Biri "protesto Et" Der... Diğeri Kırmızı Kart çıkartır!
Yaşadığım ülkenin siyaset ve siyasetçi modeli altında nefes alıp veren Ankara'nın konuşmalarını izlerken, akıl sağlığımı zorlayan cümlelere nasıl bir karşılık vermek gerektiğini düşünüyorum !
Mesela,
...ülkeyi son 22 senedir yöneten AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, hani ara ara "ben ekonomistim" deyip, ekonomi politikalarının dümeninde oturan ! Geçenlerde dinledim de, fiyat pahalılığına karşı 'satın almama özgürlüğü' vurgusu yapmış, yapmakla da kalmamış, 22 senedir tek başına yönettiği ülkenin vatandaşlarına da o fahiş fiyatları boykot çağrısında bulunmuş !
Kimi protesto edeceğim sahi ?
22 bin 104 TL asgari ücret alırken, 12 bin 500 TL olan emekli maaşımın 14 bini biraz geçeceği söylenen yeni zamlı halinde açlığıma da yoksulluğuma da çare bulamazken, neyi, kimi protesto edeceğim ?
Bakkalı, manavı, kasabı mı ?
Süpermarketleri ve halleri mi ?
Garip olan, 22 senedir her konuda kararı tek başına alan bir parti çıkıyor ve bana, "hayat pahalılığını protesto et" diyor ve ben, öylece durup, "BUNLAR NE DİYOR" diyorum kendi kendime ! Yok, anlamıyorum... Bunu diyenler; kullandığım mutfak tüpüne bile 1 Ocak 2024'ten bu yana tam 16 kez zam yapanlar, kışın ısındığım doğal gaz faturamı ödenemez hale getirenler, arabama koyduğum benzinin faturasında ivmeyi hep zamla güncelleyenler, kiramı bile karşılamayan bir maaşı bana verip GEÇİN diyenler !
22 senelik AKP iktidarının tepe ismi ANA MUHALEFET gibi konuşup, bunları söylerken, ÇÖZÜM olması gereken, ÇARE BENİM derken de inandırıcılığı sorgulanmaması gereken CHP, son liderinin hepimizi gülümseten koca (!) sürpriziyle dolaşıyor aramızda... 9 Ocak'ta, Mersin'de, önemli bir gelişmenin yaşanacağını duyurmasının ardından, "Bir büyük sürpriz yapacağız" dedi önce, ardından,
milyonların ekrana kilitlendiği bir anda, elindeki minik bir kırmızı kağıdı gösterip, "Bundan sonra, elimizde kırmızı kartla meydan meydan gezeceğiz, milletin gücünü göstereceğiz" diye de ekledi ! Öylece baktık... Anlamadık... Sürprizi anlamadık.. Ülkenin iktidarına kırmızı kartı göstermenin yaratıcılığında, tek yaratıcılığın ciddi ciddi bir kırmızı kart olduğunu anladığımızda, vazgeçtik... CHP'de GELEN GİDENİ ARATTI diyenleri haklı çıkartan o eldekini izlerken, iktidarın mı yoksa ana muhalefetin mi daha kötü olduğuna bir türlü karar veremedik...
En acısı da,
...CHP lideri Özgür Özel, bu paylaşımı Türkiye'nin yoksul kitleleri adına yaparken, yanındaki iki belediye başkanı birbirine bakıp adeta gülüyordu ! Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit'e de sanırım bu kart işi komik gelmiş olmalı, ki ekranlara hep gülümseyerek poz verdi, elinde sallamakta zorlandığı o kırmızıyla... Yanındaki diğer isimse, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer'di... Ruh halleri, BİZ NE YAPIYORUZ gibiydi, aynen, bizim, BUNLAR NE YAPIYOR'u gibi !
Ayıp olan, utandıran en çok da, yoksulluk ve açlık sınırı altına hapsedilmiş milyonlar için üretilmiş bir parti propagandasını bile sulandırarak sunmaktı ! Pansumanı gecikmiş yoksulluğumuzun kırmızı kartını bile elinde ciddiyetle tutmakta zorlananların, bunu yaparken eğlenmesiydi ! AKP iktidarının 22 senede yarattığı o ÇOK zengin ve ÇOK fakir kesimler arasındaki uçurumun derinliğinden yükselen çığlıklar için ayağa kalktığını iddia eden bu insanların, o kırmızı kartın ne anlamını ne de omuzladığı yorgun hayatları anlamamış olmasıydı !
Eldeki Ankara yine de gülümsetiyor beni...
Biri, kendi şekillendirdiği ve yönettiği ekonomi içinde bana geçinebileceğim bir maaşı bile vermeyip, bir de üstüne DURUMU PROTESTO ET deyip işin içinden çıkmaya çalışsa da, diğeri ise bu hale çözüm olması gerekirken, elindeki kırmızı kartı HAKEM edasıyla havaya kaldırıp, kendince halk hareketi yarattığını sansa da, gülümsetiyor...
Gülümsüyorum, çünkü bir kez daha anladım ki, hayatlarımız toz olmuş, rüzgara savrulmuş...
Biri İYİ BİLİRDİK demiş, diğeri RUHUNA EL FATİHA !
Amin !
