ÜMİTSİZLİĞE YER YOK!

Hayatın işine akıl sır ermezse, muradına ermiş insanları sorgulamak neyime.

Bir deliden öğrendim aklı.

Şeytanlığın el üstünde taşındığı bir dönemde dişlerimi sıkmayı da bıraktım; Gördüm ki deliler haklı!

Asrın felaketi sonrası yerle bir olan güzel şehrimizin tekrar ayağa kalkması özlemiyle her sabah uyanıyorum..

Gördüklerimin rüya olması için dua ediyorum, sonra gerçekle yüzleşince gardım düşüyor.

Allah hiç kimseyi evsiz-barksız bırakmasın, yurdundan, memleketinden ayrı bırakmasın..

Depremin ilk günü yardım çığlığı ile Hataylıların sevgisini ve gönlünü kazanan teknik direktörümüz Volkan Demirel'e sevgi ve saygımız her daim sonsuza dek sürecek. Gönlümüzün efendisi olarak yüreğimizde hep olacak!

O'nu yargılarken insanlığına sürçi lisan dahi edemeyiz..

Burada tüm Hataylılar gibi Volkan Demirel'in tarafındayım..

Ama bu demek değildir, Volkan Demirel'in teknik adamlığı tartışılmayacağı, hataları söylenmeyeceği, yanlışlarının dile getirilmeyeceği..

Yok öyle bir şey!

Bugün dünyanın sayılı teknik adamları dahi eleştiriliyor, hiç kimse kulübün üzerinde gösterilmiyor..

Hatayspor'da ise 10 haftadır kötü giden bir tabloya rağmen kimse 'Volkan Demirel'e istifa et' demiyor, diyemiyor!..

Çünkü burada bir iyi niyet ve vefa var!

Ama bu suistimal edilmemeli!..

"Bu takımı düşürürse Volkan Demirel düşürsün, geri çıkarmasını da o bilir" diyenler var..

Süper Lige yükselmek o kadar kolay olsaydı, her yıl yüzmilyonlarca para koyan kulüpler bu amaçlarına çok rahat ulaşırlardı..

Duygusallığı bir kenara bırakarak aklı-selim düşünelim, derim..

Ayrıca, sadece Volkan Demirel'in istifası da çözüm değil..

Takımın eksik ve aksayan çok yönü var, transfer yapılmadığı takdirde takımın başına kimi getirirseniz getirin başarıyı yakalaması mümkün olmayacaktır..

Ayrıca, oyuncuların maddi konularla ilgili sorunları var mı yok mu? Bilmiyoruz, varsa ivedilikle çözülmeli..

Adam gibi oturulup ne yapılacaksa Hatayspor'un geleceğiyle ilgili kararlar verilmelidir!

Maça gelecek olursak;

Hatayspor'da haftalardır süren kötü gidişat Çaykur Rizespor deplasmanında da sürdü.

Ligin ilk yarısı sona erdi ama teknik direktör Volkan Demirel halen ilk 11'ini belirlemiş değil..

Sahaya her hafta farklı bir kadroyla çıkarak, istikrarı bir türlü yakalayamadı..

Ayrıca, sezon başından beri takıma katkı vermeyen bazı oyunculara halen forma verilmesi sizce doğru mu?

Rize deplasmanında da Hataysporlu futbolcular o kadar dağınık ve birbirine uzaktı ki gerek ofansif, gerekse defansif anlamda bu tablodan iyi bir futbolun çıkması mümkün değildi. 

Evsahibi Çaykur Rizespor'da öyle şahım futbol oynamadı, ama takımın başında ne yapmasını bilen, elindeki malzemeden ne çıkaracağını bilen bir hocası vardı..

Hatayspor'un ise ne bir oyun planı, ne de bir stratejisi var!

Santrfor ve stoper pozisyonları günümüz futbolunda o kadar önemli ki, takım boyu ve orta alan ile bağlantı açısından bir futbol takımının sahadaki gücünü belirleyici en önemli etken.

Hatayspor'un kadrosunun kalitesi tartışılabilir ama asıl vurgulanması gereken; sahada ortaya konan mücadelenin seviyesi ve disiplinden uzak, başıboş görüntü ortaya koyan oyuncu grubu.

Hatayspor'un’ın gidişatı hiç iyi değil. 

Kulübün başkan ve yönetim kurulu, Volkan hocayla birlikte takımın kötü gidişine ‘dur’ diyecek radikal kararların alınması Hataylıların en büyük arzusudur..