CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, Burnaz sahilinde yapımına başlanılan polipropilen üretim tesisinin başta ekolojik değerler ve çevre sakinleri üzerinde telafisi zor, olası zararlarına dikkat çektiği bir basın açıklaması yaptı.
Hatay Milletvekili Yıldırım Kara, İskenderun körfezi ve çevresinde adeta doğa değerlerimizin etrafına örülen, petrol sızıntıları ve kimyasal atıklardan oluşmuş zararlı bir ağa benzettiği üretim tesislerinin yapımına ses yükseltti.
Erzin ilçesi sınırları içerisinde 14 km’lik alana sahip Burnaz sahilinin 6 km’lik kumul kısmının plaj olarak değerlendirilmesinin yanında Hatay genelinde ikinci büyük içme suyu rezervi olan su kaynaklarının kullanılamama tehlikesiyle karşı karşıya olduğuna dikkat çeken Milletvekili, “Burnaz kumsalı nesli tükenmekte olan hayvanlar arasında kırmızı listede olan İskenderun kertenkelesinin habitatıdır, yok edilmek isteniyor. Burnaz sahili deniz kaplumbağalarının yumurtlama sahası olup, göçmen kuşlar için konaklama alanıdır. Tamamının doğal yaşam alanlarını zehirleyerek yok edecek olan tesis yapım çalışmaları acilen durdurulmalıdır.” dedi.
HİÇBİR YERE GİTMİYOR, BURNAZI VE DOĞAMIZI KİMYASALLARA TESLİM ETMİYORUZ
Tesislerin yapımına başlanıldığında ilk olarak sazlıkların yakılmasıyla içerisindeki tüm canlıları katledilmesine sebep olduğunu hatırlatan Milletvekili, 18 Haziran Pazar günü Burnaz sahilinde Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri ile birlikte gerçekleştirdiği basın açıklamasında “Az öte gitsinler” önerilerine karşı duruyoruz. Hiçbir yere gitmiyor, Burnazı ve doğamızı kimyasallara teslim etmiyoruz” dedi.
Erzin Burnaz çevresinin plastik üretim ve petrokimya tesisleri ile kuşatıldığını ve bölgedeki endemik türleri, tarımsal arazileri ve içme suyu rezervlerin hayati öneme sahip olduğuna hatırlatan Milletvekili sözlerine şöyle devam etti: Burnaz sahilinde sazlıkları yakarak başladığı katliama aynı duyarsızlıkla devam edemez. Burnaz sahilinin 6 kilometrelik kumul kısmı vatandaşlarımız tarafından plaj olarak kullanılmaktadır. Tesislerin üretime başlamasıyla petrol sızıntısı ve kimyasal atıklar nedeniyle plaj kullanılamaz duruma gelecektir. Aksi halde can kayıplarının yaşanması kaçınılmaz olacaktır. Bu yalnızca bir doğa katliamı değil, yaşam hakkı ihlalidir ve tesis yapım çalışmaları bir an önce durdurulmalıdır” dedi.