Valiler De Yemin Etsin… Hatta Tüm Yöneticiler…

Haklısınız…

Bazılarınız diyor şimdi, ETSELER NE OLUYOR Kİ SANKİ !

Bence de ama…

Yine de vardır bir etkisi, yarattığı baskısı, yaptırımı…

O kadar da YOK hükmünde değildir…

Yine de,

…her seçim sonrasında, “Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma; hukukun üstünlüğüne, demokratik ve laik Cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkılâplarına bağlı kalacağıma; toplumun huzur ve refahı, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerden yararlanması ülküsünden ve Anayasaya sadakattan ayrılmayacağıma, büyük Türk Milleti önünde NAMUSUM ve ŞEREFİM üzerine and içerim” diye yemin eden halkın vekillerinin, temsil ettikleri o HALK açlık ve yoksulluk sınırı altında yaşam savaşı verirken, kendi MAAŞ ve EMEKLİ hakları için sessiz sakin, bir o kadar da uyum içinde el kaldırıp kararlar çıkarttıkları da bir memleketteyiz ne yazık ki !

Yani, diyenler o kadar da haksız değil !

Yemin denen şey çok da etkili değil !

Bazen,

…aynen Amerika’da olduğu gibi, bizde de “kutsal kitap üzerine yemin edilse mi” diye düşünmüyor değilim !

Bugün bunu niye konuşuyoruz, merak ettiniz, biliyorum…

Ben gibi yüz binlerin başka şehirlere göç etmek zorunda kaldığı bir şehir, Hatay ! Depremin yerle bir ettiği Antakya’sı da Defne’si de o yıkımın izlerini en ağır şekilde, aylar sonra bile, en acı şekilde yaşıyor… Öfkeliyiz… Sinirliyiz… Sorularımız cevapsız… Geleceğimizse karanlık…

Ölüm kadar sizi üzen şeyse, terk edilmek !

Evet…

Konumuz, 

… ilk 3 gün, binlerce insanını, kurtarılmayı beklerken kaybeden ! Ardından özür dilenen ! Helallik istenen ! Kader planının bir parçası ilan edilen Hatay’ın Valisi !

Hani,

…Hatay’ı terk eden !

Siyaset rüyası ağır basan !

Kenti enkaz altındayken bırakan !

Ona en çok ihtiyaç olan zamanda YOKUM diyen !

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla Resmi Gazete'de yayınlanan son Valiler Kararnamesi’ni incelerken, ACABA dedim ! BİR YERE ATANDI MI diye baktım, yayınlanan listeye ! Açık açık, bunu hiçbir şehir için istemedim ! Bizleri en zor zamanımızda terk eden birinin bir başka şehrin sorumluluğunu (!) daha almasını asla istemedim !

O yüzden,

…Valiler de yemin etmeli, diyorum ben !

Namus ve şeref sözü vermeli !

Yok,

…yetmez !

Hatay’ın enkaz altında kalan binlerce insanı, ölenleri, yaralananları, kayıpları, kullanılamaz hale gelen hastaneleri dururken, Valisi gibi, siyasi emelleri uğruna Ankara’ya bavullarıyla beraber yola çıkan, geride bıraktığı kent adına hiçbir vicdani sorumluluk ve rahatsızlık hissetmeyen İl Sağlık Müdürü gibi isimler de o yemine dahil olsun !

Onlar da,

…ŞEREF ve NAMUS sözü versin !

Tamam da, hani hepsinden de öte, bu iki ismi, böyle bir zamanda siyaset yoluna döken ve onları yolundan çevirmeyen, insanlık adına OLMAZ demeyen PARTİ zihniyetlerini ne yapacağız, ki asıl sorun ne Vali ne de İl Sağlık Müdürü, ama onları bu yola teşvik edenler değil mi !?

Düşünün, düşünelim…

Yoksa arınamayacağımız kirimizden…

Kurtulamayacağız, biriken günahlarımızın ağırlığından…