HATAY'IM, ANTAKYA'M..
Tüm zamanların şehri Hatay, aynı zamanda Türkiye'nin en eski yerleşim yerlerinden biri..
Araştırmacıların, elindeki bilgiye göre yörenin iskan tarihinin M.Ö. yüzbinli yıllara rastlayan orta paleolitik döneme kadar uzandığını ifade etmekte, bunun 2,5 milyon yıl öncesine kadar uzanabileceğini belirtmektedirler.
Hatay özel ve hoşgörü şehri...
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün son gözdesi serhat şehrimiz!
Anavatana katmayı ve halkıyla o coşkuyu birlikte yaşamayı çok istedi ATA'mız.
Ömrü yetmedi belki ama talimatı yerine geldi!
84 yıl önce Hatay anavatana büylük bir coşku ve mutlulukla katıldı.
Büyük zafer büyük bir gururla kutlandı tüm yurtta..
83 yıldır da büyük coşkuyla kutlanırdı Hatay'ın Anavatana katılışının iltihakı..
'İltihakı' diyorum Hatay diplomasi yolla kazanılan bir şehrimizdir.
84 yıl önce Hatay Devleti Cumhurbaşkanı merhum Tayfur Sökmen ve silah arkadaşlarının büyük gayretleri sonucunda Hatay, asıl yurduna kavuştu ve Türkiye Cumhuriyeti'nin 67. vilayeti oldu.
Ulu Önder Atatürk'ün, vasiyeti yerine geldi..
83 yıldır kutlamalar, törenler halkın katılımıyla coşkulu bir biçimde kutlanır, tarihi süreç belleklere kazınırdı.
Festivaller, yarışmalar, turnuvalar yapılır, halkın da katılımı sağlanırdı..
Bu yıl ise öyle bir kutlama olmayacak, çünkü içimiz buruk, acımız büyük!
Ne acıdır ki, 84. yıl kutlamaları yıkıntılar ve molozlar arasında kutlanacak!
Adına methiyeler dizdiğimiz o şehir şimdi enkaz altında..
Bütün dinler, renkler, diller burada yaşıyordu..
6 Şubat'ta 1,5 dakikada yerle bir oldu Hatay, binlerce insanımızı kaybettik, henüz enkaz altında kalan insanlarımız var..
Binlerce insanımız sakat kaldı, evinden, yurdundan ayrı kaldı..
Yetkililer müdahaledeki gecikmeleri kabul etti; ancak kimse Antakya'nın, Hatay'ın sıkıntılarına özel olarak değinmedi!.
Çok büyük bir acı, dayanmak çok zor, gerçekten sözcüklerin yetersiz kaldığı zamandayız.
Hatay'ım bu yıl yeni yaşını kutlayamıyorum, içimden gelmiyor, şehir bu haldeyken, insanımız perişanken..
Zaten 6 Şubat'tan sonra bize ne bayram geldi, ne kutlama..
Ezan, çan, hazan sustu, tarih enkaz altında kaldı.
Hatay, Antakya öksüz kaldı, sahipsiz kaldı..
Halbu ki, 'Doğunun kraliçesi' denilirdi Antakya'ya, İncil’de bile adı geçer, çok kültürlülüğüyle ünlü gözbebeği bir şehirdi…
Deprem tüm güzelliklerini aldı!
Yerle bir olan evlerimiz, mahallelerimizle birlikte sevdiklerimizi kaybetmenin yanı sıra zamanla anılarımızı, hafızamızı da kaybetmenin korkusunu yaşıyoruz.
'Hatay tekrar ayağa kalkacak' diyorlar, şehrin bu halini gördükçe, inanasım gelmiyor bu sözlere..
Hatay 84 yıldır bu Türkiye Cumhuriyeti'nin en özel ve stratejik şehri olmayı başardı, sadakatta her zaman ilk sıralarda yer aldı..
Müsaade edin de, böyle günde de bir ayrılacağı olsun..
'Hatay Özel Afet Bölgesi' olsun!
***
"Eskiden oturduğun o mahalle var ya,
Orayı özlersin....
Çocukluğunu, senden gidenleri özlersin...."
Antakya'm, çocukluğum, özlemim...
Komşuluğun, paylaşmanın, sevginin çocukluğun en güzel olduğu yıllardı bana göre.
"Biz küçükken çok büyüktük,
Mesela kollarımızı bir açardık, dünyayı kucaklardık...."
Hatay'ım, Antakya'm, bir daha gelecek mi o güzellikler??