındaki yerel seçimden bir ay önce, “Bahar Kalkanı Harekâtı”nı emretti ! Yüzde 44,3’le birinci parti oldu !
Şimdi sırada 2023 seçimleri var…
-
Sizce de denildiği gibi mi ?
Ankara, kendi içindeki olası değişimin sancısında, olanı korumak için mi Suriye hazırlığı yapıyor ?
Eldeki örnekler de buna dair mi ?
Seçmene, yeni bir kahramanlık hikayesi verme gayreti mi ?
Ülkede yoksullukla cebelleşen kitleleri “savaştayız” diye susturma hamlesi mi ?
Haklısınız,
… Değişim, bazen S.A.N.C.I.L.I.D.I.R !
Değişimi yaratmak isteyenler için de, ona direnenler için de !