Amerikan Kültür Dil Kursu Merkezi İskenderun Müdürü Necati Bakır, birden fazla yabancı dil bilmenin artık bir zaruret haline geldiğine işaret ederek farkındalık yaratmayanların iş dünyasında en iyi üniversiteyi bitirmiş olsa da sıkıntılar yaşayabileceğini ileri sürdü. Yabancı dile karşı özellikle firmaların ve velilerin büyük ilgi gösterdiğini söyleyen Amerikan Kültür Dil Kursu Merkezi İskenderun Müdürü Necati Bakır şöyle konutu: “Özellikle İngilizce, Almanca, Rusça, Arapça ve Fransızca son dönem talep edilen dillerdir. Bunun nedeni de dünya artık küçük bir köy ve kasaba gibi olmasıdır. Çok fazla ülkeyle ticaret yapıyoruz. Özellikle firmalar, birkaç dil birden bilen personelin bünyelerinde barındırmak istiyorlar. Bu noktada çok fazla eksikliğimiz ve talep var. Üstüne düşülürse, biraz zaman ayrılırsa çok kısa sürede her hangi bir dil öğrenilebilir. Firmaya başvurduğunuzda yabancı dil diye sorduğunda İngilizceyi sormuyor. İngilizceyi artık biliyor olmanız lazım. Üniversite mezunu iseniz eğer, kurumsal bir şirkette çalışacaksanız İngilizceyi biliyor ve konuşuyor olmanız lazım” Almanca son dönemlerde çok talep edilen diller arasında bulunduğuna işaret eden Necati Bakır “Bunun nedeni de ailelerin birleşiminden dolayıdır. Almanya’ya gidecek vatandaşlarımızın minimum A1 seviyesinde sertifika alması lazım. Bunu da Gothe Enstitüsü verebiliyor. Önce bizden eğitimini, sonrasında da İstanbul, İzmir, Adana ve Sivas’ta sınava girerek sertifikayı alıyorlar. Evlenseler dahi bu belgeyi almadan Almanya’ya gitme şansları yoktur. İş yapacaklarsa veya üniversite okuyacaklarsa B2 veya C1 seviyesinde Almanca bildiklerini kanıtlar belge almaları gerekiyor” şeklinde değerlendirme yaptı.  Müdür Bakır, Türkiye’nin birçok farklı ülkeyle ticaret yaptığının altını çizerek “İhracat yapan firmalar bünyelerinde çalıştırdıkları personele bu eğitimi verdirmeye çalışıyorlar. Son zamanlarda çok ciddi firmalarla çalışıyoruz. Limakport, Tosyalı Holding, MMK Metalürji, Asaş Filtre, Atlas Enerji başta gelen firmalarımız. Kendi personellerine yatırım yapıyorlar. Temel prensip, gelen yabancı müşterilerin yapılan toplantılardaki konuşmaları anlaması o ülkelere gittiklerinde doğru iletişim kurabilmeleridir. Merkezimizde rahatlıkla iş İngilizcesi, Fransızcası veya diğer dillerin eğitimini verebiliyoruz. Bu eğitimin alınabilmesi için öncelikle minimum B2 seviyesinde İngilizce bilgisi olması gerekiyor. İngilizce bilgisi yoksa iş terimlerini öğretmek biraz zor olur. Gelen kursiyerleri öncelikte eğitimini almak istedikleri yabancı dilin temeline yönlendiriyor ardından da iş eğitimi veriyoruz” şeklinde konuştu.  Yabancı dil eğitmen kadrosunda güçlü olduklarını dile getiren Necati Bakır, “Bizim Aisek diye uluslararası çalışan bir kuruluş var. Biz bu kurumdan öğretmen talep ediyoruz. Onlar da bize istediğimiz kriterlerde öğretmen sağlıyorlar. Bu avantajımızla güçlü bir kadro kurma şansımız var” dedi. 7 yaşından 77 yaşı aralığında değişen kursiyerlerin bulunduğuna vurgu yapan Bakır “En temelden en üst seviyeye kadar tüm farklı dillerde eğitim verebiliyoruz. Bu dönemde çok ciddi talep de var. Bölgedeki lider dil kurslarından birisiyiz. Yedi yıldır burada hizmet veriyoruz. Özellikle son iki yıl çok iyi geçiyor. Elde ettiğimiz bu başarıyı ‘çalışmak, çalışmak ve çalışmak’ diye özetleyebiliriz. Bu kurumun kursiyeri haftanın yedi günü bize rahatlıkla ulaşabiliyor. Eminim bu tarz çalışan bir işletmenin başarış olma ihtimali yoktur. Biz elimizden geldiğince her anlamda ihtiyaca karşılık cevap vermeye çalışıyoruz. Temel amacımız ticaret değil, eğitimdir. Tabi işin içinde ticaret var ama önceliğimiz eğitimdir. Bunu bilen kursiyerlerimiz, şirket ortaklarımız ve velilerimiz bizimle çalışıyorlar. Çok ciddi bir üniversiteli kitlemiz de var” diye konuştu. Merkez Müdürü Bakır, bilinçli velilerin çocuğunun geleceğini düşünerek ciddi eğitimler aldırdığını dile getirdiği konuşmasında, verdikleri disiplinli eğitimle 4. ve 5. sınıfa giden C2 seviyesi denilen en üst seviyede İngilizceyi bitirmiş öğrencilerin olduğunu bunu da 1.5 yılda başardıklarını aktardı. Üç dil öğrenmenin zor olmadığına da işaret eden Bakır, bunun yolunun da haftada sadece iki gün 3’er saat zaman ayırmaktan geçtiğine değinerek, birden fazla dil bilmenin avantajlarının çok olduğunu bildirdi.