Hatay Mahalli Haber
MENÜ
Tamer Yazar
Tamer Yazar
yazar5@hotmail.com
Paylaş Paylaş Paylaş Yazı 178 defa okundu.

Bakan Soylu yememiş ama BEN domuz eti YEDİM

Dini…

Etniği…

Milliyeti…

Dili…

Bayrağı…

Ülkesi…

Bölgesi…

Ailesi…

Şehri…

Soyu…

Sopu…

Anası…

Babası…

Danası…

Sahi, hangi ara birbirimizi OLDUĞUMUZ halle sevmeyi öğreneceğiz ?

Sizi bilmem ama, ben karamsarım !

2014 senesinde, “Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol. Benim için neler söylediler… Çıktılar bir tanesi, aynı zihniyet,  'Gürcü’dür' diyen oldu. Çıktı bir tanesi, affedersin, çok daha çirkin şeylerle, Ermeni diyen oldu. Ben, dedemden, babamdan öğrendiğim, Türküm. Herkes istediği yöne çekiyor!” diyen Erdoğan’dan bugüne çok fazla değişmediğimizi görüyorum…

En çok da…

İstanbul Ticaret Borsası Başkanı ve TOBB Başkan Yardımcısı Ali Kopuz’un, İçişleri Bakanı’nı Trabzon’da protesto edenler için, “Süleyman Soylu’yu protesto eden gruba bakın, tamamı Ekrem gibi Müslüman gözüken Pontuslar” demesi noktasında…

Son ( !!! ) örnek mi ?

Kendisi hakkında, “Biz, Süleyman Soylu’nun cemaziyelevvelini biliriz” diyen CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na yanıt ( !!! ) veren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, “Ben domuz yiyerek büyümedim. Ben BU TOPRAKLARIN çocuğu olarak büyüdüm” demesi…

Bu topraklar…

Sahi, kimin bu topraklar ?

Kimler yaşamış, kimler kök salmış ?

Hangi din, etnik, milliyet hüküm sürmüş ?

Merak ediyorum aslında…

Bakan Soylu, BU TOPRAKLAR diye işaret ettiği Anadolu’nun NASIL bir dinsel ve kültürel zenginlik taşıdığının farkında mı ? Bu toprakların zenginliği, gücü, BİZ denen ruh genişliği ve engin derinliğinin tüm o FARKLILIKLAR olduğunun farkında mı ?

Peki, DOMUZ ETİ yemenin yanlışlığı NEREDE, bir zahmet söylesin bize, ki bunu bir AŞAĞILAMA ifadesi olarak kullanıp kullanmadığını da anlatsın ! Anlatmaya çalışırken de, DOMUZ ETİ yiyerek büyüyenlerin Anadolu’sundan neden bu kadar korktuğunu da fısıldasın kulaklarımıza !

Bir şeyi daha merak ediyorum…

Bakan Soylu, NE yiyerek büyümüş sahi ?

Bu toprakların çocukları, NE yiyerek büyüyormuş sahi ?

Ne yediklerinde, BU TOPRAKLAR’ın çocukları oluyorlarmış ?

Peki ya ne yemeleri gerekiyormuş, buraya ait olmaları için ?

Ne gerekiyormuş, ÖTEKİ sayılmamaları için ?

Geçen gün bir not paylaşmış biri, ki okuduğumda kalbim gülümsedi, İŞTE BU dedim ve sizle de paylaşmak istedim…

Not mu ?

Şu…

-

Cezaevindeki çocuklarımız için oyuncak topluyoruz… Cezaevinde ki çocuklarımızın oyuncakları, oynayacak sokakları, akşam oldu mu gidecekleri lunaparkları yok… Bir tane de olsa, oyuncakları olsun... Bir oyuncak bir dünya diyoruz… Siz ne diyorsunuz ?

-

Hayat denen şey böyle bir şey işte…

Kısacık bir ömre gülücükler sığdırmak…

Ötesi BOŞ, ötesi YALAN !