Alın işte diplomam DESE ve BİTSE YA
Tarihler 2014 senesi Haziran ayını gösterirken, Cumhurbaşkanı seçimine ilişkin usul ve esasların yer aldığı YSK Kararı Resmi Gazete'de yayımlanmış; 40 yaşını doldurmuş, yükseköğrenim yapmış TBMM üyeleri ve milletvekili seçilme yeterliğine sahip Türk vatandaşlarının Cumhurbaşkanı adayı gösterilebileceği ifade edilmişti.
Ama bugün tartıştığımız ŞART, bir tane !
Yükseköğrenim yapmış olduğunu gösteren,
…ONAYLI bir DİPLOMA ÖRNEĞİ…
Cumhurbaşkanlığı sitesinde buna dair bir bilgi var, aslında ELDEKİ TEK BİLGİ de bu, ki o da şöyle diyor… “Üniversiteyi Marmara Üniversitesi İktisadî ve Ticarî Bilimler Fakültesi'nde okuyan Erdoğan, bu okuldan 1981 yılında mezun oldu…”
Ama tartışmayı bitirecek olan şey bu değil, DİPLOMA’nın kendisi…
Yaşananların orta yerinde durup da olan biteni anlamaya çalışan bizlere garip gelen durum da tam olarak bu, ki üniversiteden mezun olanlarımız iyi bilir, ya DİPLOMA’nın kendisi vardır ya da eşdeğer belgesi, ama illa ki elde bir şey vardır…
Sorun da burada başlıyor…
Tamam da…
YOK mu ?
Elde bir şey yok mu ?
ASLI ya da EŞDEĞERİ yok mu ?
ALIN İŞTE DİPLOMAM, niye diyemiyoruz ?
Bunun yerine garip bir hazırlık süreci yaşıyoruz !
Konuşacak şey kalmamış gibi birbirimizi yumrukluyoruz !
Hatta toplumsal çatışma sürecimizi bununla harlıyoruz !
Gündem boşmuş gibi kalabalık yaratıyoruz !
Peki o zaman, neyi bekliyoruz ?
Şu DİPLOMAYI hepimiz bir görelim mi ?
Görelim ve tüm tartışmaları noktalayalım mı ?
Hatta Erdoğan kendi yayınlasın DİPLOMASINI…
Cumhurbaşkanlığı sitesinden İŞTE diye de eklesin…
Hatta daha iyisi olsun, bir arkadaşı çıksın ortaya…
BİZ BİRLİKTE OKUDUK desin, anlatsın…
Anılarını paylaşıp gerçeğe dokunsun…
Eldekileri daha anlaşılır kılsın…
Olmaz mı ?
Zor mu ?
Yoksa imkansız mı ?
HEDEF
YENİ BİR SEÇİM Mİ ?
59 HDP Milletvekilinden 50'si hakkında hazırlanmış FEZLEKELER ve tartışmaya devam ettiğimiz dokunulmazlıkların kaldırılması sürecinde HEDEF NE diye soran çok, ama benim gibi, “Hükümet’in ve Saray’ın saklı gündeminde Seçim var” diyen ve eldeki soruya bu cevabı ekleyen de…
Nasıl mı ?
Anayasa’nın 78. Maddesi’ne göre, Meclis’teki Milletvekili sayısının yüzde 5’i kadar koltuk (28) boşalırsa, 3 ay içinde ARA SEÇİME gidiliyor. Ancak ARA SEÇİM, her seçim döneminde bir defa yapılabiliyor, genel seçimlere 1 yıl kala ise yapılamıyor.
Eldeki GERÇEK bu mu ?
YOK, değil…
2002’de, dönemin AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Milletvekili seçilebilmesi için söz konusu Madde’ye, "Yukarıda yazılı hallerden ayrı olarak, bir ilin veya seçim çevresinin, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde üyesinin kalmaması halinde, boşalmayı takip eden 90 günden sonraki ilk pazar günü ara seçim yapılır” fıkrası eklenmiş, bu hükme dayanarak Siirt’te seçime itiraz edilmişti. İtiraz edilmekle de kalmamış, 3 Kasım 2002 seçimlerinin üzerinden 30 ay geçmeden, 9 Mart 2003’te ara seçim yapılmıştı.
Hazırlanan FEZLEKELER ve dokunulacak isimlerin kalabalığında eldeki SENARYO bu mu peki, MHP’nin kendi içinde kaynadığı-HDP’nin ise güneydoğu operasyonları ile algı operasyonlarına kurban edilmeye çalışıldığı bir süreçte, HEDEF yeni bir seçim mi ?
Peki, FİNAL’de ne var ?
Başkanlık mı ?