Kazanmak yetmez
Hatayspor, sezon başından beri düşmesini bekleyenlere inat, "sarsıldım ama yıkılmadım" gerçeğini sahneye koydu. Menemen Belediyespor karşısında kaçan liderlik şansı kulüpte keyifleri kaçırmıştı..
Ankara'da Etimesgut karşısında kazanılan 3-0’lık galibiyet ve Cumartesi günü de iç sahada Eyüpspor’a karşı elde edilen 2-1’lik galibiyet, motivasyonu tekrar yükseltti..
Gördük ki, ruhun dik durduğu yerde bedenler de ayaklanıyor..
Ligin sonu yaklaştıkça stres ve baskı da artıyor. Hatayspor’un bundan sonra oynayacağı maçlar hep böyle sıkıntılı geçecek..
Stres son düdüğe kadar devam edecek..
Aklını kullanan, az hata yapan, futbolcusu daha profesyonel olan takım ayakta kalacak ve ipi göğüsleyecek..
Telaş ve panik yapan, çok hata yapacak, becerilerini ve yeteneklerini sergilemeyen takım kaybetmeye mahkum olacak..
Son 6 hafta, en kritik haftalar..
Kağıt üzerinde Menemen Belediyespor avantajlı durumda..
Ama hiçbir oynanmamış maçın garantisi yok..
Yani anlayacağınız hiçbir maç ‘çantada keklik’ değil..
Hepsi birer final maçı olacak..
Her ne kadar direksiyon bizde olmasa da;
Sonuna kadar öne geçmek için mücadeleyi bırakmamak gerekiyor..
Bu direnç ve kararlılık rakibin motivasyonunu da bozabilir..
Şu anda yapılması gereken tek şey..
Hatayspor’a ‘tam’ destek vermek, hiç yalnız bırakmamak..
Tıpkı Cumartesi günü sağanak yağmur ve fırtına altında oynanan maçta olduğu gibi..
O coşkulu destek sahada üzerlerine ölü toprağı serpilen oyuncuları ayağa kaldırdı..
Futbol oynamaya başladılar..
İşte taraftar dediğin böyle olmalı..
Herkes sahaya odaklanmış ama;
Hatayspor’da en büyük sıkıntı idari anlamda yaşanıyor..
Maç sonu tribünlerin büyük tepki gösterdiği ve senin teknik direktörünün tribüne gönderilmesine vesile olan Menemen maçının 4. hakemi, 15 gün sonra aynı stada orta hakem olarak atanıyorsa;
Ve de sen buna ses etmiyor, en ufak tepki göstermiyorsan, daha çok haksızlığa uğrar ve hakemler de canına okumaya devam eder...
Kusura bakmayın ama;
Şampiyonluk adına oynanan kirli oyunları da gözlerinizin görmesi gerek…
Görmüyorsanız yapacak bir şey yok.
Kör inadınıza sayar hayat..
"Hatayspor şampiyon olabilir mi?" diye soran çok oluyor.
Etrafı olmayan takıma kim hak ettiklerini verebilir ki.
“Hatayspor siyasiler üstü kurumsal bir yapı” diyoruz..
Sesimizi kimseye duyuramıyoruz..
Menemen Belediyespor Kulübü, maçına Hataylı bir ismin atanmasına tepki gösterdi, bu tepki ile tüm Menemen ayağa kalktı, kulübünün yanında yer aldı..
Hataylı hakem üzerinde daha maçı yönetmeden bir baskı oluşturuldu..
Sonuç mu; 2-0 geriye düştüğü maçı 96. Dakikada kazandığı penaltı ile 2-2 berabere tamamladı..
Baskının ve kulübü sahiplenmenin bedeli 96. dakikada kazanılan penaltı oldu..
Türkiye’de sistem böyle çalışıyor..
Susarsan, sesini yükseltmezsen, vururlar elinden alırlar ekmeğini..
Hatayspor geçmişte bunun bedelini ağır ödemedi mi? Giresunspor 17 puan geriden geldi, önce Hatayspor’dan liderliği aldı ve 4 puan da takarak şampiyon olmadı mı?
Hep haksızlığa uğramış ve mağdur olmuş Hatayspor’un hakkını koruyacak kimsesi yok..
Bu geçmişte de böyle, şimdi de böyle ne yazık ki!
Niye böyle?
Kulüpleri hiçbir zaman siyasallaştırmayacaksınız..
Siyasallaştırırsanız sonucuna katlanırsınız..
Gönül isterdi ki Hatayspor’un maçlarında protokol tribününe baktığımızda 10 milletvekilimizi, 15 Belediye Başkanımızı ve yanlarında da sayın Valimizi birlikte görelim..
Bu güç birliğini yapabilmek çok mu zor?
Hayır, asla..
Ama bunu sağlayacak adım atılır mı, atılsa kaç kişi gelir???
İşte bu soruların cevabını vermek çok zor..
Sonuç mu?
Bütünleşmediği sürece, birliktelik olmadığı sürece..
Hatayspor’un sahada kazanması yetmeyebilir..