Hatay Mahalli Haber
MENÜ
Tamer Yazar
Tamer Yazar
yazar5@hotmail.com
Paylaş Paylaş Paylaş Yazı 127 defa okundu.

Bizi ha bire kıskananlar Ve bir de gerçeğimiz

Hiç Türkiye dışına çıkmamışlara Avrupa için anlatacağınız her hikâyenin bir gerçekliği vardır… Hani biz sıklıkla bizdeki siyasetçilerin ağzından duyarız ya, EYYYY AVRUPA diye bir şeyler ! Hatta ‘ALMANYA BİLE BİZİ KISKANIYOR’ sloganları !

Birçok kez Avrupa’da bulunmuş biri olarak…

Bir de şu şartlarda Antakya ölçeğini sık sık yazan biri olarak…

Öğrencilik dönemi boyunca, sonra ara ara İstanbul’da da bulunmuş biri olarak…

Yemiyorum !

Engellilerimizin çıkamadığı kaldırımları, çıksalar da inemedikleri hallerimizi bilirken… Yıl olmuş 2021 ve hala yapılmamış yollarımızı, yapılanlarınsa kalitesini görürken… Park dedikleri, zeminde ot ve üzerinde birkaç ağaç ve bank diye tabir ettiklerini yaşarken… Kent içindeki en büyük yeşil alanın bir mezarlık olduğu gerçeğinde dururken… Eski kenti bile beton yapılarla işgal edip, üstüne bir de asfalt yollarla o eski evlerin arasını doldurmaya çalıştıklarını izlerken… Yaşadığımız kentin içinden geçen bir nehrin her sene sineklenen haline bakıp da İLAÇLAMA NE ZAMAN deyişlerimizin bir dejavu olduğunu fark ederken... Salgında, atıklar (maskeler) kolay toplansın, yere atılmasın diye kentin her tarafına belediye eliyle takılan ekipmanların asla işler hale getirilmediğine şahitlik ederken…

Yok…

Bizi kıskanmıyor…

Avrupa bizi HİİİÇÇÇ kıskanmıyor…

Mesela, hep konu ettiğimiz emeklilerimiz…

Hani en düşüğü asgari ücret üzerinden maaş alsın dediklerimiz…

Siz nasıl tanımlarsınız bilmiyorum ama…  “Belirli bir süre çalıştıktan sonra, kanunlar gereği, işi ile ilgisi kesilerek kendisine aylık bağlanmış olan kimse” diyerek açıklıyor Türk Dil Kurumu, "emekli" olanı… İnternette en çok yer alan Wikipedia tanımı ise biraz daha anlamlı… “Emeklilik, hayatlarını çalışarak sürdüren kişilerin, yaşlılık dolayısıyla çalışamayacağı var sayılıp, planlı şekilde çalışmayı bırakmalarıyla başlayan durum…”

Sayıları bugün 13 milyona yaklaşan memur, SSK ve BAĞ-KUR emeklileri mi ?

Sahi, Avrupa’daki emekliler onları kıskanıyor mudur ?

Mesela, emekli olduğu halde, bir başka işte yine çalışmak zorunda kalmayı ! Aldığı emekli parası ile tüm masraflara yetişememenin yorgunluğunu ! Hayatın geçim derdi içinde sosyal hayatını sıfırlamayı ! Akşam yemeğine dışarı çıkmak şöyle dursun, her akşam yemeğinde eti bulma umudunu ertelemeyi !

Emeklilerle başladık, kadınlarla devam edelim…

İstanbul Sözleşmesi ile değişen hayatlarımıza…

Buna dair Ankara adına gelen son açıklama, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun twitter mesajı üzerinden… İlk mesajı, sanırım, Sözleşme üzerinden eleştiri yapanlara gelmiş ve demiş ki…

“Yalanı, siyasetin ve hayatlarının ana sözleşmesi haline getirenler, İstanbul Sözleşmesi üzerinden bir yalanı daha utanmadan söylüyorlar... Biri, güya insan haklarından sorumlu milletvekili, yalancı, diğeri de benim 'at sineğim' yalancı…”

İkinci mesajı ise Sözleşme ile ne değiştiğine (!) dair olmuş…

“Biz, onlar gibi yalanlarla değil, doğrularla milletimizin karşısındayız… 13 Şubat-19 Mart 2021 (İstanbul Sözleşmesi yürürlükteyken), 34 kadın hayatını kaybetti… 19 Mart-22 Nisan 2021 (İstanbul Sözleşmesi feshedildikten sonra), 25 kadın hayatını kaybetti… Yüzde 26 azalış !”

Buna cevap, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nden gelmiş…

-

Kadın cinayetlerini durduracak olan İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararını maharet gibi anlatmayı bırakın… Bu ülkenin kadınlarına, 25 kadın cinayetinin hesabını verin…

-

Anlayacağınız, bir gün belki…

Hayatlarımızla, yaşam şartlarımızla, emeklilerimiz ve kadınlarımızla, gerçekten de HEPİMİZ birden EYYYY AVRUPA der, hatta ALMANYA BİLE BİZİ KISKANIYOR sloganları atarız ama…

Bugün değil !

Daha değil !