8 Martın kadınları Peki hayatları mı

8 Mart’ın sloganlarında ilerledik geçtiğimiz gün… Herkes bir şeyler açıkladı… Hatta elde çiçek, kadın ziyaretlerinde poz verdik… Kurumsal açıklamalarda ise erkek egemen toplumun SEVGİLİ KADINLARI vardı…

Haklısınız…

Çok gerçekçi değil…

Hiçbir açıklama samimi değil…

O zaman bizler bir şeyler söyleyelim mi ?

Kadının gerçeğinde ne hissettiğine dair olsun ama…

Yaşananlara dair olsun, söylenemeyenlere dair olsun…

Geçen gün buna dair bir liste okudum… ‘Bir kadın, gerçekte ne yaşar?’ noktasında sıralanmış bir liste… Alt alta sıralananlar, sessizliğine mahkûm kadınların çok da dile getirmediği, dile getiremediği erkek gerçeği aslında… Birçoğunun yaşadığı, anlatamadığı, korktuğu, ama kaçamadığı hayatları belki de…

Haklısınız…

O liste, sorgulayan bir liste…

O zaman sormaya başlasın…

-

Kaçınız, bir gece yarısı, bir doğum günü kutlaması sonrasında, yalnız yaşadığınız evinize dönmek için bindiğiniz takside ‘telefonda konuşur gibi’ yapıp “tamam, şimdi geliyorum, sen bekle beni” dediniz?

*

Kaçınız, bir iş yemeği sonrasında size taksiye kadar eşlik eden, samimiyetiniz olmayan kişiye, “plakasını alır mısınız?” dediniz utanarak?

*

Kaçınız, o çok beğenerek aldığınız elbiseyi, “gece yalnız döneceğim, biraz kısa bu, en iyisi başka bir gece eşimle, sevgilimle, babamla çıktığım bir gece giyerim” diyerek, giymekten vazgeçtiniz?

*

Kaçınız, gece eve dönmek için bindiğiniz dolmuşta “bekar mısınız?” diye soran densiz şoföre “hayır evliyim!” diye yalan söylediniz?

*

Kaçınız, yalnız yaşadığınız evin kapısı çaldığında, “ben bakarıııım” diye seslenerek kapıyı açtınız?

*

Kaçınız, bir kutlama sonrasında sizi evde bekleyen ailenizin yanına, sizi takip eden bir adamdan kaçarak nefes nefese gittiniz?

*

Kaçınız, gece son vapurda karşıya geçerken, vapurda sizi taciz eden adamdan korkup, kuzeninizi arayıp, “beni iskeleden alır mısın?” dediniz?

*

Kaçınız, hastaneden döndüğünüz bir sabaha karşı, ışıklarda, yan arabada duran adamların saldırısına uğradınız? Tacize tepki verdiğiniz için, kaçınızın arabasına çarpılıp kaçıldı?

*

Kaçınız, gece geç saatlerde işten eve dönerken, defalarca tacizcilerin elinden kurtuldunuz, ölümden döndünüz?

*

Kaçınız, araba kullanırken, arabanızın tamponuna kadar yanaşılıp uzunlar, selektörler yakıldı? Kırmızı ışık olmasın diye korkudan eliniz ayağınız boşaldı mı? Peki ya umutsuzlukla polis aradınız mı etrafta?

*

Kaçınız, “gecenin bir köründe, sokakta ne işi varmış kız başına” cümlesini defalarca duydunuz?

-

Kaçınız…

Sanırım ÇOĞUMUZ diyeceksiniz…

Ve asıl GERÇEK DE BU diye ekleyeceksiniz…

O zaman o liste devam etsin ve desin ki…

-

Kadın dediğin, gece vakti de * sabaha karşı da sokakta olur! Yeri geldi, seni doğuran anne de, gün karardıktan sonra eşikten içeriye girdi. Yeri geldi, karın tek başına sokaklarda yürüdü. Yeri geldi, kızın dışarıda arkadaşlarıyla oynarken, güneşin battığını fark edemeyip karanlıkta apartmana doğru hızlı adımlarla yürüdü.

Kadın dendiğinde aklınıza “seks”, gece dendiğinde zihninize “meşru taciz, tecavüz" düşüyorsa eğer, gidip efendi efendi tedavinizi olacaksınız, ki kadınların dünyasını “sapık zihniyetiniz ve küstah yorumlarınızla” korkunçlaştırmayacaksınız!

-

Yine haklısınız…

Listenin finali oldukça net…

Bugünün kadınlarının 8 Mart’ı da…