Hatay Mahalli Haber
MENÜ
Tamer Yazar
Tamer Yazar
yazar5@hotmail.com
Paylaş Paylaş Paylaş Yazı 115 defa okundu.

Çarşıda yangın varmış Sen Ben değil Bakan söylemiş

İstanbul'da 50, Ankara'da 15 noktada kurulan tanzim satış noktalarında hükümetin başlattığı UCUZ (!) sebze satışı için, kışın ayazında, elinde fileler ve çantalarla sıraya girmiş yaşlı kalabalıkları bizlere gösterenler, DEMEK Kİ OLUYORMUŞ sloganında ilerliyor !

Demek ki… !!!

Ben de diyorum ki…

Bu sıra ÇÖZÜM sırası değil…

Bu sıra; açlığın, yoksulluğun, çaresizliğin sırası…

Ben görmedim, ama anlatıla geldi hep…

Tüp sırası…

Yağ sırası…

Ekmek sırası…

Kuyruklar…

Yokluklar…

Ve daha fazlası…

Şimdiki SIRA'yı MUTLU mesut tarif etme çabasına girmenin gayreti NE peki ? Yaklaşan seçimlerin arifesinde; domates, salatalık, ıspanak, patates, soğan, patlıcan ve biber satışını DEVLET eliyle sandık sandık UCUZA getirmenin karşılığı NE sahi ?

Bu arada…

Domates, salatalık, ıspanak, patates, soğan, patlıcan ve biber için sıraya girenler, öyle kafalarına göre UCUZ BULDUK alalım bir 5 KİLO, diyemeyecekler, ki bu konuda da bir SINIR var !

Anlaşılan o ki, her üründen en fazla 3'er kilo alınabilecek…

Hadi olsun 5 kilo, hatta 10 kilo…

Artan gramaj, düştüğümüz durumu hafifletiyor mu ?

‘Eldeki bu son duruma bir AD takılsaydı NE olurdu’… diye sordum kendime geçenlerde ! Sordum sormasına da… Cevap, ummadığım bir yerden geldi ! Ankara’dan ! Garipti, ama itiraf gibiydi !

Konuşan mı ?

Tarım ve Orman Bakanı…

Söylediği mi ?

‘Çarşıdaki yangın sona erdi’ !!!

Aslında tam cümlesi şöyle oldu… “Vatandaşımız, tanzim satış noktalarındaki fiyatlardan SON DERECE memnun... ŞİMDİLİK, 'Çarşıdaki yangın sona ermiştir' diyebiliriz!”

Ben değil, Bakan Bekir Pakdemirli söylüyor bunu, ama ‘ŞİMDİLİK’ ifadesinin altını da belli belirsiz, ki bence İSTEMEDEN de olsa çiziyor !

Durumu izleyen, izlerken de; domates, salatalık, ıspanak, patates, soğan, patlıcan ve biberin satışını yapmaya çalışan PAZARCI mı ? Şaşkın… Eldekini anlamaya çalışıyor… Anlamaya çalışırken de, önce kendi tezgâhına, ardından devletin kurduğuna bakıyor… Fiyat etiketlerinin yanı başında dururken de, ‘BİZE DE VERSİNLER BÖYLE UCUZ TARAFINDAN’ diyor… ‘BANA GELİŞİ BÖYLE’ diye de ekliyor ! Üzerine önlüğü geçiren Devlet’in, önüne sandık sandık dizdiği domatese, salatalığa, ıspanağa, patatese, soğana, patlıcana ve bibere, en çok da vatandaşın KUYRUK OLMUŞ çaresiz kalabalığına takılıp kalıyor !

Aslında ben de takılı kaldım…

Ben de anlamaya çalışıyorum…

Ama özetle…

Tarım Yazarı Ali Ekber Yıldırım’ın söylediğindeyim galiba… 

“Gıda fiyatlarının artmasında, Ocak ayında yaşanan olağanüstü hava koşullarının etkili olduğu söylenebilir. Fakat fiyat artışının gerçek nedeni; tarımdaki yüksek girdi maliyetleri, iklim değişikliğinin tarımsal üretime olumsuz etkisi, üreticiden tüketiciye kadar olan arz zincirindeki altyapı eksiklikleri, fırsatçılık ve ithalatla üreticinin üretimden kaçışı olduğu UNUTULMAMALI. Tarımın sorunları çözülmeden gıda fiyatları düşürülemez!”

Taşıma su ile değirmen hikayemiz, 31 Mart’a kadar mı sahi ?