Daha erken
Değerli Hatayspor taraftarları..
Hepinizi çok iyi anlıyorum; şampiyonluğa çok susamışsınız, 1. Lig özlemi ile yanıp tutuşuyorsunuz. Sevinmekte çok haklısınız..
Amaa..
Daha şampiyon olmadık..
Çok erken başladı kutlamalar...
İnegölspor deplasmanı en korktuğum deplasmanların başında geliyordu..
Çok şükür kazasız belasız atlatıldı..
Şimdi geriye 3 hafta kaldı..
Sancaktepe maçı da dikkat edilmesi gereken bir maç..
Hedefi olsun, olmasın hiçbir takım sahaya yenilmek için çıkmayacak..
Aksine Hatay’a daha dirençli gelecek..
Bizim şu anda yapacağımız tek iş var; o da şehri havaya sokmak olmalı..
Takımı rahat bırakalım..
Kentin dört bir tarafını gelin gibi bayraklarla süsleyelim, yeni sloganlar hazırlayalım, yeni şarkılar besteleyelim ve Pazar gününe hazırlık yapalım..
Bayrak asmayanları uyaralım, havalar da ısındı, maça herkes ya bordo, ya da beyaz tişört giyinerek gelsin. Statta estetik olarak Bordo-Beyaz renkler oluşturulmalı ve rakibe daha maç başlamadan psikolojik baskı kurulmalı.
Hatay Havaalanı ve şehrin girişi kesinlikle bayraklarla donatılmalı, rakip takıma ‘ben nereye gelmişim’ sözü söylettirilmeli ve Hatay’ın şampiyonluğa inandığı gösterilmeli..
Hatay’da yaşayanları etkileyici ve teşvik edici etkinlikler düzenleyerek, Hatayspor’un şampiyonluğa ‘çok yakın’ olduğu vurgusu yapılmalı..
Örnek mi? Belirli bölgelere dev ekranlardan Hatayspor’un kazandığı ve sevinç gösterilerinin yaşandığı sinevizyon filmi izlettirilmeli..
Hatayspor şampiyonluğa koşar adımlarla gidiyor..
Bu saatten sonra da önüne kim çıkarsa çıksın devirecektir..
Bundan hepimiz eminiz..
Amaa..
Yakın geçmişte kaybettiğimiz final ve şampiyonluklar var.. Bunu düşünerek hareket etmeli ve ayaklarımız yere sağlam basmalıdır..
Rehavet’in R’si dahi Hatayspor tesislerinden içeri girmemeli..
Son düdükten sonra istediğiniz kadar sevinin ve coşun. İşte o zaman her şeyde özgürsünüz..
Ama.. Bu süreç en dikkat edilmesi gereken süreç..
Ben her zaman garantiden yanayım..
Sağlamcıyımdır, garanti olmayan hiçbir işe ‘bitti’ gözüyle bakmadım..
Başarının mimarı teknik direktörümüz İlhan Palut hocamın da aynı düşünce içerisinde olduğuna inanıyorum..
Buraya kadar çok büyük emek sarf ettiler..
İlhan hocam hâla çok rahat değil, çünkü daha biten bir şey yok..
Aksine işi bu haftalarda daha da zorlaştı..
Oyuncuları da erken şampiyonluk stresi sardı.. İşte bu stresli ortamda oyuncuyu motive etmek ve sahada tutmak daha da zor..
Son olarak;
Geçen hafta içerisinde ‘Finali Lütfü Başkan Yapacak ve Son Uyarı’ adı altında iki yazı yazmıştım..
Bu mesajlarımı kendi lehine çeviren ve katıldığı radyo ve televizyon programlarında beni hedef tahtasına oturtarak başarıyı tek başına sahiplenmesini çok yadırgamadım..
Hatayspor bu şehrin takımı ise bilet alarak maça giren taraftarın dahi bu takımın üzerinde hakkı olduğunu ve görüşlerini anlatacağını düşünüyorum..
Yıllardır Hatayspor’u takip eder ve yazılar yazarım, ömrümde hiç bu kadar ‘BEN’cillik görmedim.
Biz Hatayspor’u genele yaymak istedik, işin içerisinde Milletvekilleri de, Belediye Başkanları da, Sivil Toplum Kuruluşları, İşadamları ve Hatay halkı da olsun, herkes bu takımı sahiplensin istedik..
Meğer ne kadar yanlış yapmışım, haberim yokmuş..
Eleştiri üstüne eleştiri aldım, hedef tahtasına oturtuldum..
‘Ben daha önce neredeymiştim, niye bu zamanı seçmişim??’
Öyle bir algı oluşturdu ki, ben kötü adam, kendi iyi adam oldu..
Suçum mu? Hatayspor’a destek çağrısı yapmak!
Takdiri kamuoyuna bırakıyorum..
Boş verin; bu iyi günde böyle şeyler için kafa yormaya değmez..
Onlar yolcu, biz hancıyız.. Biz her zaman Hataysporluyuz..
Sadece bilin istedim..