90’dan başladık geriye ŞAFAK KAÇ OLDU
Anayasa'nın 120. maddesi uyarınca, 3 ay süreyle Olağanüstü Hal içinde yaşamamıza karar verildi, ki BU NE ANLAMA GELİYOR diye soranlar için biraz içeriğine dalış yapalım ve o HAL tam olarak NE HAL onu anlayalım…
Öncelikle Anayasa’nın 120. Maddesi…
-Anayasa ile kurulan hür demokrasi düzenini veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelik yaygın şiddet hareketlerine ait ciddi belirtilerin ortaya çıkması veya şiddet olayları sebebiyle kamu düzeninin ciddi şekilde bozulması hallerinde, Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, Milli Güvenlik Kurulunun da görüşünü aldıktan sonra yurdun bir veya birden fazla bölgesinde veya bütününde, süresi altı ayı geçmemek üzere olağanüstü HAL ilan edebilir.-
Ve işte 3 ay boyunca ki HAL’imiz…
1- Sokağa çıkmayı sınırlamak veya yasaklamak,
2- Belli yerlerde veya belli saatlerde kişilerin dolaşmalarını ve toplanmalarını, araçların seyirlerini yasaklamak,
3- Kişilerin; üstünü, araçlarını, eşyalarını aratmak ve bulunacak suç eşyası ve delil niteliğinde olanlarına el koymak,
4- Olağanüstü hal ilan edilen bölge sakinleri ile bu bölgeye hariçten girecek kişiler için kimlik belirleyici belge taşıma mecburiyeti koymak,
5- Gazete, dergi, broşür, kitap, el ve duvar ilanı ve benzerlerinin basılmasını, çoğaltılmasını, yayımlanmasını ve dağıtılmasını, bunlardan olağanüstü hal bölgesi dışında basılmış veya çoğaltılmış olanların bölgeye sokulmasını ve dağıtılmasını yasaklamak veya izne bağlamak; basılması ve neşri yasaklanan kitap, dergi, gazete, broşür, afiş ve benzeri matbuayı toplatmak,
6- Söz, yazı, resmi, film, plak, ses ve görüntü bantlarını ve sesle yapılan her türlü yayımı denetlemek, gerektiğinde kayıtlamak veya yasaklamak,
7- Hassasiyet taşıyan kamuya veya kişilere ait kuruluşlara ve bankalara, kendi iç güvenliklerini sağlamak için özel koruma tedbirleri aldırmak veya bunların artırılmasını istemek,
8- Her nevi sahne oyunlarını ve gösterilen filmleri denetlemek, gerektiğinde durdurmak veya yasaklamak,
9- Ruhsatlı da olsa her nevi silah ve mermilerin taşınmasını veya naklini yasaklamak,
10- Her türlü cephaneler, bombalar, tahrip maddeleri, patlayıcı maddeler, radyoaktif maddeler veya yakıcı, aşındırıcı, yaralayıcı eczalar veya diğer her türlü zehirler ve boğucu gazlar veya benzeri maddelerin bulundurulmasını, hazırlanmasını, yapılmasını veya naklini izne bağlamak veya yasaklamak ve bunlar ile bunların hazırlanmasına veya yapılmasına yarayan eşya, alet veya araçların teslimini istemek veya toplatmak,
11- Kamu düzeni veya kamu güvenini bozabileceği kanısını uyandıran kişi ve toplulukların bölgeye girişini yasaklamak, bölge dışına çıkarmak veya bölge içerisinde belirli yerlere girmesini veya yerleşmesini yasaklamak,
12- Bölge dahilinde güvenliklerinin sağlanması gerekli görülen tesis veya teşekküllerin bulunduğu alanlara giriş ve çıkışı düzenlemek, kayıtlamak veya yasaklamak,
13- Kapalı ve açık yerlerde yapılacak toplantı ve gösteri yürüyüşlerini yasaklamak, ertelemek, izne bağlamak veya toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin yapılacağı yer ve zamanı tayin, tespit ve tahsis etmek, izne bağladığı her türlü toplantıyı izletmek, gözetim altında tutmak veya gerekiyorsa dağıtmak,
14- İşçinin isteği, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller, sağlık sebepleri, normal emeklilik ve belirli süresinin bitişi nedeniyle hizmet akdinin sona ermesi veya feshi dışında kalan hallerde işçi çıkartmalarını işverenin de durumunu dikkate alarak üç aylık bir süreyi aşmamak kaydıyla izne bağlamak veya ertelemek,
15- Dernek faaliyetlerini; her dernek hakkında ayrı karar almak ve üç ayı geçmemek kaydıyla durdurmak.
CEMAAT DARBECİLERİNİ durduran Ankara ‘olası bir ikinci dalga’ bekliyor da bu Olağanüstü Hal de ondan mı bilmiyorum ama, bu temizlenme ve arınma surecini demokrasiyi besleyerek atlatmamız gerekiyor, ki aksi yanlış olur, çok yanlış olur…
O yüzden…
Alt alta sıraladığımız tüm bu maddelerin sivil yaşamlarımıza ekleyecekleri çok hassas bir şekilde takip edilmek durumunda, öyle ki, YENİ YENİ öfkeler ve hizipleşmeler yaratılmadan adımlar atılmalı, DARBE ve PARALEL korkusunda yarına dair soru işaretlerine cevap arayanlara yansıyacak şey BASKI ya da SİNDİRME olmamalı, demokrasiden ÖDÜN verilmemeli, aksine VAR OLAN doğru bir şekilde beslenmeli, bu 3 ay DETOKS olmalı, kirden arındırmalı, ama TEMİZ olanı KİRLİ olana karıştırmamalı, KURU’nun yanında YAŞ’ı yakmamalı…
Peki, bu 3 yetecek mi ?
Peki ya 15… !
Yoksa arkası gelecek mi ?
Birkaç ay daha…
Birkaç madde daha…
-KENDİNE İYİ BAK TÜRKİYE-