Şimdi öyle mi
Teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin, geçmişin bıraktığı izleri silemiyor ve özlem duymaya devam ediyoruz.
‘Nostaljik’ diyoruz hep geçmişe, başlıyoruz anlatmaya..
Bir masal gibi, film şeridi gibi dillerimizden dökülüyor eski anılarımız..
Anlatırken bile bir ‘ah’ çekiyoruz..
“Keşke zamanı geriye çevirebilsek” diyoruz…
Tek odalı sobalı evleri..
Sobanın üzerinde demlenen çaydanlığı..
Yer sofralarında yenilen bereketli yemekleri..
Siyah-beyazlı televizyonları..
Komşuluk ilişkilerini..
Mahalle cümbüşlerini..
Daha neler neleri..
Sevinçler de, hüzünler de bir başkaydı o günlerde..
Kavgalar bile şimdiki gibi ayrıştırıcı değildi..
Kavga biter, kol kola girilirdi, kin beslemek, küs kalmak yoktu..
Herkes herkese düşmanca bakmaz, samimiyet kokardı insan ilişkileri..
Kimse kimsenin ırzına, namusuna değil göz dikmek, yan gözle bile bakmazdı..
Evlerin kapısı sürekli açık kalır, gece bile kapanmazdı..
Bir yere gidileceği zaman da evin anahtarı ya komşuya, ya da bakkala bırakılırdı..
Şimdi öyle mi?
Kimsenin kimseye güveni kalmadı..
Herkesin birbirine şüpheyle bakar hale geldiği döneme geldik..
Bırakın ergenlere, bebeklere tecavüz eden sapıkların dönemine geldik..
Çocuklara istismar mı dersiniz, öz kızını hamile bırakan babalar mı dersiniz, erkek çocuklarına tecavüz mü dersiniz, her türlü sapık ilişkilerin yaşandığı, ahlaki değerlerin kaybolduğu döneme geldik..
Teknoloji geliştikçe, her türlü pislikler ürüyor..
Bilgi çağında, bilgisizlik, cehalet almış başını gidiyor..
Okuma-Yazma oranının en alt seviyelerde olduğu dönemlerde dahi Türkiye bu kadar yozlaşmadı, böylesi çirkin olaylara şahit olmadı..
Herkes okuma-yazma bilmezdi ama herkes birbirine sevgiyle bakardı..
Türkiye’nin gündeminde o dönemlerde sadece hayat pahalılığı vardı..
Gündeminde ne terör, ne çocuk istismarı, ne tecavüz, ne sapık ilişkiler, ne de kadına şiddet vardı..
Şimdi öyle mi?
Her şeyimiz var ama, ne huzurumuz kaldı, ne mutluluğumuz!!!..
Benzin, yağ, şeker, tüpgaz kuyruğu vardı ama..
Evinde yastığa başını koyduğunda huzur içerisinde yatardı..
Şimdi öyle mi?
Dijital yaşam insanları o kadar monotonlaştırdı ki;
‘Kes-kopyala-yapıştır..’
Hiç emek yok, çaba yok..
Her alanda emek hırsızlığı var..
Her şey yapmacık, gülüşler sahte, gözyaşları timsah oldu..
Güven desen, ‘sıfır’ hattında..
Babanın evlada güvenmediği döneme geldik..
Bundan daha kötü bir dönem olabilir mi???
Biz bugünleri gördük de;
Bizden sonraki jenerasyon neyi görecek???
Merak ediyorum???
Allah sonumuzu hayır etsin inşallah..