Ödül ve ceza

Yalınlık futbolun vazgeçilmez gerçeğidir.

Yetenek bazen her şey değildir ama mücadele her şeydir.

Daha ligin başındayız.

Tedbirler alınırsa ancak şimdi alınır..

İş işten geçtikten sonra alınacak tedbirin hiçbir anlamı olmaz!

Gördük ki, daha ligin 4. haftasında Hatayspor’da oyuncuların ayakları yere basmıyor!

Fatih Karagümrük karşısında “Bordo-Beyaz” renkli formayı giyen oyuncuların bizim oyuncuların olduğundan şüphe ettim!

İlk 30 dakikada Hatayspor tanınmayacak kadar kötü!!..

Takımda arzu ve hırs yok!

Rakibe baskı yok!

Mücadele ve koşan yok!

Boşa çıkıp pas alan yok!

Koşmadan yürüyerek ve laubali oynayanlar..

Basit top kayıpları, riskli yan ve geri paslar..

Kısacası herkes şaşkın!

İzledikleri takımın Hatayspor olduğuna kimse inanamadı!

Çünkü sahada;

Futbol adına olumlu hiçbir şey yapamadılar..

Herhalde kaptan Mesut'un yokluğu da takımı olumsuz etkiledi..

Kubilay'ın ayakları yere basmıyor, 39. dakikadan itibaren hakeme horozlandı!

Maç boyu agresif davranış sergiledi ve sarı kartı bulunmasına rağmen teknik heyetin Kubilay’ı neden oyundan almadığına ise hiç anlam veremedim!

Kendini oyundan attırmak için maç boyu hakemle didişen oyuncu kim olursa olsun cezalandırılmalı..

Binlerce taraftarın gönül verdiği Hatayspor takımına yaptığı bu disiplinsiz davranış karşılıksız kalmamalı!

Maçın ikinci yarısında Hatayspor, biraz toparlanıp oyun üstünlüğünü az da olsa ele geçirdi ama yakaladığı pozisyonları değerlendiremeyince maçı 1 puanla bitirdi.

Zaten kazanmayı iki tarafta hak etmedi!

Fatih Karagümrük’ün yerinde başka bir takım olsaydı, kötü gününde yakaladığı Hatayspor’u asla affetmezdi..

Allah İlhan Palut ve talebelerinin yüzüne baktı..

Takımdaki bu rahatlık ve rehavet Giresunspor karşısında da sinyal vermişti..

Takımda o kadar bir rahatlık var ki!

Sanki lig atlamış ve şampiyon olmuş takımın oyuncuları gibiler..

Bu olumsuzluğa katkı sunanları biliyoruz..

Hataysporlu oyuncuları bu duruma sosyal medya şövalyeleri getirdi.

Sosyal medyada öyle şeyler yapılıyor ki, futbolcuların eline silah, kılıç vermeler, maço tiplemeler ve imparatorluk, kahramanlık yakıştırmaları Hatayspor’u sanal alemde izleyenleri uçuruyor..

Oysa bu hayali gösteriler takıma değer değil zarar veriyor.

Başarılı takımın başarılı oyuncularını en iyi motive etme yolu onları bu tip tiplemelerle değil, forma aşkınızı, hayallerinizin büyük olduğunu göstererek yapmalısınız.

Daha ligin başındayız!

Daha şimdiden Hatayspor oyuncusunun ayağa yere basmaz ise vay halimize!

Benim nazarımda; Hatayspor diğer takımlardan çok daha değerli.

Oyuncu kalitesi, teknik heyeti ve camiası ile bu ligin en kaliteli takımı..

Her maça final gözüyle bakan, her maçı ciddiye alan ve rakibine saygı gösteren Hatayspor’u yeniden sahalarda görmek istiyoruz.

Kubilay gibi takımın en etkili oyuncusunun sahada ‘şımarık çocuk’ gibi davranmasını asla kabul etmiyorum.

Takımının kendisine ihtiyacı olduğunu bile bile kırmızı kartı görüyorsa ben onu affetmiyorum!

Bu sonuçlar telafi edilir. Kaybedilen bir şey de yok.

Üstelik tüm maçlarını deplasmanda oynayan 4 maçta 8 puan toplayan takımdan bahsediyoruz.

Ben gelecek için “önlem alınmalı” diyorum..

Sorumsuzluğa izin verilmemesini, ödülün olduğu yerde cezanın da olmasını talep ediyorum!