Bahçeli'nin Projesi Yolda... Öcalan'la Görüşme Talebi De!
Kimi BİZ SAĞCILAR diye başlar söze, kimi de BİZ SOLCULAR ! Tabi dönem dönem BİZ İSLAMCILAR diyenler de yok değil ! Hep çok az olanlarsa, SOSYALİSTLER ve KOMÜNİSTLER oldu sanırım ! Hepsinin içinde bir de TÜRK ya da KÜRT kimliği üzerinden MİLLİYETÇİLİK yapanlar var ki, onlarsız olmaz...
Bunu bize dedirten bir isimdeyiz bugün !
MHP'nin çok AÇILIMCI lideri, Devlet Bahçeli'de !
Aslında ona dair yazmadan önce okuduğum bir şey yüzünden hafiften bir duraksamadım değil... Devletin, MAFYA lideri kimliği üzerinden yakalayıp mahkum ettiği bir ismi Genel Merkezi'nde ağırlamaktan çekinmeyen bir siyasetçinin, böyle bir kişiyle ne gibi ortak konuları olabileceğini düşünürken en çok da...
Dediği mi ?
"Neyi teklif ettikleri, nasıl bir yöntem ve reçete sundukları belli olmayan, cahil ve küstah yorumcu müsveddelerini, bilhassa Halk TV başta olmak üzere, MHP’ye saldırı ortamı açan, tahdit ve teşvik eden medya organlarını ve özellikle medya patronlarını TEK TEK NOT ALDIĞIMIZI, yeri ve zamanı geldiğinde de BUNLARIN BURUNLARINDAN FİTİL FİTİL GETİRECEĞİMİZİ, kalabalıkta yapılan itibar suikastlarının tenhada özrünün kabul edilmeyeceğini, muhataplarına duyurmak istiyorum..."
Bu bir UYARI mı ?
Yoksa TEHDİT mi ?
"Tek tek not aldık" derken, "isim isim hepsini belirledik" demek istiyor herhalde ! Yeri ve zamanını MHP'nin belirleyeceği bir anda bu isimleri belirlenen gazeteciler bir şekilde cezalandırılacağını söylüyor hatta ! Tüm bunları söylerken, gayet rahat, konuşmasını bitirip evine gidebiliyor ! Ne onu uyaran bir üst organ, ne harekete geçen bir savcılık, ne de ittifak ortaklığı yapanlardan bir ayar var !
Konuşurken bu kadar rahat olmak, nasıl bir duygu, sormak istiyorum...
Hem Devlet Bahçeli'ye hem de Recep Tayyip Erdoğan'a...
Anayasal protesto hakkını kullanan vatandaşlarına SÜRTÜK derken de, onunla aynı fikri sahiplenmeyen yurttaşlarına CİBİLLİYETSİZ derken de en az Devlet Bahçeli kadar rahattı, Erdoğan da... Onu da ne uyaran bir üst organ, ne harekete geçen bir savcılık, ne de ittifak ortaklığı yapanlardan bir ayar vardı !
Onlar, tüm bunları FİKİR HÜRRİYETİ kapsamında yaparken; SUÇ olmuyor, HAKARET başlığında değerlendirilmiyor, TEHDİT noktasında değer bulmuyor, HUKUK da YARGI da hiç birşey yokmuş gibi davranıyor davranmasına da... Harp Okulu mezuniyet törenindeki yeminlerinin ardından, sırf kılıçlarını havaya kaldırıp “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” şeklinde yemin ettikleri için haklarında disiplinsizlik soruşturması açılan teğmenler için durumu nasıl açıklamamız gerekiyor o zaman ? 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Dayanışma ve Mücadele Günü'nde, kendi hakları ve sorunları için bile slogan atamayan, yürüyemeyen, binbir türlü yasaklamalarla karşı karşıya bırakılan kadınlar için ne diyeceğiz sahi ? 12 Kasım'da, seçim güvenliği ile ilgili, Yüksek Seçim Kurulu'nu (YSK) da eleştiren iki ayrı paylaşım yapan Nasuh Mahruki'nin, sırf BU BENİM DÜŞÜNCEM dediği için gözaltına alınmasını nasıl sindireceğiz peki ? Bu paylaşımları, halkı korku, panik ve endişeye sevk etme suçu kapsamına almayı en çok da ! Soralım mı o zaman, AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Mitingi'nde, Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'Haydi' reklam filmine PKK'lı Murat Karayılan'ın görüntüsünün de eklendiği o videoyu milyonlarla paylaşırken, o paylaşım; halkı korku, panik ve endişeye sevk etme suçu kapsamına girmiyor muydu ? Sahi, ÖZÜR dilendi mi o HATA (!) için ? Sorumlular bulunup SUÇ da SUÇLU da tespit edildi mi ? CEZA verildi mi ?
Hayır...
Anlayacağınız, Ankara'dan Türkiye'yi yönetenlere KİMLERİN hangi ara verdiği belli olmayan o sınırsız özgürlük, yakında Abdullah Öcalan'ın kapısını çalmaya hazırlanıyor...
DEM Parti Eş Genel Başkanlarının, Devlet Bahçeli'nin ilan ettiği o "özgürlük yolu projesi" kapsamında, PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüşme talebiyle Adalet Bakanlığı'na başvuruda bulunduğunu biliyoruz ! İmralı'da masaya konacak o projenin detayları NE, net değiliz ama... Bahçeli, bir şekilde, Öcalan'a, ŞARTLARIMIZ BU dediği bir ÖN ŞART'ı da sunacaktır, gidecek heyet eliyle ! Yani DEM'in cebinde sadece ÖCALAN'A ÖZGÜRLÜK düşüncesi yok, ama Bahçeli'nin hangi ara inşa ettiği belli olmayan bu projenin ŞARTLARI da var !
Açıkçası, Bahçeli'nin şartları değil, bizim ilgilendiğimiz ya da merak ettiğimiz ama, Öcalan NE isteyecek, talepleri NE olacak, siyasi bir kimlik hedefi olacak mı, PKK'yı bu garip projenin neresine yerleştirecek, militanlarına AF talebi olacak mı, silahların bırakılmasının karşılığında Türkiye'de ne değiştirecek gibi milyon tane sorumuz var !
Tüm bu soruları Ankara'dan rüzgara savuran Devlet Bahçeli'ye ve MHP'ye teşekkür edenlerden değiliz, ama dedim ya, bu yolun bizi nereye götüreceğindeyiz !
Direksiyondaki Bahçeli'ye soralım...
BU DEFA YOLCULUK NEREYE?