İçimizdeki DİĞERLERİ ÖTEKİ deyip geçtiklerimiz
İçimde öksüz bir çocuk var,
Yıllardır hırçın dalgalarla boğuşan…
Habersiz oyundan, oyuncaktan…
Yoruldum…
Bir kaşık suda kopan fırtınalardan…
Taşkın nehirler aştım,
Yatağına sığmayan…
Tükendi nefesim…
Kalmadı dizlerimde derman…
Kanadı kırık bir serçeyim artık…
Uçamayan…
Neylersin,
Gönül dinlemiyor ferman…
Ölümü göze aldım…
Sınır ihlalim var bugün…
Ya kaldır dikenli telleri,
Ya da vur beni…
Mülteciyim…
Yüreğine sığınmaya çalışan…
-
Sayısız şiir var, buna benzer… Kimi Suriye’den yola çıkmış… Kimi Afganistan’dan… Kimi Libya’dan… Kimi Irak’tan… Kimi Somali’den, Etiyopya’dan, Lübnan’dan…
Kimi kaçıyor kendinden…
Kimi kaçıyor diğerlerinden…
Kimi korkuyor öldürülmekten…
Kimi hayal ediyor yokluğu içinden…
Dürüstçe…
İçimizdeki 400 bini aşkın Suriyeli içinde, kaçının hikayesini dinlediniz ? Kaçı, size kendisini anlattı, anlatma fırsatı bulabildi ? Peki, buna izin verdiniz mi ? ÖTEKİ denilenlerin hayatlarına hiç yaklaştınız mı ? Korkmadan sordunuz mu ? Hissettiklerine dokunabildiniz mi ? Henüz pansuman görmemiş yaralarına bakabildiniz mi ?
Aslında SUÇLU siz değilsiniz !
Aslında SUÇLU hiç birimiz değiliz !
Suçlu, bu kenti yönetenler…
İçimizdeki çaresizliğin ÖTEKİ kimliğinde büyümesine izin verenler…
Eleştirim, o yüzden ÇOK NET ve ÇOK AÇIK !
Niye mi ?
Geçen gün bir radyo programına katılan bu kentin Büyükşehir Belediye Başkanı konuşmuş, kentteki Suriyeli sığınmacılar için, ki kelimeleri yine değişmemiş…
-
Şu anda Suriyelilerin doğum oranı, %60’ın üzerinde. Hesaplarımıza göre, 12 yıl sonra Suriyeli nüfusu Hataylı nüfusundan daha fazla olacak. Reyhanlı’da, şu anda muhtarlığa Suriyeli bir aday olsa, kazanırdı. Beş sene sonra diğer ilçelerimiz de sıkıntıya girebilir.
-
İki toplum arasındaki mesafeyi açan, açtıkça da derinleştiren bu tür açıklamaları ve bu açıklamalar karşısında SUSAN bu kentin entelektüel ( !!! ) kalabalığını ( !!! ) ne zaman düşünsem, aklıma tek bir örnek geliyor…
Almanya’nın ilk Türkiye kökenli Belediye Başkanı, Hannover Büyükşehir Belediye Başkanı Belit Onay…
Almanya’daki Türkiye’nin, Alman Siyaseti içerisindeki yükselişini izlerken de, Belit Onay’ın, “Almanya bizim ülkemiz. Burası bizim vatanımız. Çocuklarımız, gelecek nesiller burada yaşacak. Bizim burada söz sahibi olup, burayı şekillendirmemiz ve daha ileriye götürmemiz lazım” sözleri fısıldanıyor…
Sizi bilmem ama…
40 FIRIN EKMEK hikâyesinde, Almanya’daki göçmen Türkiyelilerin Almanya’sından öğreneceğimiz ÇOK şey var…
Düşünsek mi ?