Ben de memnun değilim!!
Ben de memnun değilim!!
Bu sezon bitse de rahatlasak diyorum.. İnanın sıkılmaya başladım artık..
Hatayspor şu sıralar kimseyi mutlu edemiyor..
Beraberlik serisinden kimse hoşnut değil..
Bende memnun değilim..
Ama işin özüne bakacak olursak, bu takımın hangi şartlarda mücadele ettiğine ve kadro yapısına bakacak olursak, çok fazla da kötümser bir tablo yok.
Size şöyle bir örnek vereyim;
Temeli sağlam olmayan binanın çökmemesi ve yıkılmaması için geçici süreliğine binaya bakım ve onarım yaparak ancak yıkılmamasını sağlarsınız..
Göreve gelen teknik direktör Bayram Toysal da, ne sezon başında ne devre arasında kamp yapmamış, çalışmamış, yanlış transferlerle şişirilmiş kadroyu teknik ve taktikten ziyade, moral ve motivasyonla oyuncularının sırtını sıvazlayarak, sahaya sürüp ve geçmişin kalıntılarını silmeye çalışıyor..
Takımını ayakta tutmaya çalışarak, ‘Yenemiyorsa, yenilmemeyi’ öğretiyor..
Elinde öyle çok alternatifli hazır bir kadro yok..
Bu takımı Bayram Toysal kurmadı..
Göreve çağırdılar, ‘Al bu takımı nasıl tedavi edersen et’ dediler..
O da sürekli tedavi yöntemleri deneyerek, takımı yaşatmaya çalışıyor..
Hatayspor bugün sıkıntı yaşıyorsa, sezon başında yapılan yanlışların cezasını çekiyor..
Takıma 20 oyuncu transfer edilirken, bir tane golcü alınması çok saçma değil mi?
Oysa maç kazanabilmen için elinde golcüler olması gerekmez mi???
Hatayspor’da bir golcü oyuncu var o da; Ahmet Güven..
O da şu anda hepimizin en çok eleştirdiği oyuncu konumunda..
Eğer Ahmet’in alternatifi olsaydı, bugün Ahmet bu kadar çok gündeme gelmeyecekti..
Hatayspor kolay gol yemiyor ama gol da atamıyor..
Bu da golcüsünün olmayışından kaynaklanıyor..
Şu durumda transfer yapma şansında yok..
Mevcut kadroya sahip çıkmak, hatta o çok eleştirdiğimiz Ahmet’i kaçırdığı gollere rağmen alkışlamak zorundayız..
Bağırıp çağırırsak, takımı ve Ahmet’i yerden yere vurursak, bu kimseye fayda getirmez, aksine takımı demorilize eder, geçmişte olduğu gibi bu takım yenilgilere tekrar abone olur..
Kim ne dersi desin, Hatayspor’da bazı değişimler oldu..
Savunması ve kalesi daha derli toplu oldu..
Daha önce görmediğimiz iki kanadı da çalışır vaziyete geldi.. İzzet de, Semih de görevini yapmaya çalışıyor..
Orta sahada bazı sıkıntılar var ama bu çözülmeyecek cinsten değil..
Forvet hattı ise kanayan yara. Bayram Toysal’ın buraya da çözüm bulacağına inanıyorum..
Tek sıkıntı ama en önemlisi de forvet hattı..
Bunu kendi içerisinde yendiği takdirde bu takım bir sıçrama yapacak..
Bu sıçrama bir bakarsınız Sarıyer deplasmanında, ya da bir bakarsınız Ordu deplasmanında olabilir..
Ben böyle bir patlamayı bekliyorum..
Bu süreçte, hepimizin biraz sabırlı olması ve takıma karşı daha hoşgörülü olması gerekiyor..
Yoksa şu anda oynanan futboldan ve kaçan gollerden bende herkes gibi memnun değilim..
Yanlış transferlerin cezasını hep birlikte çekiyoruz, 3. Lig de dahi kurulmayacak bir kadroyu 2. Lig de tutmaya çalışılıyor..
İddia ediyorum geçen sezonki takım kalsaydı, şimdi bu ligde belki de Ümraniyespor’un yerinde olacaktı..
Çünkü gelen takımları gördükçe, o çok eleştirdiğimiz geçen sezonki kadroya, “Haksızlık etmişiz” diyorum..
Arada dağlar kadar kalite farkı var..
Hatayspor taraftarı bu sezon sabırlı olmak zorunda..
Zaten başka çaresi de yok..
Maçta bağırarak, çağırarak, kendi oyuncumuzu protesto ederek, bir yere varamaz..
Çünkü çok rahat konumda değiliz..
Bu tür hareketler, davranışlar tamamen rakibin işini kolaylaştırır..
Kendi oyuncumuzu saha içerisinde küstürür ve kızdırırsak, oyundan düşmesini ve motivasyonunu kaybetmesini sağlarız..
Bu da rakibin işine gelir..
Tüm uyarılara rağmen özellikle sol açık tribününde bulunan bazı seyirciler, oyuncular üzerinde olumsuz hava estiriyor..
Bu tür davranışlardan kaçınalım, yapanları da uyaralım..
Hatayspor’un ligde kalmasını istiyorsak bu sabrı ve hoşgörüyü göstermek zorunda