Hatay hep geride kalacak

Bu şehir ne çektiyse kötü yönetilmekten çekiyor. Başka şehirler uçuşa geçerken biz var olan elimizdeki değerleri kullanamıyoruz.

Hatay da her şey var..

İnanç turizmi, yayla turizmi, deniz turizmi..

Hoşgörüsü, mozaiği, yemekleri, mezeleri, meşhur künefesi..

Ne ararsanız var..

Bu güzellikleri kullanamıyoruz ama..

Sadece seyrediyoruz. Herkes birbirlerine pas atıyor ama gol vuruşunu yapan yok.

Asi Nehri’nin kirliliği yıllardır konuşuluyor..

Ama bu konuyla ilgili bir arpa dahi yol alınmış değil..

Yarım asırdır bu şehirde yaşıyorum..

50 yıl önceki ile şimdiki gelinen duruma baktığımda Hatay’da değişim mutlaka olmuştur ama çok önemli değişimler, Hatay insanının yaşamını değiştirecek, kolaylaştıracak değişiklikler olmamıştır...

Aksine Hatay’da yaşam giderek zorlaşır duruma geliyor..

Bir şehir yıllardır bu kadar mı kötü yönetilir…

Yıllar içerisinde gelip giden Milletvekilleri, Bürokratlar, Belediye Başkanları bu kadar mı sağıra yatar..

Bu şehrin kaderi mi, yoksa biz mi seçemedik, bizi yönetenleri!!!

Trafik desen berbat..

Yollarımız çok kötü..

Susuzluk her dönem başlıca sorunumuz..

Elektriğimiz desen zırt-pırt kesilir..

Bu kadar sahipsiz olabilir mi Hatay?

Şaşıyorum bir de bizi yönetenler ödül almazlar mı?

Derece yapmazlar mı?

Allah aşkına;

Hangi hizmet karşılığı aldınız bu ödülleri, dereceleri..

Hatay’da ödül almayı hak ettirecek hangi hizmetleri yaptınız???

‘Körler-sağırlar birbirlerini ağırlar..’ misali..

Refüjler naylondan, çöpten geçilmiyor, ara sokakları hiç söylemiyorum. Cadde ve sokaklar atık maddeleriyle dolu..

Şehrin birçok noktasında inşaat var..

Ama gel gelelim bu inşaatları denetleyen kimse yok..

İnşaat malzemeleri yolun ortasında, yaya hakkını düşünen yok..

Hadi haktan vazgeçtik, tozu toprağı da yutuyoruz..

Bu şehirde denetim diye bir şey yok..

Her tarafı pislik götürüyor..

İnsanımızda sorumsuz tabi, yediğini, içtiğini sokağa atıyor..

Bilinçli bir topluma sahip değiliz..

Ama ‘sosyal belediyecilik’ diye bir şey var..

Vatandaşı bilinçlendirecek, özendirecek etkinlikler yapılmalı..

Mesala ‘en temiz sokak’, ‘en temiz cadde yarışmaları gibi..

Ya da ‘evinin önünü-işyerinin önünü süpürme’ yarışmaları gibi halkı bilinçlendirme ve ‘temiz çevre’ye özendirme gibi etkinlikler yapılabilir..

Hatay’a kim geldiyse şehrin kirliliğinden bahsetti gitti..

Haksız da sayılmazlar..

Bu kadar şehir gezdim, Hatay kadar düzensiz ve pasaklı bir şehir görmedim..

Şehirde bu kadar olumsuzluk varken;

Bu şehri yönetenlere eyyam yapmak, alkış tutmak, ‘büyük başkan’ demek yalakalıktan öteye geçmez..

Bu memleket bu kadar sahipsiz ki bizde dahil olmak üzere görevini yapan basın ve medya kuruluşu yok!!!

Kimse görevini yapmadığı için de Hatay, yıllar geçse de hiç değişmeyecek ve gelişmeyecek..

Hep geride kalacak, hiç ilerlemeyecek!!!