Vicdan muhasebesi

Oldukça kötü bir sezonun ardından mucize eseri ligden düşmeyen Hatayspor’da sıkıntılar yine bitmiyor.

‘Tam ligde kaldığına’ sevinmişken, şimdi de ‘kapanma’ tehlikesi yaşıyor Hatayspor..

Evet yanlış duymadınız; ‘kulüp kapanmaya doğru gidiyor..’

Bunun için alt yapı çalışmaları başladı bile..

Eğer kulübün mevcut borcu makul seviyeye çekilmezse, ya da “sıfırlanmazsa’ kulübün kapısına kilit vurulacak..

Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, açık bir dille söyledi;

‘Ben bu borçla Hatayspor’u almam, bir lira da vermem..’

Başkan Savaş, bu söyleminde haklı olabilir ama bu kadar da keskin konuşmaması gerekiyor..

En başta uzlaşmacı ve çözüm bulucu tavır sergilemesi gerekiyor..

Tüm kapıları kapatmak, Hatayspor’un önce 3. Lige ardından amatör kümeye düşmesine izin vermektir..

Hatayspor’un geleceği bu şekilde kurtulamaz..

Kulüpten alacaklı olanlar bu şehirde yaşıyor..

Vardır bunun bir çaresi ve bir yolu!!!

Hepsinden önemlisi;

Kimse kulübün bu borcu nasıl yaptığını ve nasıl bu hale geldiğinden söz etmiyor..

Bu duruma sebep olanlar sorgu odasına çekilmiyor..

Bu isimleri kulübün başına getirenler tercihlerinin hatalı olduğunu hatırlamıyor..

Oysa; Hatayspor çok kötü yönetildiği için bu duruma düştü!!!

Bugün bakkal dükkanının bile gelir-gideri belli olurken, harcamasını ona göre yaparken;

Hatayspor da son 2,5 sezonda ne harcanmış, ne kadar gelir elde etmiş bilen de yok, açıklaması da yok!

Hesapsız, kitapsız yönetilen kulübe hiçbir karşılığı olmayan 13 milyon gibi bir borç devredildi..

Eski başkan, futbolcu, personel, SGK ve vergi daireleri olmak üzere toplam 13 milyon lira gibi astronomik bir rakam kurbanlık koyun gibi Hatayspor’un boynuna asıldı..

Şu an Hatayspor Kulübü bu borçla kapanacağı günü beklemektedir..

Anlayacağınız; kötü yönetilmenin bedelini ağır ödüyor..

Ama öyle bir topluma, topluluğa sahibiz ki;

Kulübün bu duruma gelmesinde baş aktör olanları halen kahraman gibi anmakta ve alkışlamaya devam etmekteyiz..

17 puan geriden gelen takıma kaybedilen şampiyonluğu ve finalleri başarı gibi göstererek, Hatayspor’un 10 yıl daha geriye gittiğinin hesabını kimse yapmamıştır.

Kulübün mali tablosu hiçbir zaman sorgulanmamış, borçlanmaya sessiz kalınmış ve bugünlere gelinmiştir..

Şu anda kulübü kapatma girişimleri içimi ‘cızzz’ etmekte, bu kulübü kuranların ve emek verenlerin mezarda kemikleri sızlamaktadır…

50 yılda nice başkanların, yöneticilerin, futbolcuların, teknik adamların, personellerin emek verdiği koca çınar, kişisel inatlaşma yüzünden kapatılma tehlikesiyle karşı karşıya..

Bunu hangi vicdan kabul eder..

Borç uğruna insan evladını diri diri toprağa gömer mi?

Hatayspor bu kentin namusu ve şerefi..

Nereden çıktı ‘Yeni Hatayspor’ projesi..

Bu doğru bir yaklaşım değil, çözümü de bu değil..

Alacaklılar bu kadar keskin ise;

Yok mu bu devletin maliyesi, mahkemesi, hakimi, savcısı..

Anlaşmak varken, anlaşma olmadı, yargı yolu açıkken, en kolay yolu seçip Hatayspor’u kapatarak, yerine amatör bir takım alıp ismini Hatay Büyükşehir Belediyespor yapmak ne kadar doğru bir yöntem..

Pire için yorgan yakmaya benziyor bu iş…

İnatlaşma bunu gösteriyor..

13 milyonun nasıl ödeneceğini bilmiyorum ama;

Kimsenin sözünde durmadığı kesin..

Hiçte samimi olmadıkları çok açık ve seçik ortada..

Uzlaşmasız tavır sergileniyorsa, iki tarafta uzlaşmaya yanaşmıyorsa; demek ki Hatayspor kimsenin umurunda değil..

Alacaklı da verecekli de, önce vicdan muhasebesi yapmalı..

Vicdanının sesini dinlemeli..

Hatayspor umurlarında mı bilmiyorum ama!

Bu dünyanın bir de öbür tarafı var..

Buradan kaçabilirsin, ama öbür tarafta kaçış yok..

Hakkın neyse onu alacaksın, o’na razı olacaksın..