Bakmayın BAYRAM dediğimize Umutsuzluğumuza SELAM olsun
…meydanları YASAK !
…maaşları ASGARİ !
…ölümleri UCUZ !
…alternatifi mi ?
TEŞERON !
Belki de eldeki tüm meydanları işçi ve emekçi sınıfına tek tek YASAKLAYAN Hükümet bu yüzden haklı (!), ki durumu öyle bir hale getirdiler ki, KUTLANACAK hiç bir şey kalmadı, ne elde ne avuçta...
Ama yine de GÜÇLÜYÜZ…
Nazım’ın dediği gibi…
Selamına eklediği gibi…
***
Türkiye işçi sınıfına selâm!
Selâm yaratana!
Tohumların tohumuna, s
erpilip gelişene selâm!
Bütün yemişler dallarınızdadır.
Beklenen günler,
güzel günlerimiz ellerinizdedir,
haklı günler, büyük günler,
gündüzlerinde sömürülmeyen,
gecelerinde aç yatılmayan,
ekmek, gül ve hürriyet günleri.
Türkiye işçi sınıfına selâm!
Meydanlarda hasretimizi haykıranlara,
toprağa, kitaba, işe hasretimizi,
hasretimizi, ayyıldızı esir bayrağımıza.
Düşmanı yenecek işçi sınıfımıza selâm!
Paranın padişahlığını,
karanlığını yobazın
ve yabancının roketini yenecek işçi sınıfına selâm!
Türkiye işçi sınıfına selâm!
Selâm yaratana!
***
Siz ne dersiniz bilmem ama, kurulduğundan bugüne üreten sınıfların omuzlarında yükselen Türkiye, bugün o omuzların bedenlerine basarak yükselenlerin ülkesi halini aldı, en az kazananların üretim gücünden 700 bin liralık saatlere terfi etti, inşaat iskelelerinden düşen hayatlar yerine Bakan çocuklarını tercih etti, sıvasız evlerin tek tenceresinde kaynayan yemekleri unutup Saraylar inşa etti…
Haklısınız…
Eldeki umutsuzluğa umut ekleme işini yine Nazım’a verelim…
1959 yılında yayınlanan 1 Mayıs mesajını paylaşalım…
Sürgündeyken, vatanından çok uzaklardayken…
“Türkiye işçileri kardeşlerim. 1 Mayıs bayramınız kutlu olsun. Bu bayram en büyük bayramlarımızdan biri. Bu bayramı siz Türkiye’de bugün çok ağır şartlar altında kutluyorsunuz, biliyorum. Ve siz de benden iyi biliyorsunuz tabi... Hayat pahalılığı, grev hakkınızın olmaması, sendika haklarınızın gayet dar bir halde bulunması... Bütün bunlar Türkiye’de işçi sınıfının yaptığı savaşı, daha iyi günler görmek için yaptığı mücadeleyi zorlaştırıyor.
Lakin savaşa devam etmek lazım. Ben şuna kaniyim ki, Türkiye işçi sınıfı yalnız kendi sınıfi menfaatleri için değil, fakat Türkiye halkının büyük kurtuluşu için, milli bağımsızlığı için de yapılan savaşta ön safta olmaya devam edecektir. Bir kere daha kardeşlerim, bir kere daha yoldaşlarım, bayramınız kutlu olsun.”
Taksim Meydanı’nı tomalarla tutup, binlerce polisi ve aracı meydanlara giden yolların başına dikmekle ne kazandık bilmiyorum ama, 1 Mayıs 1977’nin acılarında bir araya gelmek isteyen kalabalıklardan korkanların Ankara’sına buradan bir kez daha tekrar edelim…
Başaramadınız…
1 Mayıs’ın anlamını boşaltmayı, BAŞARAMADINIZ…
Taksim meydanını kendi emeklerinin meydanlarında inşa edenleri DURDURAMADINIZ…
İşçinin, emekçinin bir araya geldiği her meydan artık birer TAKSİM, bunu FARK EDEMEDİNİZ…
Size de SELAM OLSUN !
