İsrailden Rusyaya Şimdi de Hollandaya
Siyaset gündeminin ‘toplum mühendisleri’ adına siz ne düşünürsünüz bilmem ama, ben ayağa kalkıp ALKIŞLAMAK istiyorum… Yaratıcılık noktasında o kadar müthişler ki, ortaya çıkış anlarında siz bile oluşan o anlık fırtınaya ve gerçekliğe inanıp AYAĞA kalkıyorsunuz !
İlkinden başlayalım mı ?
Mavi Marmara Olayı ile…
Anlayacağınız, İsrail ile…
Gelecek sözlerin sahibi, Başbakan Erdoğan…
Tarihler, 18 Temmuz 2014’ü gösteriyor…
Bir Cuma Namazı çıkışını…
“Ben bu görevde bulunduğum sürece hiçbir zaman İsrail’le olumlu bir şeyi düşünemem. Başkaları düşünebilir. O beni enterese etmiyor. Ben ve sorumluluğum altındaki yönetim, biz, bu görevde olduğumuz sürece asla bu işe olumlu bakmayız! Bir devlet terörü estiren İsrail’e karşı bizim olumlu bakmamız mümkün değil.”
Aradan geçen zaman içinde mi ? İsrail ile anlaşmaya varıldı. Kurbanların ailelerine ‘beklenen’ ve ‘istenen’ ödemeler yapıldı. İsrailli askeri yetkililere yönelik suçlamalar ise GERİ çekildi. Gazze’ye yönelik abluka kaldırılmadı belki ama, hayatı iyileştirmeye yönelik Türkiye’nin talepleri ilgili anlaşmaya eklendi. Bu da Ankara’ya yetti !
Bugün mü ?
Her şey yolunda…
Sebep mi ?
Ekonomi…
En başta da Doğu Akdeniz’de keşfedilen dev doğalgaz rezervleri… Anlaşılan o ki, iki ülke de tam anlamıyla birbirinden vazgeçebilecek kadar ÖFKELİ değil, ki eldeki ‘ihracat’ ve ‘ithalat’ rakamları da olası bir öfkeye çok da uzun bir ÖMÜR biçmiyor anlaşılan !
Rusya ile devam edelim mi ?
24 Kasım 2015 tarihiyle…
Hani düşürülen uçakla…
Ardından ticaretle…
Hani kesilenle…
Erdoğan konuşsun yine, tarihler 2 gün sonrasını, 26 Kasım’ı göstersin…
“Burada özür dilemesi gereken biz değiliz. Özür dilemesi gerekenler bizim hava sahamızı ihlal edenlerdir. Silahlı kuvvetlerimizdeki pilotlarımız kendi görevlerini ifa etmişlerdir. Angajman kurallarının ihlalinin gereğini yerine getirmişlerdir.”
Bitmedi… !
“Hava sahamızı ihlal edenler özür dilemeli…”
7 Ay sonrası mı ?
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Rus Lider Putin’e bir ‘özür’ mektubu gitti. Ne mi vardı o mektupta ? “Hayatını kaybeden Rus pilotun ailesine, bir kez daha acılarını paylaştığımı belirtmek ve taziyelerimi sunmak istiyorum; kusura bakmasınlar diyorum…” Devamında mı ? “Rus jetini kasten düşürmeyi asla arzulamadık. Hayatını kaybeden pilotun ailesinin acısını kalpten paylaşıyoruz. Rus pilotu öldürmekle suçlanan kişi hakkında soruşturma yürütülüyor…”
Niye mi ?
Çünkü Moskova’nın aldığı kararlar oldukça hızlı ve oldukça sert oldu… Rusyalı işverenlerin, 1 Ocak 2016’dan itibaren Türk vatandaşlarını işe alımına yasak getirildi… Ardından vize muafiyeti kaldırıldı… Türkiye’den giden bazı ürünlerin Rusya’ya girişi yasaklandı veya kısıtlandı... Bu ise özellikle de yaş sebze ve meyve ihracatçısını vurdu… Türkiye’ye tur paketleri ise durduruldu... Bitmedi ! Türkiyeli kamyon ve TIR’lara yönelik denetimler artırıldı… Ve dahası, hatta daha fazlası… !
Anlayacağınız, süreç içinde Rusya’nın Türkiye’ye ihracat noktasında başlattığı ekonomik ambargoların maliyeti bugün dahi devam ediyor, ki bu ambargoların kalkması için Rus tarafı ile görüşmeler de…
Bugün mü ?
Hollanda’dayız!
16 Nisan'ın EVET TURU için Avrupa’ya giden Hükümet üyelerinin Hollanda’da gördüğü muamele ve ardından bir Bakan’ın sınır dışı edilmesi ile OLUŞTURULAN yeni fırtınanın içinde !
Sahi, buradan nasıl çıkarız ?