En Sonunda Dipteyiz… Tam Da Istenende !!!
Bir yerde okudum ve…
KESİNLİKLE dedim kendi kendime !
Böyleyiz !
Az bile söylemiş !
Fazlası var, eksiği yok !
Ama önce, o denilen gelsin, ardından da biz devam edelim !
İşte o kelimeler;
“Eşini ve çocuklarını terk edip, kızı yaşındakiyle aşk yaşayan adam profilleri yazılıyor, senaryolara ve ‘büyük beğeni topladı’ diyorlar... ‘Bu tür dizileri izlemeyeceğiz’ diyenler var, ama bir o kadar da beğeni topluyor, öyle mi ?
Sırf vakit geçirmek için yazılmış basit senaryolara ne zaman son vereceksiniz ?
İnançlar, alay konusu olmuş, en önemlisi de saygı yok olmuş... Eski Yeşilçam kıymetlilerinin böyle yapımlarda yer almaması gayet normal… Eski filmler, AİLE olmayı öğretirdi... Şimdi ki filmler ve diziler; nasıl ayrı yaşanır, nasıl eş aldatılır, aile düzeni nasıl bozulur, kadına şiddet nasıl yapılır, küçük yaşta eline nasıl silah alınır, cinayetler nasıl işlenir...
Ne yazık ki bu durum artarak varlığını sürdürüyor...
Geldiğimiz nokta ürkütücü... Bu nedenle, bizlere çok büyük görevler düşüyor… Toplumsal değerlerimizi hiçe sayan filmlerin ve dizilerin kaldırılması gerekiyor…
Ayıya dayı demek bizde vardı da…
Utanmadan, basamak ve para uğruna, babası yaşında adamlara AŞKIM demeye ne çok heveslilermiş kızlarımız !
Hem de bunlar, eğitimli ve düzgün dediklerimizden olunca, vay cahillere...
Gün geçtikçe bataklığa batıyoruz…”
Katılırsınız ya da katılmazsınız, ama benim de eleştirim benzer yönde, ki Türkiye televizyonlarının evlilik, gelin / kaynana ve yemek programlarına bir göz atın, siz de hak vereceksiniz !
Düşünsenize,
…bir çeyrek altın ya da 22 ayar bilezik için yaşanan gelin-kaynana kavgalarında ağza alınmayacak lafların edildiği, kocasıyla olan sorunlarını anlatmak için bir sabah programına katılan kadının aynı stüdyoda / aynı programda tanıştığı başka bir katılımcı adamla birliktelik yaşadığı, aylarca benzer aile kavgalarının ısıtılıp ısıtılıp ekranlara getirildiği, birbirlerinin evlerini / ki yatak odalarını dahi puanlamak için gezen gelinlerin kıskançlık krizleri geçirip kavga ettiği, milyonların izlediği ekranlarda aile sırlarının meze yapılıp reyting malzemesine dönüştürüldüğü, tüm bunlar olurken de daha çok kavga ettirmek için kurgulanan bu programların eldeki bu yığını ha bire harladığı bir ülke !
Ne hissediyorsunuz ?
Sevdiniz mi eldekini ?
İzlemeye devam edecek misiniz ?
Yoksa ekranı karartacak mısınız ?
Aslında hemen her şeyi KAVGA ederek, ŞİDDET uygulayarak halleden bir toplum olduk ! Geride kalan seçimi düşünün ! Sahte video kayıtları ile birbirlerini töhmet altında bırakan siyasileri ! Rakipleri üzerinden kurgu porno kasetleri ile tehdit yaratanları ! Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni +18 hale getirenleri ! Kendi vatandaşına küfreden siyasileri ! Evinden çıkaramadığı kiracısına silah çeken ev sahiplerini ! Aile meclisi kararlarıyla öldürülen / katledilen kadınları ! Kıskançlık krizlerinin kurbanı olup da sokak ortasında sözde sevdikleri adamlar tarafından saldırıya uğrayan eski eşleri ! Yaşadığı haksızlığı, anayasadan aldığı hakla sokakta protesto etmek isteyenlerin uğradığı resmi kurumsal şiddeti ! Cinsel tercihi yüzünden seks işçiliğinden başka bir hayat alternatifi sunulmadığı için toplumdan dışlananları ! Aynı politik tercihin içinde olmadıkları için mülakat odalarında mobinge maruz kalanları !
Var mı eklemek istedikleriniz ?
Vardır…
Hatta sıraladığımız listedeki her hangi bir başlığa çoktan girdiniz belki de…
Tercihimiz neden bu yönde, öfke noktasında, bilmiyorum ! Televizyonlarda, haftalık para ödüllü her yarışmada ya da sabah programlarında neden insan ve iletişim kalitesinin bu kadar düşük olduğunu da ! Olanı biteni izleyen ve denetlemesi gerekenlerin neden bu kalitesizliğe DUR demediğini de !
Öfkeli ve dikkati dağılmışların daha rahat yönetildiği gerçeği mi, CEVAP ?
Sanırım !