AKP de 2019 hazırlığı Ve 3 ün Ankara direnişi
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın istifası ile dallanıp budaklanan AKP içindeki 2019 hazırlığının TEMİZLİK çabası anlaşılan Anadolu coğrafyasında hayli genişleme hedefinde, ki Bursa, Ankara ve Balıkesir noktasında biriken istifa beklentileri de bundan… Ama gariptir, bu son 3, Ankara’ya da Saray’a da beklenmedik biçimde dikleniverdi ! Hatta direniverdi ! Uslu çocuk olmayı reddetti ! Diğerleri gibi bavulunu alıp çıkmayı kabul etmedi !
Hepimizin aklında farklı farklı sorular var, ama bir soru diğerlerinden bir adım önde gibi…
Sahi, eldeki bu 3’ün Ankara direnişi, demokrasi mi?
Değil mi ?
Demokrasi değil mi ?
O zaman o direniş NE adına ?
Peki ya paylaşılamayan (lar) ?
Onlar NE (ler) ?
AKP’li Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur'un istifası ile elde edilmek istenenler neler ? Peki ya AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın istifa etmeyenler için söylediği, "Ben arkadaşlarımızın, öyle bir yola tevessül etmelerini düşünemem, düşünmek de istemem. Çünkü onun neticesi ağır olur" da NE ?
Şu ana kadar ki eldeki mi ?
Düzce Belediye Başkanı Mehmet Keleş…
Niğde Belediye Başkanı Faruk Akdoğan…
Sırada daha kimler var, bilinmiyor ! Ama SEÇİLMİŞLERİN yaşadığı bu son baskının anlattığı başka başka bir şeyler olmalı ! Eldeki hikayenin PERDE indirdiği yerde, geride kalan başka gölgeler olmalı ! Bizlere yansıyan repliklerin ötesinde biriken bir KAVGA olmalı ! Bursa, Balıkesir ve Ankara’nın bu kadar direnmesi de bundan olmalı ! İsteneni yapmayıp, kendi partilerini, hele ki parti kurucularını karşılarına almalarında başka bir şeyler olmalı !
Tam da burada durup Antakya’ya baksak mı ?
Şu ana kadar ki performansı tartışılır, ama kesinlikle KÖTÜ de değil ! Peki, Antakya Belediye Başkanı İsmail Kimyeci’nin de bu MENTAL YORGUNLUK hikayesi içerisine katılmak istenmesi, AKP’nin Hatay ayağında süregeldiği iddia edilen kavganın PERDE gerisinde kalanları mı ? Durum bu mu ? Yoksa yazılıp çizilenleri SADECE haber ve sadece İDDİA olarak mı almak gerek ?
YANDAŞ basının şu ana kadar AKP gölgesinde ilerleyen kelimelerinin birden bire Kimyeci aleyhine dönmüş olması, sahi nasıl bir hikayenin başlangıcı olabilir ? Belki de eldeki hikayenin sonuna dair paragrafın ilk cümleleri !
Hangisi ?
Yok, anlamadık… Eldekini hiç anlamadık ! Sahi, MESELE NE ? Niye tüm bu belediye başkanları İSTİFA ettiriliyor? Doğrusu bunu anlamak zor… Seçilmişleri, kendi seçmenleri önünde bu denli zora düşürmeyi anlamak zor… Hele ki bu durumu, ‘neticesi ağır olur’ kısmına getirmeyi !
Yine de soralım mı ?
Neticesi ne olur ?
İSTİFA etmezlerse, NE OLUR ? Bursa, Balıkesir ve Ankara, direnirse, NE OLUR ? Gereği NE OLUR ? Soruşturma mı ? Yoksa Güneydoğu’daki belediyeler gibi kayyum sistemi mi ? Belki DOSYALAR ! Sahi, var mı elde böylesi ? GEREĞİ denilen şey bu mu ? Yoksa aba altından sopa mı ? Değil mi ? Peki, NE ?
AGOS’tan Yetvart Danzikyan’ın dediği gibi… ‘Medyada yaygın kanaat, 16 Nisan referandumunda İstanbul ve Ankara’yı -Hayır- cephesine kaybeden Erdoğan’ın 2019 seçimlerine yenilenmiş olarak gitmek istediği. Bilemiyoruz, belki de böyledir. Belki de başka meseleler vardır, ne bileyim, gecikmiş başka hesaplaşmalar filan. Bunlar da mümkün.’
Peki, bugüne kadar yaşadıklarımızın daha fazlası da mümkün mü ?
EVET demek korkutsa da, sanırım EVET !