Hatay Mahalli Haber
MENÜ
Tamer Yazar
Tamer Yazar
yazar5@hotmail.com
Paylaş Paylaş Paylaş Yazı 228 defa okundu.

Bu kenti yönetenler Bir kez olsun gidin ve görün

Biliriz…

En iyisini BİZ biliriz…

O yüzden tavsiye almayız…

Aksine, isteyene biz tavsiye veririz…

Çünkü en iyisini hep biz biliriz…

Eleştiriye ihtiyaç duymayız…

Ama bolca da yaparız…

Yapanı ise sevmeyiz…

Çünkü bilen biziz…

Hep en iyisiyiz…

Gerisi mi ?

Hikaye…

Bugünün hikayesinde durağımız “Künefeci Adam” olsun mu ?

Sizi bilmem ama, bu konuda konuşan o kadar çok kişi var ki çevremde… Bu kentin bilinen isimleri, önde gelenleri, STK temsilcileri… HEYKEL denene dair ciddi eleştiriler koyuyorlar ortaya ! Yapılanın emeği değerli, ama HEYKEL diye ortaya konan için BÖYLE OLMAMALIYDI derken, tavır dahi geliştiriyorlar… YAPTIK-OLDU denene, ama çokça da OLMAMIŞ olana !

Ama bu konuşanlar, kendi arasında !

Dost sohbetinde, kahve molasında !

Aman kimse duymasın modunda !

Üzücü…

Bu kent adına…

Yanlışlarımız adına…

O zaman resmi suskunluğumuz devam etsin, ben konuşayım mı ?

Bu kenti yönetenleri, sadece birkaç saatliğine, Hatay’ın MİLYONLARCA LİRA harcanarak hayata geçirilen müzesine alalım, ki biraz zaman geçirsinler orada ! Şöyle bir etraflarına bakınsınlar ! Görsünler ! Dünden bugüne kalanları, kalabilenleri ! Taşın estetiğinde dantel gibi işlenenleri ! Mozaikleri ! HEYKEL denenin NASIL bir şey olduğunu ! YAPTIK-OLDU denenle yan yana konulduklarında, OLMAMIŞ diyenlerin ısrarını !

Yok, olmamış…

Ciddi ciddi olmamış…

Bu HEYKEL hiç olmamış…

Bu kentin hikayesinde duramamış…

Anlatılmak istenenin ruhunu verememiş…

Yanı başından geçenlerde hayranlık uyandıramamış…

Bu kentin binlerce yıllık sanat aşkında mola aldırtamamış…

Eski Roma’nın emanetlerinde duran bir kenti hele ki…

Tamam, bir şeyler yapmak istiyoruz…

İyi niyetliyiz…

Çabamız da bu kent için…

Çabamız bu kentin yarını için…

Ama unutuyoruz…

Birbirimizi dinlemeyi…

Hele ki el birliğinde ilerlemeyi…

Ki BEN BİLİRİM’de kayboluyoruz…

Konuşuyoruz, ama birbirimizi tebrik için…

Kutlamalarımız bitmiyor o yüzden…

YAĞCILIĞIMIZ ise tavan...

Hikayemiz bu yüzden…

Çiçero'ya sormuşlar;

-Roma İmparatorluğu nasıl yıkıldı?

-Bilgisizdik ve çok konuşuyorduk, demiş…

Bilgili miyiz, bilgisiz miyiz, bunu bilmek çok kolay değil… Ama diyen HAKLI ! Bizim de Romalılar gibi ÇOK konuştuğumuz konusunda çok haklı ! Ama dedik ya, konuşmalarımız BİRBİRİMİZİ TEBRİK için… YAPTIK-OLDU denilendeki YAĞCILIĞIMIZ için ! OLMAMIŞ deme noktasına gömülü sessiz KORKAKLIĞIMIZ için !

Peki, sustukça neye benzeriz ?

En çok da, bu kenti neye benzetiriz ?

Bildik mi ?Bilin !Bilin ve KONUŞUN !Bilin ve SAHİP ÇIKIN !Aksi halde, “İnsanlar, kendi işlediği kocaman günahları çuvala basar, senin küçücük yanlışını duvara asar… Bu böyledir…” diyenlerin YAPTIK-OLDU kalabalığında KONUŞMAYA konuşmaya kaybolup gideceğiz !

İstediğimiz bu mu ?