Dediğimiz De Hep Buydu! Abdullah Öcalan Ne Derse...
Eğer ki,
...ülkücü / milliyetçi cephenin TBMM çatısı olan MHP'nin lideri Devlet Bahçeli'nin dediği olur ve PKK'nın 'bebek katili' ünvanlı lideri Abdullah Öcalan TBMM'de kürsüye çıkarsa, orada ne DEM'in iradesi adına ne de Kürt siyasetinin Türkiye ruhu adına konuşacak, ama tüm Ortadoğu Kürtlerine Ankara'dan seslenecek ve o günün geriye dönüşü olmayacak, KANDIRILDIK hikayesi de !
En çok da bunu sorguluyorum aslında...
AKP lideri Erdoğan'la MHP lideri Devlet Bahçeli'nin hesaplarının hangi kombinasyonları içerdiğini en çok da...
Sahi, çıktıkları yolun geri dönüş hallerine de hakimler mi ?
"Biz böyle hesap etmemiştik" deyip de olası vazgeçişlerine acil çıkış kapıları aralandı mı ?
Hepimizin merak ettiği bir şey daha var...
Başarısızlığın faturası kime yüklenecek bu defa ?
MHP'ye ve lideri Devlet Bahçeli'ye mi ?
Her şey bir tarafa, yandaş dediğimiz, iktidara yakın kalemlerin, onlara açılan gazete köşelerinden ya da televizyon ekranlarından, PKK ve Öcalan için söylediklerine dikkat edin son günlerde ! Bir dönem benzer övgüleri paylaşanların AÇILIM sürecini hatırlatmıyor mu tüm bunlar ? İnsanlar unutur da, ARŞİVLER unutmaz ! Kayıtlara geçen en yenisi mi ? Geçenlerde, bir MHP milletvekilinin, katıldığı bir etkinlikte, PKK liderinden bahsederken 'BEYEFENDİ' deyişini DİL SÜRÇMESİ olarak sunması...
Sizi bilmem ama, ben, gülümseyerek izledim...
Aslında, PKK liderine bu denli özen gösterilmesinin sonuçlarını uzun vadede hepimiz yaşayacağız da, "sürecin hakimi kim" sorusuna cevap verirken şaşırmayalım da istiyorum ! 2016'dan bu yana İmralı'da olan, kapatılan HDP'nin eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, o cevabı çok net olarak vermiş... "Sayın Öcalan, koşulları oluştuğunda, bu konuda bir inisiyatif alacaksa, yanında olacağımızı belirtiyoruz... Olası bir çağrının tüm inisiyatifi elbette kendisindedir..."
Açıkça şunu söyleyelim mi !?
Bu sürece kadar, DEM'in, siyasi iradesini bu denli PKK liderine teslim ettiğini bilmiyordum ! O NE DERSE O diyeceğini de ! PKK'nın örgütsel olarak DEM içinde bu denli hakim olduğunu da ! Öcalan'ın hala bu denli sözünü dinletebileceğini de !
DEM'in bugüne taşınan zorlu ve yorgun hikayesine, tabi Kürt siyasetine katabileceklerine umut bağlayan ben gibiler için, bu, koca bir hayalkırıklığı...
Bu hikayenin ana başlığı, TERÖR BİTSİN de, alt başlık, hani çokça da paylaşılmayan, TERÖRÜ BİTİRMEK İÇİN ONA İHTİYACIMIZ VAR ! Haklısınız, ağır gelen bir ifade bu... Oysa ki, dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu değil miydi, "Teröristler, adım atamıyorlar... Ayakkabı numaralarına kadar biliyoruz" diye konuşan ? Ne oldu o AYAKKABI NUMARASIna kadar bilinenler !? Eldeki bu gerçeğe ne oldu !?
Bu da diğeri gibi birşey miydi !?
Hatırladınız mı,
...aynı Süleyman Soylu'nun, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik terör soruşturmasına ilişkin, 28.12.2022'de, "Dağda bulunan veya etkisiz hale getirilen PKK'lı teröristlerin birinci derecede yakınlarının İBB'de çalıştığını" söylediği anları !? Buna dair açıklamanın detayları hala ilgili bakanlığın web sayfasında duruyor... Peki ya, ardından başlatılan hukuki süreçte, yine aynı Soylu'nun, İstanbul 6. Asliye Hukuk Mahkemesi kayıtlarına da geçen, "Elimde bir bilgi/belge yok... Ben, bunları, siyaset yapma ve ifade özgürlüğü kapsamında söyledim” deyişini !?
Eldeki ayakkabıların ELDE olmadığı, sayılarının da dendiği gibi olmadığının bir karşılığı o zaman, Öcalan için çizilen bu yol haritası da !
Başından beri dediğim tek bir şey var...
Türkiye dışında onlarca ülke televizyonu tarafından canlı yayınlanacak bir kürsü konuşmasına çıkartılacak böylesi birini kontrol etmek kolay olmayabilir, kontrol dışı atılan adımları da o canlı yayın esnasında kesmek de müdahale etmek de mümkün olmayabilir...
Dilerim, satrancı bu defa gerçekten oynamasını bilenler vardır masada...
Çünkü sadece bir hamle ötesini görebilenlerin götürebileceği bir maç değil bu defa ki...
