İyi giderken
Hatayspor da şu anda her şey yolunda gidiyor, 3 maçta kimsenin beklemediği bir başarı elde edildi ve kazanılan 9 puanla liderliğe kuruldu.
Aman nazar değmesin, “maşallah” diyelim..
Ne olur! İyi giderken, eksikleri, hataları ‘es’ geçmeyelim!!
Her maça sıfırdan başlıyormuşçasına hazırlanalım..
Rehavet insanı biranda uçuruma götürür, bir daha da belini doğrultamazsın..
Kayseri Erciyes deplasman galibiyetinin ardından iç sahada oynanan Kastamonuspor 1966 ve Aydınspor 1923 maçlarını izleme şansını buldum..
Kastamonuspor maçında sergilenen oyun ve mücadele bizlere keyif vermişti..
Neredeyse maçın geneli tek kale şeklinde geçmişti..
Rakibin çok fazla Hatayspor’a karşı direnç göstermediğine şahit olmuştuk..
Bu da Hatayspor’un orta sahasının teknik kapasitesinin yüksek ve topu ayağında tutan oyunculardan kurulu olmasından kaynaklandı..
Nitekim usta ayakları ile sonuca gitti..
Aydınspor önünde ise aynı Hatayspor’u bulamadığımı söylemek isterim..
Belki bu kez rakibin daha dirençli olmasından kaynaklı olabilir ama Hatayspor’un iki kanadı da neredeyse yok gibiydi..
Maçı gol yemeden tamamlaması, savunmasının dört-dörtlük oynadığı anlamını taşımıyor. Aksine çok basit hatalar yapıldı, bunun tekrarı diğer maçlarda da olursa, hızlı ve çabuk rakip forvetler karşısında hezimete uğrayabiliriz..
Kanatlar dedim!!!
Ne Serkan, ne Mesut, kanatları kullanamıyor, belki taktik gereğidir bilmiyorum, çok ileriye gitmiyorlar, gittiklerinde de dönemiyorlar, rakibe boş alan bırakıyorlar..
Her rakip, Kastamonu ve Aydın olmayabilir..
Diğer rakip takımların forvetleri nasıl bilmiyorum ama her maçta bu kadar şanslı olmayabiliriz..
Ayrıca, golcü olmamasına rağmen Hatayspor’un biran da parlayan yıldızı ve golcüsü olan Mithat Yaşar’a da her maçta bu kadar yüklenirsek, her maçta aynı randımanı alamayız..
Şu anda sezon başı kampının vermiş olduğu enerji ve kondisyonla 3 maçı kazasız belasız atlattık, çok şükür..
Lakin, lig uzun bir maraton..
Daha önümüzde oynayacağımız çok maçlar var..
Takımlar maç oynadıkça açılacak, belki geriden gelecekler ve açıklarını kapatmaya çalışacaklar, oynadıkça form tutacaklardır..
İşte biz bu süreçte hata yapmamalıyız..
Kredimizi az hata ile tüketmeliyiz..
Hatayspor’un bu çıkışlarına çok yabancı değiliz..
Hüsnü Özkara döneminde 5 maçta 5 galibiyet..
Ramazan Silin’le de 6 maçta 6 galibiyet..
Ahmet Taşyürek yönetiminde de 9 maçta 9 galibiyeti hatırlıyorum..
Sonrası ama..
Büyük çöküşler olmuştur..
Seri kayıplar başlamıştır!!!
En acısı da 9 maçta gelen 9 galibiyetle; 17 puan geriden gelen Giresunspor’a kaybedilen şampiyonluk olmuştur..
Halen o kaybedilen şampiyonluğu iliklerimize kadar yaşıyoruz..
9 maçta 9 galibiyet kazanan takımı eleştirdiğimde bazı insanlar benimle dalga geçmiş, ‘Sen Real Madrid mi sandın Hatayspor’u’ diye kafa bulmuşlardı..
Sezon sonunda ise eleştirilerin doğruluğu ortaya çıktığında, ‘haklısın’ demişlerdi ama neye yarar koca bir sezonun emeği boşa gitmişti..
Biz haklı çıkmayı istemiyoruz, haklı çıkan daima Hatayspor olsun..
Galibiyet serileri devam ederken, insanlar hatalarını görmezden geliyor, ayakları yere sağlam basmıyor. Hep böyle gidilecek sanılıyor, ileriyi göremiyor..
Lig uzun maraton, 3 puanlı sistemde dengeler her an değişebiliyor..
Şu anda güzel giden bir şey var, biz bunu korumaya almak istiyoruz..
Az hata ile ligin sonunda gülen taraf olmak istiyoruz..
3 maçta 9 puan yapan takımın eksikleri olmaz mı, eleştirilemez mi?
Eksikleri hem de çok, eleştiride olacak ama seviyeli, yapıcı cinsten olacak..
Tekrar ediyorum;
İki maçta izlediğim Hatayspor kanatsız oynuyor, ne sağ var, ne sol, savunması ise bana hiç güven vermiyor. Bireysel yetenekleri ile sonuca gidiyor..
Yedek kulübesine bakıyorum, oyuna geçecek ve sonucu değiştirecek oyuncu göremiyorum..
“Alternatifli kadro kuruldu” denilmişti..
Aynı düşüncede değilim, Mithat, Caner, Selim, Taha gibi oyuncuların alternatifleri yok.
Allah korusun bu oyuncular sakatlansa, ceza alsa ne olacak? Mutlaka yerine birini oynatacaksın ama aynı verimi alamazsın..
Dahası golcün yok. Forvetsiz oynuyorsun..
Kadromuz zengin değil..
‘3 maçta 9 puan toplayan takıma bu kadar haksızlık olur mu’ diyebilirsiniz, kusura bakmayın geçmişte yaşadıklarım beni tecrübe sahibi yaptı, iyi giderken doğruları söylemek gerçek Hataysporluluktur..
Nasıl olsa 3 maçı kazandı, ‘Yaşa, varol Hatayspor, şampiyon Hatayspor’ diye şakşakçılık yapanlardan değilim..
İyi giderken yanlışları söyleyelim ki, ileriyi görelim..
3 maçta şampiyon olunsaydı, Hatayspor sayısız şampiyonluklara ulaşmıştı..
Şimdi sevinmek yerine sezon sonunda doya doya sevinmeyi tercih ederim..