Ben değil TÜİK söylesin
Uzmanlar uyarıyor… Siyasetçiler SUS işareti yapıyor… İntihar vakaları, var olmasına var da… Konuşmasak mı, deniyor… Şimdilik, SUSMAMIZ isteniyor… Şimdilik ! Peki, asıl konumuz ÖLÜM mü ? Yaşananların FİNAL kısmı mı ? Yoksa o finali yazan alt metinde saklı kelimeler mi ?
Haklısınız…
Konu, NİYE ölüyoruz, değil !!!
Konu, niye ölümü SEÇİYORUZ !!!
Siz ne düşünüyorsunuz bilmiyorum ama…
HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan çok haklı…
-
Maalesef, bugün İstanbul'da, savcılık tarafından, borç bunalımında olduğu açıklanan bir iş insanı, eşini ve çocuğunu zehirleyerek intihar etti. Bir aile daha yok oldu. 8 milyon vatandaşımız işsiz, milyonlarca vatandaşımız borç altında. Bu intiharlar meselesiyle, ilgili iktidarın çok acil bir eylem planı açıklaması lazım…
-
Onlar…
İstanbul’da dört kardeşin intihar etmesi… ve Antalya’da dört kişilik bir ailenin cesetlerinin bulunması ardından listeye eklenenler…
Şimdi gelelim, BEN değil TÜİK konusuna !
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2018 yılında 3 bin 161 kişi intihar etmiş... Bu, her gün ortalama 9 kişinin hayatına son verdiği anlamına geliyor…
Biraz geriden başlayalım mı ?
2002’de 2 bin 301 olan intihar sayısı, 2003’te 2 bin 707’y yükselmiş... Bir kaç yıl boyunca bu seviyelerde seyreden intihar sayısındaki en ciddi artış, 2012 yılında yaşanmış… 2011’de 2 bin 677 olan intihar sayısı, 2012’de 3 bin 287’ye yükselmiş... TÜİK verilerine göre; 2013’te 3 bin 252, 2014’te 3 bin 169, 2015’te 3 bin 246, 2016’da 3 bin 193, 2017’de 3 bin 168 ve 2018’de bin 161 kişi hayatına kıymış... Bu veri, 2018’de günde ortalama 8,7 kişinin intihar ettiği anlamına geliyor... Bu da her 166 dakikada 1 kişinin intihar ettiğini gösteriyor…
Bir konuda netim…
Hatta aynı fikirdeyim…
-
Bu olayı, yoksulluk gibi tek bir sebeple gerekçelendirdiğinizde, kamuoyu, bu tür durumlarda intiharın kaçınılmaz olduğunu düşünüyor ve intihar düşüncesi zaten olan insanlarda, bu haber dilinin yıkıcı bir etkisi olabilir... İntihar düşüncesi, zaten genellikle bir dakikadan kısa bir süre içerisinde oluyor ve bu eşikte bulunan insanların tek bir gerekçe üzerinden bu mesajı almaları da intiharı tetikleyebiliyor... Dolayısıyla, kriz olunca YOKSULLAR İNTİHAR EDER şeklinde bir mesaj vermemek gerekir…
-
Ama bu, KONUŞMAMAK anlamına da gelmiyor…
Konuşalım, ama itinayla…
Konuşalım, hem de bir an önce…
Neden bu durumdayız, iyi tartışalım…
Kırmadan, dökmeden, cephe kazanmadan…
Bu konuyu, BEN SÖYLEMİŞTİM’e getirmeden…
Travmatik hallerimizi siyaset denene malzeme yapmadan…
Bir tanesi, konuyu, SOSYAL YARDIMLARI ARTTIRALIM diyerek çözümlemiş… !!! Bu konuda kendisiyle aramızda hem fikir olanımız var mı, çok emin değilim ama…
Bu noktada netim…
-
Sosyal yardım, bir hayat kurmuyor... Her geçen yıl buna ihtiyaç duyanların sayısı artıyorsa, sorunun kökenlerini ekonomi politikalarında görmek gerekiyor... Zira sosyal yardım, yoksullukla mücadelede kalıcı çözümler barındırmıyor… ki o yüzden de, konuyu tekrar çerçevelemek ve finali MUTLU SON ile bitirmek için eldekini gözden geçirmek gerekiyor…
-
Konu hassas…
Konuşmaya başlasak mı ?